Kocaeli Üniversitesi koordinesinde ODTÜ ve İTÜ ortaklığı ile düzenlenen 7. Ulusal Havacılık ve Uzay Konferansı başladı.
ODTÜ, İTÜ ve Kocaeli Üniversitesi tarafından ortaklaşa gerçekleştirilen ve bu yıl Kocaeli Üniversitesi koordinesinde yapılan 7. Ulusal Havacılık ve Uzay Konferansı başladı. Konferansın açılış programına Kocaeli Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ercüment Çiftçi, Kocaeli Üniversitesi Havacılık ve Uzay Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Muharrem Yılmaz, Deniz Hava Üs Komutanı Tuğamiral Berker Emre Tok ve Türk Hava Yolları Teknik A.Ş. Arge Başkanı Sedat Karakaş katıldı. Programın açılış konuşmasını yapan Kocaeli Üniversitesi Havacılık ve Uzay Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Muharrem Yılmaz, “Havacılık sektörüne şöyle bir bakacak olursak, dünya üzerindeki lokomotif sektörlerden biri olarak değerlendirebiliriz. Havacılık sektörü kendi yan sanayisi ile birlikte ekonomiye olan katkıları çok yüksek olan bir sektördür. Nitekim havacılık sektörünün ekonomiye katkısı 1’e 7 hatta 1’e 10 olmaktadır. Dünya Sivil Havacılık Örgütü Başkanı, 2015 yılı itibariyle havacılık sektörünün 3.3 milyar yolcu, 50 milyon ton yük taşıdığını belirterek, 2020-2030 yılları arasında bu yolcu ve uçak sayısının iki katına çıkacağını, buna bağlı olarak da 60 milyon kişiye yeni istihdam ve 2 trilyon dolar da ekonomiye katkı sağlanacağını ifade etmektedir. Bu rakamlar da göstermektedir ki, havacılık sektörünün dünya sektörleri üzerindeki ağırlığı gayet önemli bir oranda olmaktadır. Havacılık sektörü sürekli iyi gelişmeler gösteriyor. Dünyada da, Türkiye’de de büyümektedir. Dünyada havacılık sektörünün büyüme oranı yüzde 5 seviyelerindeyken, Türkiye’de bu oran ciddi bir atılım ile yüzde 15 büyüme göstermiştir. Bu çok güzel bir durum, ama bir defalık böyle bir büyüme önemli değil. Bunun sürdürülebilirliği daha önemlidir” dedi.
“Türkiye’de havacılık sektörünün önü kesilmiş”
Konferansta konuşan Türk Hava Yolları Teknik A.Ş. AR-GE Başkanı Sedat Karakaş ise, “Biz ARGE serüvenimize başladığımızda ülkemizde havacılık sektöründe 70 yıllık bir gerilik söz konusuydu. 1936-1938 yıllarında ilk metal gövdeli uçaklar yapılmış. Bu ülkede bizzat uçak yapılmış ve bir dönem bu uçaklar havada uçmuş. Fakat maalesef çeşitli nedenlerden dolayı uçak sanayisinin önü kesilmiş. 1940’lı yıllarda bir uçağın düşmesi ile birlikte tamamen sonlandırılmış. Uçak düşebilir. Şu anda bile yılda 5-6 tane uçak düşüyor. Hepimiz bu kazaları acı ile izliyoruz. Dolayısıyla ben Türk Hava Yolları’na geldiğimde ARGE yapmak gibi bir imkanımız yoktu. Ama son 10 yıl içerisinde, yaklaşık 3 bölümden oluşan 100’e yakın personeli olan, Avrupa Sivil Havacılık Otoritesi’nden tasarım ve onay yetkisi almış bir kurum haline geldik. Büyük hedeflerimiz de var. Genelde herkes Türk Hava Yolları’nın durumunu biliyor. Türk Hava Yolları şu anda yaklaşık 320 uçağa sahip. Senede ortalama 22 milyar cirosu olan çok büyük, devasa bir kurum” ifadelerini kullandı.
7. Ulusal Havacılık ve Uzay Konferansı 30 Eylül Cuma günü sona erecek.