Gaziantep Barosu Genç Avukatlar Meclisi, Suriyelilerin hukuksal sıkıntılarını belirlemek ve çözüm önerileri sunmak amacıyla saha çalışması yaptı.

Gaziantep'te yaklaşık 5 ay önce yaşanan "Suriyeli gerginliği" olaylarının ardından çalışma başlatan avukatlar, "Türkiye'ye Sığınan Suriyeliler ve Sorunları" konulu rapor hazırladı.

Suriyelilerin yoğun yaşadığı mahallelerde çalışma yapan, muhtarlar ve vatandaşlarla görüşen avukatlar, 27 sayfalık raporu Adalet Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı, Türkiye Barolar Birliği, Gaziantep Valiliği ve Gaziantep Büyükşehir Belediyesi'ne gönderecek. Raporda, Suriyelilerin "mülteci hukuku" konusunda yaşadığı problemler ve çözüm önerileri yer alıyor.

Gaziantep Barosu Başkanı Bektaş Şarklı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye'de avukatlar tarafından ilk kez Suriyeliler için rapor hazırlandığını söyledi.

Raporla Suriyelilerin kent ve Türk insanıyla ne kadar uyum sağlayabildiğinin de ortaya çıkarılmaya çalışıldığını belirten Şarklı, "Raporun hazırlanmasındaki temel amaç, siyasi karar alma mekanizmasında yer alan sorumluların dikkatini şehirdeki sorunlara çekerek, insani temelli birlikte yaşama kültürünü, barışı ve dayanışmayı besleyecek sonuç elde etmektir" dedi.

Eski Genç Avukatlar Meclisi Başkanı Serdar Özgüney de raporun, "mülteci hukuku"nun uygulanma aşamasında yaşanan sıkıntıları açıkça ortaya koyduğunu ifade etti.

Raporun sokak sokak dolaşılarak birebir görüşmelerden elde edilen bilgilerle hazırlandığına dikkati çeken Özgüney, şöyle devam etti:

"Bu rapor, sadece resmi rakamlar ve dört duvar arasında hazırlanmış bir rapor olmayıp aynı zamanda sokağa çıkılarak, gerek Suriyeli kardeşlerimizin, gerekse halkımızın duygu ve düşüncelerinin karşılıklı görüşmelerle yazıya dökülmesiyle oluşturuldu. Suriyelilerin 'mülteci hukuku' konusunda gerek yargı, gerek noter ve benzeri kurumlarda yaşadıkları sorunlara ek olarak toplumsal entegrasyonun sağlanamadığı noktalarda ortaya çıkan problemleri de içermektedir."

- Çözüm önerileri

Suriyelilere yönelik net bir hukuki statü bulunmadığını belirten Özgüney, bunun da Suriyelilerin kolayca hak kaybına uğramalarına neden olduğunu vurguladı.

Türkiye'ye sığınan Suriyelilerin öncelikle yaşadıkları bölgeye entegrasyonunun sağlanması gerektiğine işaret eden Özgüney, "Bu kişilerin insani yaşam koşullarının düzenlenmesi noktasında uluslararası sözleşmelerde belirtilen standartlardan aşağı olmamak üzere barınma, iş, sağlık imkanları tanınmalıdır" diye konuştu.

Özgüney, raporda yer alan önerilerle ilgili şunları kaydetti:

"Halkın, Suriyelilerle ekonomik ilişkileriyle ilgili gerekli denetimler yapılmalıdır. İşveren-işçi ilişkileri hak kaybını önleyecek şekilde yeniden düzenlenmelidir. Şehirdeki yabancı, öteki düşmanlığını körükleyen her tür eylem ve davranışa karşı önlem alınmalı ve bu konularda vatandaşların bilinçlendirilmesi için yaygın eğitim çalışmaları yapılmalıdır. Suriyelilere ilişkin tüm konularda çalışma yürütmeye yönelik tüm kamu kurum ve kuruluşları ile meslek odaları, siyasi partiler, sivil toplum kuruluşlarının dahil olduğu geniş katılımlı bir platform oluşturularak, bu konuda ortaklaşa hareket edilmesi sağlanmalıdır. Türkiye'deki Suriyelilere ilişkin sorunların tespiti uzman kişiler yani donanımlı hukukçu ve avukatların öncülüğünde sağlıklı ve sistemli bir şekilde yapılmalıdır."

Özgüney, ayrıca görevli makam ve kişilerin Suriyelilerin ülkelerine dönene kadar sağlıklı şekilde topluma entegrasyonlarının sağlanması, "zengin-fakir" Suriyeli demeden ortak bir geçici koruma statüsü belirlenerek, bu hukuki statüye göre denetimlere de tabi tutulması gerektiğini sözlerine ekledi.