Hak-İş Genel başkanı Mahmut Arslan bu yıl 1 Mayıs’ı Sakarya’da kutlayacaklarını açıkladı.
Hak-İş Genel Başkanı Mahmut Arslan, her yıl 1 Mayıs’ta yaşanan tartışmalara değinerek, uzun süre Taksim tartışmalarının dışında değişik illerde, değişik alanlarda, Türk-İş ve DİSK ile ortak kutlamalar gerçekleştirdiklerini hatırlattı. 2008 yılında Taksim tartışmalarının yeniden ortaya çıkmasıyla birlikte ortak kutlamalar yapamadıklarına işaret eden Arslan, bu yıl 1 Mayıs’ı kitlesel olarak Sakarya’da kutlayacaklarını vurgulayarak, “Türkiye’nin yeterince sorun stokları var. Bu sorun stokların ayine 1 Mayıs’ın kutlama şeklini ekleyip çalışanların buradan hiçbir şekilde istifade etmeyeceği, Türkiye’nin buradan hiçbir şekilde yarar elde edemeyeceği bir tartışmayı, gerginliği Türkiye açısından da emek hareketi açısından da doğru bulmadığımz için biz 1 Mayıs’ları ülkemizin her meydanını her ilini, 1 Mayıs alanı olarak kabul ederek kutlamalarımızı değişik illerde gerçekleştirmeye devam ediyoruz” diye konuştu.
Konfederasyona bağlı 32 ilden sendikaların bu bölgeye geleceklerini kaydederek, 1977 yılında Taksim’de yaşanan katliamda, hayatını kaybeden vatandaşları bu yıl 1 Mayıs’tan bir gün önce anacaklarını ifade eden Arslan, Hak-İş olarak 1 Mayıs etkinliklerinin barış içinde kutlanmasını istediklerini ifade etti.
“KIDEM TAZMİNATIYLA İLGİLİ BİZE ULAŞAN BİR TASLAK YOK”
1 Mayıs Birlik, Mücadele, Dayanışma gününde gündemlerinde kıdem tazminatının da olduğunu belirten Arslan, “Ne hükümet tarafından, ne de başka bakanlık tarafından konfederasyonumuza kıdem tazminatı ile ilgili bir taslak, bir tasarı, bir öneri şu ana kadar ulaşmamıştır. Bu tartışmaları biz de medya üzerinden takip ediyoruz. Çeşitli çalışma ve hazırlıklardan bahsediliyor, şu ana kadar önümüze bu ’hükümetin kıdem tazminatı ile ilgili taslağıdır’ şeklinde bir çalışma gelmedi, sadece Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Süleyman Soylu, kıdem tazminatı ile ilgili bir sunum yaptı. Ama herhangi bir taslak, bir öneri, teklifler önümüze sunulmadığı için karşı öneri hazırlama imkanımız olmadı. Çünkü önümüzde bize ulaştırılan bir teklif yok” dedi.
“TAŞERONLUK SİSTEMİ SÜRDÜRÜLEMEZ”
Taşeronluk sisteminin sürdürülemeyeceğini ifade eden Arslan, “Sistemin sürdürülebilirliği ortadan kalkmış, kamu maliyesi açısından büyük bir yüke dönüşmüş, emekçiler açısından gerçekten kendilerini mutlu hissetmedikleri ve hemen hemen hiçbir haklarını alamadıkları bir sistem olduğunu, herkesin mutsuz olduğu bu sistemi sürdürmenin Türkiye’ye de emekçilere de haksızlık olduğunu düşünüyoruz. Bu sistemin derhal çöpe atılmasını ve burada çalışan bütün emekçilerin kamuda kadrolu işçi olarak istihdam edilmesi talebimizi uzun zamandır sürdürmekteyiz. Hükümet bizim bu ısrarlı talebimiz üzerine bir kısmi ve bütün tarafları m utlu etmese de bir çıkış yolu aramaya başladı. Taşeron işçilerin pek çok mağduriyetini gidermek için başta kıdem tazminatı olmak üzere ve fiyat farkı düzenlemesiyle bir yasal düzenleme yaptı. Bu yasal düzenlemeden sonra taşeron işçiler yoğun bir şekilde sendikalar üye olmaya başladı” değerlendirmesini yaptı.