Mekke-i Mükerreme’de 7 yıl önce açılan Kabe ve Mescidi Nebevi Müzesi’nin ziyaretçileri her geçen yıl artıyor. Geçtiğimiz Şaban ayında 5 milyon ziyaretçisini ağırlayan müzeyi hac döneminde her gün bin kişi ziyaret ediyor. Müzedeki Kabe ve Mescidi Nebevi’ye ait asırlık eşyaların yüzde 80’inini Osmanlı Sultanlarına ait parçalar oluşturuyor.
Müze’yi ziyaret eden tarihçi Dr. İbrahim Pazan, Türk hacıların bu müzeyi ziyaret ederken Osmanlı’ya vefa gösterilmemesine üzüldüğünü belirterek, “Osmanlı sultanları bu Harem-i Şerife çok hizmet ettiler. Kabe Muazzama ve çevresinde çok eserleri vardı. Sultan Abdülmecit Han’ın yaptığı hizmetlerden sonra asılan kitabe kaldırılıp müzeye konuldu. Müzedeki objelerin yüzde 80 i Osmanlı’dan kalma eserlerden oluşuyor. Türk hacılarının hepsinin hac görevi sırasında bu müzeyi görerek yapılan hizmetleri hissetmelerini tavsiye ediyorum” dedi.
Müzeye günde bin ziyaretçinin geldiğini belirten Müze Müdürü Ahmet El Dahil ise her geçen yıl ilginin arttığını ifade etti. Müzeye hac organizasyonu yapan ülkelerin hacılarının otobüslerle gelerek çok büyük ilgi ile eski fotoğrafları ve objeleri incelediğini anlatan Dahil, “Kabe ve Mescid-i Nebevi’den çıkan eski eşyaların yer aldığı müzemizde eski fotoğraflara da yer vererek fonksiyonlarının nasıl olduğunu dönemimizdeki hacılara anlatmaya çalışıyoruz. Müzenin daha fazla ziyaret edilmesi için gayret gösteriyoruz” diye konuştu.
Müzeye özellikle Türkiye, Endonezya, Malezya, gibi kültürlü ve Osmanlı’yı seven müslüman ülkelerin hacılarının ziyaret etmesi dikkat çekiyor. Şehrin dış mahallerinde yer alan müzenin diğer hacılara da duyurulması için çalışma yapılması istendi.
Bu arada, Kabe Müzesinin hemen yanında yer alan Kabe örtüsü dokuma fabrikasında 670 kilo ipekten dokunan ve ayet-i kerimeler altın tel ile işlenen yeni örtüde hazırlandı. Hicri 1438 yılında iki yıl sonra takılacak örtünün de üretimine başlandı. 14 metre yüksekliğinde 16 parçadan oluşan örtü Kurban Bayramı sabahı değiştiriliyor. Eski örtüler ise Mekke-i Mükerreme’de Peygamber Efendimizin nesebinden gelen Seyyit ve Şerif ailelere verilerek müslümanlara dağılması sağlanıyor.