Türk Kızılayı Genel Başkanı Dr. Kerem Kınık,darbe girişimine karşı yayınladıkları bildiri ile halkın ve demokrasinin yanında olduklarını ve Kızılay olarak milli egemenliğe karşı yapılmak istenen her türlü harekete karşı olduklarını söyledi.
Türk Kızılayı Genel Başkanı Dr. Kerem Kınık, 15 Temmuz’da bir grup cuntacı asker tarafından gerçekleştirilmek istenen darbeye karşı bir bildiride bulundu. Maltepe’deki Kızılay hizmet binasında düzenlenen basın toplantısı ile bildiriyi açıklayan Kınık, “Biz Kızılaycılar milli egemenliğin ne kadar kıymetli bir hazine olduğunu, istikrarın değerinin ne kadar büyük olduğunu dünyanı n dört bir yanında yürüttüğümüz insani yardım çalışmalarında tecrübe ettik. İşgalden, iç savaştan, toplumunun iradesini hiçe sayan rejimlerden bizar olmuş topraklarda toplumların köleleştirildiklerine ve sömürüldüklerine şahittik ettik. Ulusal ve uluslararası yasal çerçevesi ile toplumsal dayanıklılığı ve direnci artırma görevi olan Kızılay direniş ve nöbetin olduğu tüm meydan cadde ve sokaklarda milletimize destek sağlamıştır. Gazilerimize kan temin etmiş, şehit yakınlarının ise hastane ve adli tıp önlerinde ellerini tutarak ’yalnız değilsiniz’ demiştir. Ülkemizin benzer acılar yaşamaması için 6 bini aşkın çalışanımız, 700’e yakın şubemiz, yüzbinlerce gönüllümüzle 81 il ve 957 ilçemizde hep hazır bekledik” şeklinde konuştu.
Bu süreçte Ankara Küçükesat Şube Başkanı Serhat Önder’i şehit verdiklerini belirten Kınık, “Biz Kızılaycıların tamamı şehit edilmeden bu ülkede milli iradenin çiğnenemeyeceğine olan yeminimizi tazeliyoruz” dedi.
“Bütün Kızılay afet merkezleri o gece teyakkuza geçti”
Kızılay’ın o gece yaptığı çalışmalara da değinen Kınık, “Kızılay bir afet kurumudur. Türkiye’de doğal yada beşeri afetlerde oluşabilecek olan senaryoları daha önce çalışmıştık. Ve bu senaryolara yönelik ekipleri hazır tutmaktaydık. Geçtiğimiz 15 Temmuz’da yaşadıklarımız da aslında bir beşeri afettir. Bu beşeri afet özellikle ilk gece yaralı sayısının özellikle fazla olması, İstanbul’dan yaklaşık 200 civarında, Ankara’dan 800 civarında yaralılara yönelik kan talebi aldık.  Biz bunun çok çok ötesinde birkaç katı kadar stokumuzu ilgili olabilecek noktalarda çatışmaların yaşandığı noktalardaki  hastanelere sevk ettik. Bütün kan merkezlerimizi ve afet merkezlerimizi o gece teyakkuza geçirerek açık tuttuk ve milletimizin diğer oluşabilecek riskleri yönetmek açısından Kızılaycılar, özellikle kan konusundaki ve afet konusundaki faaliyetlerini yerine getirdiler” diye konuştu.