Türkiye'nin dört bir yanında 100'ün üzerinde camide imzası bulunan Denizlili minare ustası Erol Orhan, yerden metrelerce yüksekte ekmek kavgası veriyor.

Uşak kent merkezinde yapımı süren Hacı Halil Kozak Camisi'nin minaresini yapan 43 yaşındaki Erol Orhan, AA muhabirine mesleğinin zorluklarını anlattı.

Hayatını minare yaparak kazandığını, bugüne kadar yüzün üzerinde minarede çalıştığını belirten iki çocuk babası Orhan, küçük yaşta başladığı mesleğini sevdiğini söyledi.

Denizli'nin Çal ilçesine bağlı Akkent Mahallesi'nde yaşadığını, mesleği gereği Türkiye'nin dört bir yanını gezdiğini ifade eden Orhan, minare ustalığının özel bir meslek olduğunu dile getirdi.

Yükseklik korkusu yok

Doğup büyüdüğü Akkent Mahallesi'nde çok sayıda minare ustası bulunduğunu, askerliğini yaptıktan sonra bir minare ustasının yanında çalışmaya başladığını aktaran Erol Orhan, altı yıllık çıraklık sonrası doksanlı yılların başında kendi işini yapmaya başladığını söyledi.

Eskiden minarelerin temelden örme yöntemi ile yapıldığını, güvenlik gerekçesiyle artık beton kalıplar kullanıldığını vurgulayan Orhan, minare ustalarının yükseklik korkuları olmadığını, gün boyu metrelerce yüksekte çalıştıklarını kaydetti.

"Tüm güvenlik tedbirlerini aldığım için hiçbir olumsuzluk yaşamadım"

Özellikle rüzgarlı havalarda çalışmanın zorlaştığına dikkati çeken Orhan, "Bugüne kadar en yüksek 50 metrelik minare yaptım. Şu an çalıştığımız minare 48 metre yüksekliğe sahip, 2 şerefeli olacak. Yüksekten korkmuyorum ama güvenlik tedbirleri çok önemli. Tüm güvenlik tedbirlerini aldığım için bugüne kadar hiçbir olumsuzluk yaşamadım. Günde 15-20 defa minareye inip çıkıyoruz, yorucu bir iş." diye konuştu.

Minarelerin camilerin ayrılmaz unsuru olduğunu, sağlamlığın yanında estetiğin büyük önem taşıdığını anlatan Orhan, tarihi camilerin minarelerini incelediğini, o dönemin ustalarına hayran olduğunu dile getirdi.

Orhan, işinin tehlikeli olmasına rağmen hiçbir olumsuzluk yaşamadığını vurgulayarak, şunları kaydetti:

"Etrafı boş olduğu için yukarıdan baktığınızda yükseklik daha çokmuş gibi görünür. Birçok insan yüksekte çalışamadığı için bu işi yapamıyor. Bu mesleği yürüten pek insan kalmadı. Allah'a şükür iş çok. Buradan Balıkesir'e gideceğim. Yanımda çalışan üç kişiyle birlikte tüm yılı dolu geçiriyoruz."

Minareyi mühendislerin verdiği planlara göre sac kalıplar kullanarak depreme dayanıklı şekilde inşa ettiğini belirten Orhan, minarelerin bakımlarını da yaptıklarını aktardı.