Mardin’in Nusaybin ilçesinde, terör örgütü PKK’nın tuzakladığı patlayıcılar yüzünden evleri yıkılan vatandaşlar, çadırlarda yaşam mücadelesi veriyor. 14 Mart’tan beri çadırda yaşayan ve iki engelli çocuğun bulunan Yakut ailesinin dramı yürek burkuyor.
Nusaybin’de, terör örgütü PKK’nın tuzakladığı el yapımı patlayıcılar, kazılan hendekler ve kurulan barikatlar yüzünden 14 Mart’ta, yaklaşık bir yıl içerisinde, 8’inci kez ilan edilen sokağa çıkma yasağı ile birlikte, on binlerce kişi evlerini terk etmek zorunda kalmıştı. İlçede, yasakla birlikte operasyonun başlamasıyla da 3 binin üzerinde bina tamamen yıkılmıştı. Yasak, ilçenin bazı mahallelerinde 25 Haziran’da kısmi olarak kaldırıldı. Bununla birlikte birçok aile, yasağın kaldırıldığı mahallelerindeki evlerine döndü. Ancak bazı aileler, evlerini bıraktığı gibi bulamadı.
İlçede, 14 Mart’ta sokağa çıkma yasağı ilan edilmesi ile birlikte, evlerini terk etmek zorunda kalan 13 aile gidecek yer bulamadı. Aileler, ilçenin kuzeyinde bulunan Bahçebaşı Mahallesi’nde çadır kurarak, burada yaşamaya başladı. Yasağın kaldırılması ile birlikte mahallelerine dönen aileler, evlerinin yıkıldığını görünce, yeniden çadırlara geri döndü.
“6 aydır çadırda yaşıyoruz”
Çadırda yaşayan ailelerden, 2’si engelli 8 çocuklu Yakut ailesi zor şartlar altında yaşam mücadelesi veriyor. 6 aydır büyük sıkıntılar yaşayan aile kendileri için çözüm bulunmasını istiyor. 14 Mart’tan beri 8 çocuğu ile birlikte çadırda yaşadıklarını anlatan Şehriye Yakut, “6 ay oldu. Kiraya gitmeye imkanımız yoktu. Biz de burada çadır kurmaya karar verdik. Ailemiz ve komşularımızla birlikte çadırda yaşıyoruz. Banyomuz yok, sıcak suyumuz yok, çocuklarımız burada toz içerisinde yaşıyor. Doğru dürüst uyuyamıyoruz. Mutfağımız ve banyomuz dışarıda. Çok zor şartlarda yaşıyoruz" dedi.
Ailesi ile birlikte gidecek yer bulamadıkları için çadırda yaşadıklarını anlatan Mehmet Beşir Sevim de, “Çit ve çadırların altındayız. Çevrede bulunan evlerden su ve elektrik yardımı alıyoruz. Bizi iki gün öncesine kadar kimse sormadı. İki gün önce belediyeden yetkililer geldi. Bize biraz yardım getirdiler. Komşulardan elektrik su alıyoruz. Banyomuz bu çölde. Açık alanda çocuklarımızı yıkıyoruz. Zaman zaman toz kalkıyor. Tüm eşyamız toz duman içerisinde kalıyor. Bu şekilde yaşıyoruz” diye konuştu.