İzmir Seferihisar’da yüzlerce yıllık zeytin ağaçlarıyla dolu bir vadide bulunan Orhanlı köyü, jeotermal enerji santrali (JES) projelerinin tehdidi altında. Geçimini zeytincilikle karşılayan yöre halkı bir Kadim Üretim Havzası olan köylerindeki yaşamı tehdit eden JES projelerine karşı yaşam alanlarını savunmayı sürdürüyor.

Kipaş Holdinge bağlı Karen Kahramanmaraş Jeotermal Elektrik Üretim A.Ş tarafından yapılmak istenen 2 adet jeotermal arama sondaj kuyusu İçin Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın verdiği ‘ÇED Gerekli Değildir’ ve ÇED kapsam dışı kararına karşı 99 köylü ve Orhanlı Köyü Kültür Doğa Gençlik ve Spor Kulübü Derneği açtığı davayı kazandı. İzmir 3. İdare Mahkemesi’nde görülen davada mahkeme, verilen kararları iptal etti. Mahkeme kararında zeytin ağaçlarının ve yaşam alanlarının korunmasının oldukça önemli olduğunun altı çizildi.

Köylülerin açtığı dava sonucu, İzmir 3. İdare Mahkemesi tarafından atanan bilirkişi heyetinin raporunda yer alan bilgilere göre; projenin yüzey ve yeraltı sularıyla tarımsal ürünlerin ve toprağın kirletme riski olduğu vurgulandı.

JEOTERMAL PROJELERİNE GEÇİT VERMEYECEĞİZ

Mahkeme kararı ardından köy sakinleri adına konuşan Orhanlı Köyü Kültür, Gençlik ve Spor Kulübü Derneği Başkanı Hasan Tahsin Akçil, “Geçimini zeytincilikle sağlayan biz Orhanlı köyü sakinleri, İzmir 3. İdare Mahkemesi tarafından verilen iptal kararını büyük bir mutlulukla karşıladık. Köyümüz asırlık zeytin ağaçlarıyla iç içe geçmiş, temiz havası ve suyuyla bugün Türkiye’nin göç vermeyen ender köylerinden birisi. Ürettiğimiz zeytinyağı bütün dünyanın en lezzetli zeytinyağları arasında tescil edilmiş durumda. Ürettiğimiz organik sebze ve meyveler ise ülkemizin her yerindeki insanların sofralarında sağlıklı gıda olarak ulaşıyor. Verilen bu karar, mücadelemizde ne kadar haklı olduğumuzu gösteriyor. Çocuklarımızın geleceği için yaşam alanımız olan bu vadideki bütün jeotermal projelerine karşı mücadelemizi sürdürmeye devam edeceğiz” diye konuştu.