Türk Sağlık Sen Genel Başkanı Önder Kahveci, 10 sağlık çalışanından 9’unun borçlu olduğunu açıkladı. Sendika olarak sağlık çalışanları üzerinde bir anket çalışması yaptıklarını ve anket sonuçlarında da sağlık çalışanlarının birçok sıkıntı ile baş başa kaldıklarının ortaya çıktığını belirten Kahveci, “Çalışanlar yöneten insanlara güvenmiyorlar. Yüzde 89’u borçlu, Emeklilikte geçim sıkıntısı çekeceklerinin kaygısının yaşıyorlar. Geleceklerinden endişeliler. Yıpranıyorlar. Fakat sorunlarına bir türlü çözüm üretilmiyor. Sıkıntılarla başbaşa bırakılıyorlar.” dedi.

Türk Sağlık Sen Genel Başkanı Önder Kahveci ve Genel Başkan Yardımcıları Sağlık muhabirleri ile bir araya geldi. Kahveci, ‘Sağlık Çalışanlarının Memnuniyeti Araştırması’ sonuçları sağlık muhabirleri ile paylaştı. Kahveci, 13 Mart İş bırakma eylemimiz ile ilgili değerlendirmeler de bulundu. Anketin Türkiye genelinde 4 bin 940 sağlık personeli ile yüz yüze yapıldığını belirten Kahveci, "Katılımcıların yüzde 54,1’i kadınlar, yüzde 45,9’u ise erkek çalışanlar oluşturdu. Ankete branşlarına göre yüzde 8 uzman ve pratisyen doktor, yüzde 3,1 diş hekimi, yüzde 25,5 hemşire, yüzde 11,6 ebe, yüzde 27,3 sağlık memuru ve diğer sağlık personelleri katıldı." dedi.

Kurumların idarecileri tarafından çalışanlara yönelik görevlendirme ve ödüllendirme de adil davranıp davranmadıklarını sorduklarını belirten Kahveci, “Katılımcıların yüzde 76,7’si adil davranılmadığını belirtirken, yüzde 16,1’i kısmen, yüzde 7,2’si de adil davranıldığını söyledi. Çalıştığınız kurumda sağlık çalışanlarına yönelik şiddetin önlenmesi için yeterli güvenlik önlemleri alınıyor mu? Sorusuna ise katılımcıların yüzde 49,6’sı güvenlik önlemlerinin alındığını ancak yetersiz olduğunu, yüzde 39,9’u kurumlarda güvenlik önlemi alınmadığını, yüzde 10,5’i güvenlik önlemlerinin alındığını ve yeterli olduğunu dile getirdi. Yöneticilere sorunlarınızı iletme imkânını bulabiliyor musunuz? sorusuna ise katılımcıların yüzde 52,7’si evet bazen, yüzde 28,1’i hayır ve yüzde 19,2’si de evet her zaman cevabını verdi. Yüzde 41,2 oranındaki sağlık çalışanı, yönetimin dile getirilen sorunlarla ilgilenmediğini kaydetti.” şeklinde konuştu.

Ankette çalışanlara 'Mesleğinizi icra ederken duyduğunuz en büyük endişe nedir?' sorusunun sorulduğunu vurgulayan Kahveci, “Katılımcıların yüzde 39’u baskı, dayatma, sürgün ve soruşturmaya maruz kalmaktan korktuğunu, Yüzde 24,2’si çocuklarına iyi bir gelecek hazırlayamamak, yüzde 17,6’sı ailesine vakit ayıramamak, yüzde 12,4’ü amirlerle sorun yaşamak ve yüzde 6,8’i de ‘işimi kaybetmek’ cevabını verdi. Yine katılımcıların yüzde 84,3’ü aldıkları maaş, döner sermaye ve ek ödemenin yeterli olmadığını düşünürken yüzde 13,5’i kısmen yeterli olduğunu, yüzde 2,2 ise yeterli olduğunu vurguladı. Son 5 yılda sağlık çalışanlarının çalışma şartları nasıl bir değişim gösterdi? Sorusuna ise katılımcıların yüzde 63,8’i gerilediğini, yüzde 30’u aynı kaldığını ve yüzde 6,2’si de iyileştiğini belirtti. Katılımcıların yüzde 89,1’i performans sisteminin adil olmadığını, yüzde 8,2’si de kısmen adil olduğunu, yüzde 2,8 ise adil olduğunu dile getirdi.” açıklamasında bulundu.

Katılımcılara 'Aldığınız maaş ve döner sermaye ek ödemesinin yeterli olduğuna inanıyor musunuz?' diye sorduklarını anlatan Kahveci, "Katılımcıların yüzde 84,3’ü yeterli olmadığını ve yüzde 13,5’i de kısmen yeterli olduğunu belirtmiştir. Yeterli olduğunu düşünenlerin oranı ise yüzde 2,2. Katılımcılara Sağlık ve Sosyal hizmet çalışanlarının hizmet yılı dolduğu halde, emekliye ayrılmama nedeni sizce nedir diye sorduğumuz zaman; katılımcıların yüzde 96,9’u gelirlerindeki büyük düşüş sebebi ile emekli olmak istememektedir. Yüzde 1,3’ü evde oturmayı istememesi, yüzde 1,2’si işini çok sevmesi ve yüzde 0,6’sı da emekli olunca hastalanacakları korkusuyla emekli olmak istememektedirler. Katılımcılara Hanenizde en çok harcama, hangi tüketim kalıbına yapılmaktadır diye sorduğumuz zaman; katılımcıların yüzde 46,7’si kira-ev, yüzde 30’u gıda, yüzde 8,1’i eğitim, yüzde 4,7’si ulaşım, yüzde 4,6’sı ısınma, yüzde 2,3’ü elektrik-su giderleri, yüzde 1,3’ü giyinme, yüzde 1’i sosyal yaşam, yüzde 0,7’si ev eşyası, yüzde 0,5’i de iletişime en çok harcamayı yaptığını belirtmiştir." dedi.