Tüm Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Kurumları Derneği (Özerkder) Yönetim Kurulu Başkanı Faruk Sevindi, Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı rehberlik ve araştırma merkezlerinin, maliyeti azaltmak için her yıl yaklaşık 20 bin çocuğu özel eğitime göndermediğini söyledi. Sevindi, “Bundaki neden ise maliyet kısıtlaması. Çünkü bir öğrencinin devlete maliyete 434 lira.” dedi.

Özerkder Yönetim Kurulu Başkanı Faruk Sevindi, rehberlik ve araştırma merkezlerinin özel eğitim ve rehabilitasyon kurumlarına ön yargılı davrandıklarını savundu. Sevindi, “Sağlık raporuna göre, özel eğitim alması gereken her yıl yaklaşık 20 bin öğrencinin, rehberlik ve araştırma merkezler tarafından özel eğitim alması uygun görülmüyor. Bundaki neden ise maliyet kısıtlaması. Çünkü bir öğrencinin devlete maliyete 434 lira.” diye konuştu.

Her öğrenci gibi engelli öğrencilerin de devamsızlık yapabileceğini kaydeden Sevindi, şöyle devam etti: “Çocuklar kimi zaman gelemiyor. Ancak bu hiç gelmedikleri anlamına gelmiyor. Bu nedenle biz telafi sisteminin açılmasını istiyoruz. Yani öğrenci gelmediği günün telafisini o ay içinde alabilmeli. Bakanlığın uygun gördüğü telafi süresi sınırlı. Öğrenci pazartesi eğitime gelmediyse cumartesiye kadar telafi hakkı var ancak çocuk cumartesi gelmezse telafi hakkı yok. Oysa telafilerinin o ay dışında takip eden aylarda da verilebilmesi çocukların eğitimlerinden geri kalmamaları için çok önemli. Bu çocuklar hassas ve her gün eğitim için hazır ruh yapısında olamıyorlar.”

Öğrencilerin engel durumları ve ihtiyaçları göz ardı edildiğini ifade eden Sevindi: “Tüm çocukların her ay en az 2 seanslarına, zihinsel engelliler sınıf öğretmenlerinin girme zorunluluğu var. Bu zorunluluk öğrencin gerçek ihtiyaçlarının karşılanmasını engelliyor. Rehberlik ve araştırma merkezleri, öğrenci ile birlikte bize o öğrenciye verilecek programı da belirliyor. Ancak bu modüller standartlaştırılmış halde. Rehberlik ve araştırma merkezleri, senede bir gün ve 15 dakika görerek öğrencinin nasıl bir eğitim alacağını karar veriyor ve biz onlar nasıl bir modül isterse onu uygulamak zorundayız. Oysaki öğrencinin neye ihtiyacı var neye yok biz görüyoruz. Ayda 8 saat biz bu öğrencilerle birlikte olunca neye ihtiyaç duyduklarını daha doğru tespit edebiliyoruz.” şeklinde konuştu.