Türk Sağlık-Sen yönetimi, 2014 yılında 1 milyon 337 bin doğumun gerçekleştiği Türkiye’de anne ve bebek sağlık hizmetlerinde çok önemli bir görevi ifa eden 55 bin ebenin kendi işleri dışında çalıştırılmaya zorlandığını belirtti.
21-28 Nisan Ebeler Haftası'nı yılın ebesi yarışmasıyla ve kutlamalarla geçiştirmek yerine sorunlara çare için neler yapılacağının anlatılmasını
talep eden sendikacılar, "Devleti yönetenlerin ‘54 bin ebenin sıkıntılarına çözüm için neler yapabiliriz’ derdinde olmaları gerekir." dedi

Ebeler Haftası nedeniyle açıklama yapan Türk Sağlık-Sen, Türkiye’de sağlık çalışanını mağdur etme ve memnuniyetini önemsememe üzerine kurulan bir düzen, emeğinin karşılığının verilmemesi, sorunların görmezden gelinmesi gibi bir anlayış olduğuna vurgu yaptı.

“EBE ARKADAŞLARIMIZ KENDİ İŞLERİ DIŞINDA ÇALIŞTIRILMAYA ZORLANIYORLAR”

Bu bakış açısının tüm sağlık çalışanlarını mağdur ettiği gibi ebelerin de sorunlar içerisinde bir çalışma hayatı sürdürmelerine neden olduğuna dile getiren açıklamada şunlar kaydedildi:
“Bugün ebe arkadaşlarımız kendi işleri dışında çalıştırılmaya zorlanıyorlar. Vekil ebe hemşirelik, kamu dışı aile sağlığı çalışanı gibi istihdam modelleri ile güvencesiz ve düşük ücretlerle çalışmaya mahkum ediliyorlar. Nöbetler, yoğun vardiyalar ve icaplı çalışma sistemi ile aşırı bir iş yükü altında çalışmak zorunda kalıyorlar. Eğitim ve sertifika programları ihtiyacı karşılayacak düzeyde yapılmıyor. Yapılanlara katılım konusunda da haksızlıklar oluyor. Ebeler bazı sertifika ve eğitim programlarına dahil edilmiyor. Şiddet, mobbing, liyakat ve ehliyet yoksunu idarecilerin keyfi uygulamaları nedeniyle işyerlerinde huzuru unuttular.”

“EBE ARKADAŞLARIMIZIN SORUNLARI ÇÖZÜLMELİDİR”

Türk Sağlık-Sen yönetimi, anne ve bebek sağlığı için hizmet üreten ebelerin görev yaptıkları kurumların yüzde 80’in de kreş bulunmadığını belirterek, “ Bu zorluk kendi aile yaşamlarını da olumsuz etkiliyor. Tüm sağlık çalışanları gibi enflasyon karşısında eriyip giden ücretler, sözde kalan bir yıpranma payı, sefalete mahkum edilen emeklilik nedeniyle geleceklerinden endişe duyuyorlar. Ebe arkadaşlarımızın bu sıraladığımız temel sorunlarına duyarsız kalınması kabul edilebilir bir durum değildir. Aileye ve çocuğa çok önem verdiğini iddia eden ve bunu sık sık dile getiren bir iktidarın anne ve çocuk sağlığının temel taşı ebelerimizin sorunlarına kulak tıkaması da ayrı bir çelişkidir. Bir samimiyetsizlik ifadesidir. Bu çelişkiler sonlandırılmalı ve ebe arkadaşlarımızın sorunları çözülmelidir.” dedi.