Şırnak'ın Cizre ilçesindeki olaylar esnafı isyan ettiriyor. Esnafın can derdine düştüğünü söyleyen Cizre Esnaf ve Sanarkarlar Odası Başkanı (ESOB) Hafzullah Memduhoğlu, herkesin olumlu mesajlar vermesi gerektiğini, huzur ve sükunetli bir dönem temenni ettiklerini söyledi.

Şırnak'ın Cizre ilçesinde son bir ayda 7 kişi hayatını kaybetti, çok sayıda kişi de yaralandı. Hemen her akşam yüzü kapalı silahlı kişilerin caddelere indiği ilçe, 1990'lı yıllardaki gibi yine 'faili meçhul'lerle ülke gündeminde. Cinayetlerin hiçbirinin failinin bulunmaması halkı tedirgin ediyor.

Cizre Esnaf ve Sanarkarlar Odası Başkanı (ESOB) Hafzullah Memduhoğlu, artık mal derdinden ziyade can derdine düştüklerini söyledi. Memduhoğlu, “Cizre ekonomik ve huzur olarak iyi bir yükselmeye doğru çıkıyordu. Lakin çözüm sürecinin beklediğimiz en olumlu döneminde maalesef bazı karanlık güçler ve kirli eller buna razı gelmediler. Esnaf artık zararın peşinden koşmuyor. Esnaf artık can derdine düşmüş. Esnaf diyor ben dükkanıma giderken yeter ki canım sağ çocuklarımın içine gideyim de ne oluyorsa olsun. Esnaf zaten batmış. Çekini ve senedini yatıramıyor. Yatırımını gerçekleştiremiyor. Esnaf huzurun peşindedir. Barış sürecinin barışa doğru gideceği günlerin peşindedir. Gene eski günlerdeki gibi huzur ve sükunetli bir dönem temenni ediyoruz. Burada herkes olumlu mesajlarla payına düşeni yapması gerekiyor, kontrol edilemeyen güçlerin kontrol edilmesi gibi yapılacak çalışmalarla. Çünkü herkes kendi yönündeki unsurları kontrol etse ortada kalanlar ve olay yapanlar demek ki karanlık güçlerdir. Bunlara mahal vermemesi gerekir.” dedi.

Eski Muhtarlar Derneği Başkanı Mehmet Zeki Macartay da artık Cizre’de hiç kimsenin can güvenliğinin kalmadığını aktardı. Her türlü ölümlere karşı olduklarını ifade eden Macartay, "Son zamanlarda artık Cizre’de halk hapis olmuş durumdadır. Saat 17.00’dan sonra sosyal aktivite, sosyal denge ölüyor. Akşama doğru insanlar evlerine girebilmek için acele ediyorlar ve evlerine giriyorlar. Can güvenliği diye bir şey kalmamış. Saat 5’ten sonra herkes evine gidiyor. Son zamanlarda yaşanan ölümlerden dolayı artık insanlar ürke ürke evlerine kaçıyorlar. İş potansiyeli ölmüş. İnsanlar he an kendisine gelen bir kurşun korkusuyla durmuş ve içler acısı bir durumla karşı karşıyadır. Böyle bir çözüm sürecinde Cizre’de böyle olayların yaşanması bizi yaralıyor. Artık analarımız ağlamasın. Geleceğimizin çocukları artık ölmesin. Babalarımız artık feryat edip ağlamasın. Her türlü ölümlere karşıyız. A olsun, B olsun, C olsun bizim için fark etmez. Hepsi de birdir." diye konuştu.

BATI CİZRE'YE MAL VERMEZ OLDU

Araştırmacı yazar Ramazan Üceş ise Cizre’de son zamanlarda yaşanan olaylardan dolayı çok olumsuz bir hava estiğini belirtirken, Cizre’de ticaretin durma noktasına geldiğini söyledi. Üceş, "Esnaf iflasın eşiğine gelmiştir. Batı artık Cizre esnafına mal vermez oldu. Cizre’deki çekleri artık batı kabul etmez oldu. Bundan dolayı memleket bir tedirginlik içerisindedir. Cizre’de ticaretin olmayışından dolayı normal bir esnafımızda artık işini çeviremez duruma gelmiştir. Esnaf artık çeklerini ödeyemez duruma gelmiştir. Biran önce memleketin bu olumsuz havadan arındırılmasını, biran önce memlekette olumlu havanın esmesini temenni ediyorum. Biz bu olayların biran önce sona ermesi ve memleketin daha önceki gibi normale dönmesini temenni ediyoruz." şeklinde konuştu.

Cizre’de son zamanlarda olayların hiç bitmediğini aktaran Cizre Kuyumcular Derneği Başkanı İhsan Güneş de şöyle konuştu: "Ölümler maalesef arka arkaya geliyor. Biz huzursuz oluyoruz. Tedirginiz. Zaten iş hiç yok. Her gün bir kapalı, bir açık artık bizde bıktık yani. Huzur yok. Olaylar hiç bitmiyor. Artık çocuklar ölmesin. Bizim çağrımız budur. Süreç başlasın. Demokrasi ve barış gelsin. Biz bunları istiyoruz."

1990’lı yıllarda yaşanan olayları daha unutmadıklarını söyleyen 73 yaşındaki vatandaş Hacı Alpaya da artık Cizre’de huzurun kalmadığını belitti. Alpaya şunları söyledi: "Cizre’de artık huzur kalmamış. Çocuklar ölüyor, insanlar ölüyor. Huzursuzluk had safhadadır. Sokaklar huzursuzdur. Akşam oldu mu herkes evinden dışarıya çıkamıyor. Cizre 90’lara dönüyor ve hatta 90’ları geçmiş bile. Biz daima barış diyoruz ve barış olsun. Can ve mal güvenliği olsun. Herkes serbest yaşasın ve gece gündüz evinde serbest gitsin."

Cizre'nin medeniyetin beşiği olduğunu vurgulayan vatandaş Osman Yural, "Cizre misafirperverliğin yeridir. Hep barıştan yana olmuştur ve hep barışı savunmuştur. Din, ırk, mezhep farkı gözetmeksizin bugüne kadar Cizre hükümdarlara kadar misafirperverlik sergilemiştir. Her insana sevgiyi, barışı sağlamıştır. Cizre’de son zamanlarda yaşanan olayları yapanları yapmamalarını istiyoruz. Herkes birbirini suçluyor. Hiç kimse ben haksızım diyemiyor. Biz diyoruz ki kardeşlik kazansın, dostluk kazansın." dedi.