Adalet Bakanı Kenan İpek, cezaevinde sahur yemeği verilmediği iddialarıyla ilgili açıklama yaptı. Oruçlu tutuklulara gerekli kolaylığın sağlandığını ileri süren Bakan İpek, sahur yemeği verildiğini söyledi.

Silivri Kapalı Ceza İnfaz Kurumu'nda bulunan tutuklu ve hükümlülere sahur yemeği verilmediği yönündeki iddialarla ilgili inceleme yapıldığını belirten Bakan İpek, inceleme sonucuyla ilgili şunları paylaştı: “Silivri Kapalı Ceza İnfaz Kurumu'nda Ramazan ayı münasebeti ile 17/06/2015 tarihinde hükümlü ve tutuklulara duyuru yapılarak oruç tutmak isteyenlerin iftar ve sahur yemeği için isimlerini idareye bildirilmeleri istenmiş, bu kapsamda başvuru yapan bütün hükümlü ve tutuklulara sahur ve iftar yemeği verilmiş ve verilmektedir. Ayrıca taleplerde değişiklik olmasa bile kurum idaresince her hafta Cuma günleri anons edilmek suretiyle sahur listeleri yenilenmektedir. Silivri Kampüsü'nde olduğu gibi diğer tüm ceza infaz kurumlarında da oruç ibadeti yapan hükümlü ve tutuklulara gerekli kolaylık gösterilmekte ve sahur yemeği verilmektedir.”

'CEZAEVİNDE DİNLEME YASAL'

Bakan İpek, basında 'Silivri'de dinleme skandalı' ve ‘yasadışı dinleyip kaydetmişler' yönündeki haberlerle ilgili olarak 'dinlemenin mevzuat hükümlerine uygun' olduğunu açıkladı.
Bakan İpek’in dinleme iddiasıyla ilgili sözleri şöyle: “5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirleri Hakkında Kanun'un 66. maddesinde 'Kapalı Ceza İnfaz Kurumu'nda bulunan hükümlüler Tüzük'te belirlenen esas ve usullere göre idarenin kontrolündeki ücretli telefonlar ile görüşme yapabilirler. Telefon görüşmesi idarece dinlenir ve kayıt altına alınır' hükmü bulunmaktadır. Ceza İnfaz Kurumları'nın Yönetimi ile Ceza ve Güvenlik Tedbirleri'nin İnfazı Hakkında Tüzük'ün, 88. maddesinde de hükümlü ve tutukluların, telefonla görüşme esas ve usulleri ile kimlerle görüşme yapabilecekleri açıkça belirtilmiştir. Görüşme yapılacak kişiler arasında avukat ya da müdafi bulunmamaktadır. Zaten anayasa ile teminat altına alınan savunma hakkının bir gereği olarak hükümlü ve tutukluların, avukatları veya müdafileri ile görüşmeleri dinlenmemekte ve kayıt altına alınmamaktadır. Hükümlü ve tutukluların can güvenliğinin sağlanması, ceza infaz kurumlarının güvenliğinin temini, olası isyan ve benzeri olaylar ile yıkıcı ve bölücü terör örgütlerinin faaliyetlerinin engellenmesi ve örgütsel irtibat ve haberleşmenin önlenmesi amacıyla yapılan ve adli, örgütlü ve terör suçlularından tüm hükümlü ve tutuklular tarafından bilinen, yakınları ile yaptıkları telefon görüşmelerinin dinlenilmesi uygulamasının Mevzuat hükümlerine uygun olduğu anlaşılmıştır. Mevzuat hükümlerine uygun olarak ve değiştirilmeksizin, uzun yıllardır devam eden her iki uygulama ile ilgili olarak yapılan inceleme sonucunda; haberlerin gerçekle bağdaşmadığı, yersiz ve dayanaktan yoksun iddialar olduğu açıkça görülmekte ve ilk defa yapılıyormuş gibi bazı basın yayın organlarında yer alması manidar bulunmaktadır.”