Antalya'nın Manavgat ilçesinde Atatürkçü Düşünce Derneği(ADD) üyesi gençler terörü kınadı. ADD'li gençlerin terörü kınama açıklamasına MHP İlçe Başkanı İsmail Hakkı Karadağ, BTP İlçe Başkanı Ahmet Yitmez, BBP İlçe Başkanı Mehmet Çayır, Saadet Partisi İlçe Başkanı İbrahim Maslak ve Eğitim-İş Başkanı Ramazan Yılmaz da destek verdi.

ADD Manavgat Şube Başkanı Burak Şen, yaptığı açıklamada, Türkiye Cumhuriyeti, Devleti'nin milletiyle etnik temelli, bölücü, eli silahlı, insanlık düşmanı terör ve cinayet örgütlerinin hedefi haline geldiğini söyledi. Bir tarafta kafa kesen IŞİD canisi, diğer yanda kafaya nişan alan kalleş ve kahpe terör çetesi PKK, her ikisi de kanlı namlularını Türk milletine çevirdiğini belirten Şen,
"Hükümetin teröre karşı gevşek tutumu, terör örgütleriyle diyalog ve ilişkileri Türkiye’nin elini zayıflatmakla kalmamış, korumasız, sahipsiz ve güvencesiz bir ülke haline gelmesine neden olmuştur. Çözülme süreciyle saldırganlığını takviye eden, moral depolayan, silahlanmasını hızlandıran, militan açığını da kapatan PKK, yine kan dökmeye, yine can almaya devam etmektedir." dedi.

Terör örgütü PKK'nın yine kudurduğunu askere, polise ve sivil vatandaşlara saldırdığını vurgulayan Şen, ülkenin her gün şehit haberlerinin acısıyla uyandığını kaydetti. Adıyaman, Ceylanpınar, Kilis, Diyarbakır, Ağrı, Şırnak ve diğer illerdeki acı kayıplara en son Adana Pozantı’da ve Erzurum'da yenilerinin eklendiğinin altını çizen Şen, şunları kaydetti: "PKK 39 yıldır, asker, polis, kamu görevlileri ve sivil vatandaşlarımızı öldürüyor. Kamu mallarını yakıyor. Yol kesiyor. Kimlik kontrolü yapıyor ve özel adliyeler kuruyor. Öz savunma güçleri oluşturuyor. Etnik ihaneti tırmandırıyor. Vergi adı altında haraç topluyor. Kendi paçavra bayrağını asıyor. Kanton bölge provası yapıyor. Paralel devlet yapılanmasının temelini atıyor. Ve bütün bunları devleti ve milleti tehdit ederek yapıyor. Her gün gelen saldırı ve şehit haberleri ile milletimizin yüreği kan ağlıyor. Artık millet olarak dayanacak, takat ve sabrımız kalmamıştır. Terör örgütü ile yürütülen karanlık müzakereler sonucunda Türkiye bu karanlık yola itilmiştir. Terör örgütü PKK çözülme süreciyle mevzi kazanmış, kuvvet toplamış ve ülkemizin bazı bölgelerinde alan hakimiyeti kurmuştur. Bölücü örgütün; yol kesme, haraç alma, insan kaçırma, pusu kurma ve güvenlik güçlerimizi katletme eylemleri sıradan bir hal almıştır. Askeri kışlaya, polisi karakola çekerek hapsedenler, süreç zarar görmesin mantığıyla Türkiye’nin milli ve dokunulmaz haklarını tehdit ve tehlike altına atmışlardır. Türk milletini etnik temelde ayrıştırmaya, çatışma ortamı oluşturarak bölmeye ve parçalamaya hiç kimsenin gücü yetmeyecektir. Ne IŞİD, ne PKK, ne de emperyalist terör baronları Türkiye’yi yıkamayacaklar, çözülmesini sağlayamayacaklardır."