Sivas’ta hâkimler, savcılar ve avukatlar, Çağlayan'daki İstanbul Adliyesi'nde yaşanan terör saldırısını kınamak için bir araya geldi. Cumhuriyet Başsavcısı Murat İrcal, “Benim merhum savcımın, polisimin, masum halkımın, Yüce Allah’a verecek bir cevabı olacak da diğerleri ne cevap verecek işte onu bilemiyorum.” dedi.

İstanbul Çağlayan Adliyesi’nde Cumhuriyet Savcısı Mehmet Selim Kiraz’ın terör saldırısı sonucu şehit edilmesini kınamak amacıyla program düzenlendi. Sivas Adliyesi önünde toplanan hakim, savcı ve avukatlar adına konuşan Cumhuriyet Başsavcısı Murat İrcal, hain bir şekilde görevi başında şehit edilen Cumhuriyet Savcısı Mehmet Selim Kiraz’a yapılan menfur saldırıyı lanetlemek için toplandıklarını söyledi. “2 gün önce makam odasında değerli savcımız şehit edilmiştir. Adaletin tecellisinden başka hiçbir gayesi olmayan, evine ekmek götürmek için çalışan savcımız görevinin başında canice katledilmiştir.” diyen Murat İrcal, “Acısı hala kalbimizde sıcaklığını korumaktadır. Geride gözü yaşlı iki evlat, acılı bir eş, anne-baba ve sevenlerini bırakarak Hakk'a yürümüştür. Söyleyecek söz çok ama bu kadar söz söylemeye gerek var mı bilmiyorum. Ancak şu kadarını söylemeden de geçemeyeceğim.” şeklinde konuştu.

“ŞEHİDİMİZ İLK DEĞİLDİ, SON OLMASINI DİLİYORUM”

Konuşması sırasında duygulanan Başsavcı İrcal, Kur’an-ı Kerim’de Cahiliye döneminde utanıldığı için diri diri toprağa gömülen kız çocuklarıyla ilgili geçen ayeti hatırlatan İrcal, “Kur'an'da 'güneş köreltildiği zaman, yıldızlar döküldüğü, dağlar yürütüldüğü, denizler tutuşturulduğu, defterler açıldığı, gök dürüldüğü, Cehennem kızıştırıldığı, Cennet yaklaştırıldığı ve diri diri toprağa gömülen kız çocuğuna sen hangi suçtan dolayı öldürüldün’ diye sorulduğu zaman' der Yüce Allah. İşte o zaman gelecek, benim merhum savcımın, polisimin, masum halkımın, Yüce Allah’a verecek bir cevabı olacak da diğerleri ne cevap verecek işte onu bilemiyorum. Şehidimiz ilk değildi ancak ben son olmasını temenni ediyorum. Başta meslektaşlarımız olmak üzere tüm şehitlerimiz için Yüce Allah’tan rahmet diliyor, geride bıraktıkları için sabr-ı cemil niyaz ediyorum. Hepimizin başı sağolsun.” ifadesini kullandı.

Başsavcı İrcal’ın isteğiyle tüm şehitler için Fatiha okundu.

“TERÖRÜ VE LANETÇİLERİNİ LANETLİYORUZ”

Adalet Komisyonu Başkanı Mehmet Burçin Çetinkaya ise Türk yargı tarihinin en üzücü olaylarından birinin yaşandığını kaydederek, şunları söyledi: “İstanbul Cumhuriyet Savcımız Mehmet Selim Kiraz, eli kanlı terör örgütü tarafından katledilmiş, ardında meslektaşımızı ve 2 evladını bırakmıştır. Geride kalan yetimler artık bize emanettir. Terörü ve destekçilerini lanetliyoruz. Cumhuriyet Savcımız Mehmet Selim Kiraz’a Allah’tan rahmet diliyor, mekânının Cennet olmasını temenni ediyoruz. Eşine, yakınlarına ve tüm kalanlara başsağlığı dileriz. Anısının Türkiye’nin tüm hukukçularına yüklediği sorumluluğun bilincinde; yüreklerimize saldığı acının farkında olarak savcımız Mehmet Selim Kiraz’ın anısı önderimiz olsun.”

“AVUKATLARLA İLGİLİ KISITLAMAYI KABUL ETMİYORUZ”

Baro Başkanı Hakan Bahadır da "Savcı Mehmet Selim Kiraz’ın hain bir saldırı sonucu öldürüldüğünü teessürle öğrendiklerini belirterek, kendisine Allah’tan rahmet, ailesine ve yargı camiasına başsağlığı diliyoruz. Bu tür saldırıların yargı camiasını etkilemeyeceği, adaletin eninde sonunda gerçekleşeceği konusunda inancımız tamdır. Bu üzücü olaylar nedeniyle avukatların belli haklarının kısıtlanması noktasındaki düşünceleri de kabul etmiyoruz." diye konuştu.

Konuşmaların ardından şehitler için saygı duruşunda bulunuldu ve İstiklal Marşı okunmasının ardından adliye mensupları dağıldı.