Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) Müdahale Dairesi Başkanı Fatih Özer, mülteciler ile ilgili son zamanlarda Avrupa’da önemli gelişmeler olduğunu vurguladı. Türkiye’nin uzun zamandır Suriye’den inşalara ev sahipliği yaptığını hatırlatan Özer, bu insanların eğitimleri ile ilgili değerlendirmelerde bulundu. Özer, “MEB gayretleriyle kamp ve kamp dışında 250 bin öğrenciye ulaşıldı. Okullaşamayan 400 bin öğrenci mülteci Türkiye’de kalırsa ciddi sorunlar ortaya çıkabilir.” dedi.

Limak Ambassadore Hotel’de yapılan Avrupa Birliği (AB), Suriyeliler için Türkiye hükümeti önderliğinde yürüttüğü çalışmalara yeni bir destekle katıldı. Programa Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) Müsteşar Yardımcısı Yusuf Büyük, AFAD Müdahale Dairesi Başkanı Fatih Özer, WFP Temsilcisi Jean-Yves Lequime, Turkısh Red Crescent Director General Mehmet Güllüoğlu, Müsteşarı Mali İşbirliği Başkanı Simona Gatti, UNİCEF Temsilcisi Philippe Duamelle, AB Türkiye Delegasyonu Başkan Vekili Bela Szombati, katıldı. Fatih Özer AFAD Müdahale Dairesi Başkanı, son zamanlarda Avrupa Birliği’nde çok ciddi gelişmeler olduğunu dile getirdi. İnsanların girmeye başladıklarını belirten Özer, polis memurun mülteci bir çocukla oyun oynaması dünya basınında yer aldığını hatırlattı. Türkiye’nin yaklaşık beş yıldır mültecilere kapı açtığını ifade eden Özer, konuşmasına şöyle devam etti: “Keşke bütün çocuklara su dağıtan Kızılay ekiplerini de görselerdi, keşke o gün bariyerlerin arkasında duran jandarmanın Suriyeli çocuklarla yemeklerini paylaşıp aç kaldığını da hikayeleştirselerdi. İnşallah artarak devam eder, dünyanın insanla imtihanı artarak devam ediyor.”

“UNİCEF, ülkemizde şuana kadar 34 okul yaptı. 3 Yeni Zelanda, 4 Belçika hükümet yaptı. Yaklaşık 41 bin öğrenci eğitime kazandırıldı. MEB gayretleriyle kamp ve kamp dışında 250 bin öğrenciye ulaşıldı.” bilgisini veren Özer, bu durumun Türkiye için bir başarı olduğunu söyledi. Okullaşamayan 400 bin öğrenci mültecinin Türkiye’de kalırsa ciddi sorun teşkil edeceğini kaydeden Özer, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Çünkü geleceklerini yok ediyorsunuz. Yetişkin insan en fazla açlık çeker, kendine gelir. Ama okullaşamayan çocuklar geleceğini yok ediyorsunuz. Dört sene okula gitmeyen bir çocuğu kazanma şansınız çok daha zor olacaktır. Bu insanlar Suriye’ye döndüklerinde ülkelerini kuracak kişiler. Eğer eğiterek gönderemezsek oradaki geleceklerini yok ediyoruz. Bu insanları vasıfsız bırakmamak için MEB ile birlikte yaklaşık 79 bin Suriyeli'yi de mesleki eğitimden geçirdik.”

Bugüne kadar WFB, 128 milyon 273 bin dolarla en büyük yardımı yapan BM kuruluşlarından birisi olduğunu söyleyen Özer, “Yani 6 milyar dolarlık harcamaya 417 milyon destek küçümsenmeyecek bir destek. Ama 6 milyon doların yanında çok yeterli olduğu söylenemez. Bu işin çok daha artırılacağını düşünüyorum. AB temsilcileriyle ‘Güven Fonu’ kuruldu. 17 milyon Euro ülkemize aktarıldı.” diye konuştu.

MEB MÜSTEŞAR YARDIMCISI YUSUF BÜYÜK: HİÇBİR ÇOCUĞU KAYBETMEYE TAHAMMÜLÜMÜZ YOK

Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) Müsteşar Yardımcısı Yusuf Büyük, Türkiye’nin iki milyon insanı kabul ederken, dilini, dinini, ırkını hiçbir şeyini kontrol etmeden açık kapı politikası ile bu insanları aldığını belirtti. Türkiye’nin bu insanlarla dört yıldır ilgilendiğini kaydeden Büyük, “Şikayetçi değiliz, daha güzel şeyler yapmalıyız. Bodrum sahilinde cesedin sahile vurması dikkat çekti. Ama çocukların eğitim-öğretim hayatı ile ilgili ruhlarıyla ilgili yapmamız gerekirken yapmadıklarımız varsa kaybedilen her çocuğun vebali o insanların yüreğine bir hançer gibi saplanmalıdır.” ifadelerinde bulundu.

Kaybedilen her gün bir çocuğun eğitim hayatında kaybettiği her günün telafisinin olmadığını vurgulayan Büyük, “Bu çocuklar sadece bizim ülkemizde sıkıntı içinde olmayacaklar. Eğer biz eğitemezsek yarınlarda Avrupa’nın kendisine saplanan hançer olacaktır. Çünkü bunlar eğitilmezse uyuşturucunun, terörün, fuhşun ve her türlü hareketin içinde olacaklar. MEB olarak daha çok çocuğa nasıl eğitim verebiliriz bunun gayreti içindeyiz.” dedi.

Büyük, “Artık biz süratli şekilde çocukların okullaşabilmesi adına kendi okullarımızı 14.30’dan sonra Suriyeli öğrenci ve öğretmenlere tahsis etmeye başladık. 3 okul vardı, 2 okul daha tahsis edeceğiz. Bu hem süratli hem de okul yapmaktan daha ucuz, daha kolay. Ama ertesi gün benim öğrencim okuyacak. O okulları da fonlamamız lazım. 10 dolar teşvik verelim. Böylece daha çok okulları tahsis etmiş oluruz. Ana hedef, çocuklar, çocuklar, çocuklar. Hiçbir çocuğu kaybetmeye tahammülümüz yok.” diyerek konuşmasını tamamladı.

MADAD FONUNDAN YARARLANACAK İLK ÜLKE TÜRKİYE

UNİCEF Temsilcisi Philippe Duamelle, Türkiye’nin Suriye’den göç etmek zorunda kalan insanları cömert şekilde karşıladığını ifade etti. Krizin kısa süre içinde sonlanmayacağına dikkat çeken Duamelle, “Bu insanlar acıdan kaçmak için yerlerini terk ediyorlar ve geliyorlar. Türkiye şuana kadar Suriye’den gelenlere ev sahipliği yapan ülke olarak MADAD fonundan yararlanacak ilk ülke.” diye açıkladı.