HAKSEN'in üniversite sokağındaki binasında 6 Eylül akşamı saat 22.15' de gerçekleşen ve yaklaşık bir saati aşkın bir süren ziyaret sırasında Nevzat Pakdil, sivil toplum örgütlerinin öneminden ve 12 Eylül Pazar günü yapılacak olan referandumdan bahsetti. HAKSEN ve Sağlık Haksen Kahramanmaraş İl Temsilcisi Dr. Gökhan Gökşen, Büro Haksen İl Temsilcisi Akın Ozan ve Yerel Haksen İl Temsilcisi İbrahim Altun tarafından bina girişinde karşılanan Nevzat Pakdil, sendika binasında kendisini bekleyen çok sayıdaki sendika üyesi ile samimi ve sıcak bir ortamda sohbet etti. AK Parti Kahramanmaraş İl Başkan Yardımcısı ve Tabip Odası Başkanı Dr. İrfan Karatutlu'nun da Pakdil'e eşlik ettiği ziyarette ilk olarak Dr. Gökşen, HAKSEN hakkında bilgiler verdi. Kahramanmaraş'ta şu anda sağlık, eğitim, yerel ve tarım-orman alanı olmak üzere 4 dalda teşkilatlanmalarını tamamladıklarını söyleyen Gökşen; Özellikle biz arkadaşlarımızın pek çoğu şu an burada; hekim arkadaşlarımız, öğretmen arkadaşlarımız ve değişik iş kollarında çalışan çok değerli kardeşlerimiz var. Hepsi birbirinden nitelikli, memurluğun yanında farklı alanlarda da kendilerini göstermiş ve ispat etmiş arkadaşlarımız. Samimi bir birlikteliğimiz var. Burada da amacımız; kanunlar ve hukuk çerçevesinde önümüzdeki süreçte sivil toplum kuruluşlarına tanınan hakların ülkemiz için önemli olduğunu düşünüyoruz. Bu çalışmalara katkı sağlamak adına projelerimizi, bilgi birikimlerimizi doğru bir şekilde paylaşabilmek için bir çatı altında yani HAKSEN çatısı altında birleştik. Elbistan'da bildiğiniz gibi şubemiz var. Sağlıkta şubeleştik. İnşallah bu sene sonunda da Kahramanmaraş merkezinde ikinci şubemizi açacağız. Şu anda sadece sağlıkta 250’nin üzerinde üyemiz var. Gelerek bizlere şeref verdiğiniz için size arkadaşlarım adına en içten duygularımla teşekkürlerimi sunuyorum. BÖYLE BİR KURULUŞA HAYAT VERDİĞİNİZ İÇİN SİZLERİ TEBRİK EDİYORUM TBMM Başkan Vekili Nevzat Pakdil ise öncelikle HAKSEN’in hayırlı çalışmalara vesile olmasını dilerek başladığı konuşmasında şunları söyledi: İdrak ettiğimiz Kadir gecesini ve önümüzdeki günlerde kutlayacağımız Ramazan bayramınızı canı gönülden tebrik ediyorum. Allah, hem İslam âlemi için hem de insanlık âlemi için inşallah hayırlara vesile eyler. Güzel bir iklimdeyiz. Güzel bir atmosferdeyiz. Ramazan bereket ayıdır. Hoşgörü ayıdır. Güzellikler ayıdır. O bakımdan gerektiğince istifade etmek lazımdır. Tabiî ki yaratılmış olan her gün güzelliktir. Çünkü insanlar içinde bulunduğu anı yaşar. Yarına kimin erişeceği kimin erişmeyeceği belli değil. Bu nedenle içinde bulunduğumuz zamanı en iyi bir biçimde değerlendirmek zorundayız. Sendikalar bir sivil toplum kuruluşlarıdır. Bizler de siyasetçiyiz ve siyasi partiler de birer sivil toplum kuruluşlarıdır. Belki siyasi partiler en büyük sivil toplum örgütü olma hüviyetini taşırlar. Çünkü kimsenin herhangi bir siyasi parti kurma zorunluluğu yoktur. Ama belirli kaidelere ve kurallara riayet ederek kurulur ve sonrasında da devam eder. Sendikalar da bir sivil toplum kuruluşudur. Şu anda dünyada STK'ların önemi her geçen gün artmaktadır. Çünkü onlar da bir yerleri temsil ediyorlar. Memur ve işçi sendikaları da birer sivil toplum kuruluşudur. Sendikalar aynı zamanda bir örgüt ve teşkilattır. İnsanların yan yana gelerek sorunlarına çözüm bulma gayretinde oldukları birer kuruluşturlar. O bakımdan sendikaları bu anlamda önemsiyoruz. Sendikacılık ta gitgide belki daha farklı bir ehemmiyet kazanıyor. Sadece ücret sendikacılığı olmanın öbür tarafına geçmiş vaziyettedir. Sendikalar bugün geldikleri konum itibarı ile işbaşındaki hükümetlere aynı zamanda belirli bir kısım meseleler için yol gösterici olma hüviyetleri vardır. Hükümet te sendikalardan gelen teklifleri değerlendirebilirler. Şimdi dünya da küçüldü. Yaptığınız çalışmaları nihayetinde internet sitelerine atıyorsunuz. Oradan insanlar girerek pek çoğu yurt içinde ya da yurt dışından girerek okuyorlar. Gayretler oluşuyor. Bu yönden çok güzel. Bir defa cesur ve atak olanların, ben buyum diyerek kimliğini ortaya koyan insanları takdir etmek lazım. Çünkü bu etki alanına girmektir. Pasiflikten kurtulmaktır. Bu yönden her şey küçükten başlar. Eğer doğru zamanda doğru yerde bulunuyorsanız; doğru işler yapıyorsanız; yılmadan, usanmadan yola devam ediliyorsa günün birinde hep netice alınır. Tabi önemli olan doğruyu bulmaktır. Doğruları söyleyip, insanları doğruları gösterdikçe o bile büyük bir kazançtır. Bazen çok küçük gruplar bile çok yön verici ve toplumu yönlendirici olabilir. O bakımdan Âşık Veysel'in dediği gibi uzun ince bir yola çıkılmışsa bu yolda devam etmek gerekir. Bu yolda azık gerekir. Tedarikli olmak gerekir. Bu yönden sizlerin de hesaplarınızı kitaplarını o yönde yaparak bu gayretlerinize devam etmeniz gerekir. Sizleri belki çok önceden bizim ziyaret etmemiz gerekirdi. Ama hayhuyun içerisinde çok yoğun temasların içerisinde belki bunu zamanında yapamamış olabiliriz. Böyle bir eksikliğimiz varsa kusurumuza bakmayın. Böylece bir nebzede olsa gidermiş oluyoruz. Ümit ediyoruz ki; bundan sonraki zaman dilimi içerisinde sizlerle daha çok beraber olacağız. Gelir, sizlerle beraberce dertleşiriz. Sorunlarınızı, meselelerinizi, çözüm önerilerinizi her zaman bizlere iletebilirsiniz. Biz de onu yetkili mercilere iletiriz. Ümit ediyoruz ki; bu çalışma zemini içerisinde ülkemize ve insanlarımıza da ciddi anlamda katkıda bulunmuş olursunuz. Tekrar böyle bir sivil toplum kuruluşunda bir araya geldiğiniz için, böyle bir kuruluşa hayat verdiğiniz için sizleri tebrik ediyorum. Başarılar diliyorum. Allah sizlerin, bizlerin yar ve yardımıcısı olsun diyerek bir kez daha idrak edeceğimiz mübarek ramazan bayramınızı tebrik ediyorum. Ziyaretin daha sonraki bölümünde ise; HAKSEN üyelerinden gelen soruları cevaplandıran Nevzat Pakdil, 12 Eylül Pazar günü yapılacak referandumun da Türkiye için hayırlara vesile olmasını sözlerine ekledi.