Aydın Esnaf ve Sanatkarlar Odası Yönetim Kurulu Üyesi ve Marangozlar Odası Başkanı Süleyman Algün, dershaneleri kapatmanın maksadının, kamuoyuna yansıtıldığı gibi olmadığının ortaya çıktığını söyledi. Velilerin ve öğrencilerin mağduriyet yaşamaması için Anayasa Mahkemesi’nin bir an önce dershanelerle ilgili kararını vermesi gerektiğini belirten Algün, “Dershaneler, bu ülkenin bir gerçeği. Halen daha ihtiyaç var. Dershaneler, ciddi bir çalışma yapılmadan kapatılıyor. Eğitimdeki sorun daha da artacak görünüyor.” dedi.

Oda Başkanı Algün, dershanelerin velilere yük olduğu vurgulanarak, “Dershaneler kapansın, paralarınız cebinizde kalsın.” dendiğini ancak gelinen noktada velilerin cebinden daha çok para çıkacak bir sistem getirildiğini söyledi. Fiyatı ne olursa olsun birçok ailenin özel okula mecbur kalacağını, hem maddi hem de manevi sıkıntılar yaşanmasının kaçınılmaz olduğunu savunan Algün, “Dershaneler kapansın, paralarınız cebinizde kalsın sloganıyla halkımıza sunulan dershanelerin kapanmasıyla birlikte devlet okullarındaki başarılı çocukların özel okullara gidecek olması devlet okullarına, ailelere ve öğrencilere zarar vermeyecek mi? Elbette verecek. Özel okullara karşı değiliz ancak şu an 11. sınıfı okuyan çocuklarımızın, bu yıl içinde okullarında müdür ve yardımcıları değiştirildi. Akabinde gitmiş olduğu dershaneler ve yeni açılacak olan özel okullar, çocuklarımıza özel kolejlerde eğitimin daha iyi olacağını, devlet okullarında bu şansı bulamayacaklarını dile getirerek, hedefi olan ve başarı durumu iyi olan çocuklarımızı okullarına kaydetmek için çaba harcıyorlar. Peki buna karşı özellikle lise müdür ve yardımcıları neler yapıyorlar? Eğer bu öğrencilerine sahip çıkamazlarsa önümüzdeki yıldan itibaren özel okulların fiyatı ne olursa olsun birçok aile özel okula mecbur kalacak, hem maddi hem de manevi sorunlar yaşanacaktır. Siyasi sorumluluğu olan hükümetimiz de bu konuda acilen biz aileleri rahatlatacak açıklamalar yapmalıdır. Dershaneye 3–4 bin lira parayı ödemekte zorlanırken ve bu paradan kurtulacağımızı düşünürken şimdi bu rakam 12 bin liraya çıkmıştır. Hani biz kazançlı çıkacaktık?” dedi.

Başta hükümet ve Milli Eğitim Bakanlığı olmak üzere il ve ilçe müdürlüklerinin, okul yöneticileri, öğretmenler, öğrenciler, sivil toplum kuruluşları ve ailelerin bu meselenin ciddiyetinin farkına varmaları çağrısında bulunan Süleyman Algün, “Eğer bu sorunu görmezden gelip öğrencilerinizi özel okullara kaptırırsanız, artık bundan sonra öğretmenlerimiz de kalan ömürlerini ah ile vah ile geçirmeye hazır olsunlar, çünkü biz buna benzer sorunlarla 20 yıldır kaybettikçe kaybediyoruz. Belki çocuklarını özel okulda okutmak için bazı aileler borçlanır, kredi çeker ama arkadan gelen milyonlarca öğrencinin vebali hepimizin üzerinde olacaktır. Ülkenin kalkınmasının eğitimle mümkün olduğunu hepimiz biliyoruz. Hep birlikte bu sorunu ortadan kaldıralım. Eğer bu süreç bir düzene girmezse bu işin sonu eğitimin özelleşmesine gider ve yarınlarda bugünleri çok ararız. Bugüne kadar aldığı öğrenci profili ve başarı durumu üst seviyede olan bir okulda, şu an çok sayıda öğrencinin özel okula gideceği algı ve kanaati var. Peki bu sınıfta, özel okula gidemeyecek çocuklar ne yapacak? Bu yaşta, paranın gücüyle yarışta geri mi kalacaklar? Eğer bir öğrenci bundan dolayı ah ederse bu memleketin iki yakası biraraya gelir mi?” diyerek tepki gösterdi.