İşte Ali Çam'ın yazısı:
MASKE VE BİR RADAR HİKAYESİ
8-9 sene önceydi. Ailece Konya'dan Adana'ya doğru geliyoruz. Yol bakım çalışmaları var. Bu nedenle duble yolun bir kısmında çalışma olduğu için ara ara tek yola düşüyor.
Sanırım dalmışım ve 90 kilometre limit olan yolda radara düşmüşüm. Trafik polisleri durdurdu:
- Radara yakalandın hocam, dedi memur arkadaşlardan biri... Ehliyet ve ruhsatı alıp gelebilir misin?
Temmuz sıcağı... Polis arkadaşlar yolun karşı tarafındaki ağaçların gölgesinde bekliyorlar. Ruhsat ve ehliyetimi aldım, yanlarına vardım...
- Kaçla düştüm radara dedim.
- 106 ile hocam diye cevap verdi biri.
Hiç seslenmedim. Cezayı yazmalarını bekledim. Ceza makbuzunu alıp ruhsatın arasına koyduktan sonra;
- Hakkınızı helal edin, dedim. Bu sıcakta sizi uğraştırdık, kusura bakmayın.
Şaşırdılar. Biri;
- Hocam sen kusura bakma, dedi. cezayı biz sana yazdık.
- Yok, dedim. Siz, görevinizi yapıyorsunuz. Elbette hak ettiysem ceza yazacaksınız. Görevinizi hakkıyla yaptığınız için size ancak dua edebilirim.
Sonra arabanın bagajını açtım. Yolda yeriz diyerek marketten aldığım yiyecek ve içecekleri alıp polis arkadaşların yanına vardım.
- Ceza yazmadan önce versem yanlış anlardınız. Ben cezayı afiyetle yedim, siz de bunları afiyetle yiyebilirsiniz, lütfen kabul edin dedim.
Gülüştük. İçlerinden biri:
- Hocam, bizi mahcup ettin dedi.
- Asıl kurallara uymayıp ceza yediğim için ben mahcubum diye cevap verdim. İkramımı kabul edin ki mahcubiyetim azalsın.
Sonra sarılıp ayrıldık...
...
Bunu neden anlatıyorum...
Pandemi döneminde müthiş bir gayret gösteren Sağlık Çalışanlarımız ile birlikte güvenlik kuvvetlerimiz de çok yoğun çalışıyor.
Polislerimiz bir yandan asli görevlerini yaparken, diğer yandan da pandemi ile ilgili denetimlerde bulunuyorlar.
Onların işlerini kolaylaştırmak zorundayız. Bir polisi maske için meşgul etmek, zamanını harcamak, yormak ne büyük bir ayıp.
Bu kadar yoğunluğun içinde polislerimiz bir de bizim maskemizle mi uğraşacak?
Tamam, anladık hastalığı takmadığın için maske de takmadın. Ya da gerçekten unuttun. Polisler de seni uyardı:
"Hemen takıyorum" de... "Unutmuşum, kusura bakmayın" de... "Özür diliyorum" de... "Bundan sonra daha dikkatli olurum" de...
O kadar polisi neden üzüyorsun, yoruyorsun, meşgul ediyorsun be güzel kardeşim...
...
Sağlık Çalışanları canlarını ortaya koyarak neredeyse bir yıldır izin yapmadan çalışıyorlar.
Polislerimiz bu mücadeleye üstün bir gayretle destek oluyorlar.
Bize düşen sadece kurallara uymak.
Maske mi takacaksın; tak...
Sokağa çıkma yasağı mı var; çıkma...
Çok mu zoruna gidiyor?
Ayıp!... Günah!...