Almanya’da yayın yapan bölge gazetesi Nürnberg Nachrichten Genel Yayın Editörü Joachim Hauck, Avrupa Birliği’nin (AB) basın özgürlüğü konusundaki tavrının net olduğunu belirterek, “Basın özgürlüğü olmadan AB üyeliği kesinlikle bir hayal.” dedi.

Antalya Gazeteciler Cemiyeti ve AB desteğiyle Akdeniz Üniversitesi (AÜ) İletişim Fakültesi'nde düzenlenen Medya Köprüsü programında konuşan Hauck, basın özgürlüğüne dikkat çekti. Hauck, ülkelerinde gazetecilik yaptığı için cezaevinde bulunan hiç kimse olmadığını söyledi. Basın özgürlüğü konusuna da değinen Hauck, ülkelerinin bu anlamda çok güçlü olduğunu ifade etti. Ülkelerinin Adolf Hitler döneminde kötü bir sınav verdiğine işaret eden Hauck, “Bu dönemde herkes aynı çizgide iktidar tarafında yer alıp, muhalefet olmaya cesaret etmemiştir.” diye ifade etti.

Basın özgürlüğünün, Alman anayasasının değişmez ve değiştirilmez unsurlarından biri olduğuna değinen Hauck, buna rağmen etki etmeye çalışanların varlığını belirtti. Baskıların doğrudan yapılamadığını aktaran Hauck, baskıların doğrudan yapılamamasının sebebini ise şu sözlerle açıkladı: “Baskı uygulamaya çalışırsanız, Alman meslektaşlar ters bir tepki verebilir. Meslektaşlarımız yukarıdan gelen baskılara karşı inatçıdırlar. Daha farklı metotlar denemekte. Bizim ülkemizde güç odaklarına yakınlık meslek açısından o kadar kötü. Mesafemizi daima koruyoruz.” şeklinde konuştu. Almanya’da gazetecilerin, kişilerin hak ve hürriyetlerini ihlali nedeniyle para cezasına çarptırıldığını aktardı.

Hauck, 300 bin tirajlı bir bölge gazetesi olduklarını ve herhangi bir ticari kuruluşla bağları olmadığı için özgür olduklarını belirtti. Hauck, holdinglere bağlı olan kuruluşların baskı ve şantaj aracı gibi işlediğini vurguladı. İhale vermeme gibi farklı tehditlerle böyle medya kuruluşlarını yola getirmenin mümkün olduğunu anlatan Hauck, yerel gazetelerin de devlete bağlı olması durumunda cesur gazeteciliğin gelişmesine engel olacağını savundu.

Türkiye’de basının özgür olması konusunda tavsiyelerde de bulunan Hauck, şöyle devam etti: “Siyasi etkiden uzak olmakla beraber, hukuki ve ekonomik özgürlüğe sahip olmak gerekiyor. Okuyucunun, gerçeklerin bir kısmını vermeyen gazetelere uzun vadede para vermeyeceğini düşünüyorum. Türk medyasının bir kısmı dürüstlük ve inandırıcılıktan uzak. Bu eksikliklerden dolayı Türkiye’de bu programın ortaklığını yürütmekteyiz. Basın özgürlüğü olmadan AB de olmaz. Eğer Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AB planlarını tamamen rafa kaldırmadıysa, yırtıp atmadıysa şunu hatırlatmamız gerekiyor. Basın özgürlüğü olmadan AB üyeliği kesinlikle bir hayal.” dedi. Daha sonra gazetecilerin Almanya ve AB’de muhalif gazetecilere yasak uygulanıp uygulanmadığının sorulması üzerine Hauck, Almanya’da böyle bir durumun kesinlikle söz konusu olamayacağını söyledi. Hauck, muhalif yayınlar yapmalarına rağmen bölge hükümetinin kendilerine hiçbir müdahalede bulunmadığını söyledi.

Programda, Nürnberg Nachricten Gazetesi Siyaset Editörü Georg Escher de Almanya’da gazetecilerin sosyal hakları hakkında bilgi verdi. Ülkelerinde üniversite mezunu bir gazetecinin 2 bin Euro’yla işe başlatıldığını ifade eden Escher, bunun toplu sözleşmelerle garanti altına alındığını açıkladı.

KOLAYLI: BASINMIZIN PROBLEMİ KURALSIZLIK

Panelin moderatörlüğünü yapan Türkiye Gazeteciler Konfederasyonu Kurucu Genel Başkanı Nuri Kolaylı ise basın özgürlüğünü kısıtlayan unsurların ortaya çıkmasının sadece yasalardan kaynaklanmadığına değindi. Kolaylı, medya kuruluşlarının başka alanlarda faaliyet gösteren holdinglerin bünyesinde bulunmasının da bu durumun ortaya çıkmasında etkili olduğunu söyledi. İsteyen herkesin basın alanında boy gösterebildiğini ifade eden Kolaylı, kişilerin eğitimine bakılmaksızın habercilik yapmalarına müsaade edildiğini sözlerine ekledi. Kolaylı, “Günümüzde basın sektöründe yaşanan bu problemlerin nedeni bu kuralsızlıktır. Sadece okuma yazma bilinmesi, gazetecilik yapmak için yeterli! Gerçek gazetecilik bilgi ve eğitim gerektirmesine karşın, bu alan isteyen herkesin kuralsızca görev yapabileceği bir iş konumundadır.” ifadelerini kullandı. Bu durumun, gazeteciliğin bir şantaj aracı olarak ortaya çıkmasına neden olduğunu belirten Kolaylı, meslekin kaybolan itibarının yeniden kazanılması için acil olarak yasal düzenlemeler yapılması gerektiğini söyledi.

Doğu Anadolu Gazeteciler Federasyon Başkanı Feridun Fazıl Özsoy da Türkiye’de Basın Özgürlüğü konulu bir konuşma yaptı. Konya Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Sefa Özdemir, Türkiye Spor Yazarları Derneği ve Gazeteciler Konfederasyonu Genel Sekreteri Ergun Ata, Foto Muhabiri Bünyamin Aygün de farklı konularda bilgiler verdi. Program sonunda katılımcılara plaket takdim edildi. Programa İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Bilal Arık ve Antalya Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Mevlüt Yeni de katıldı.