Alman Vakıfları Uyum ve Göç Bilirkişi Konseyi’nin (SVR) yıllık raporuna göre, Almanya ‘en çok rağbet gören göç ülkesi’ olarak Kanada, İsveç ve ABD ile ön sıralarda yerini aldı.

SVR’e göre Almanya kalifiye göç çekme konusunda örnek olarak gösterilen Kanada gibi ülkelere rakip olabilecek, hatta bir çok alanda geçebilecek durumda. Ancak ülke nüfusunun gelişimi göz önünde bulundurulursa halihazırdaki durum yetersiz kalıyor. Raporu hazırlayan uzmanlar, Almanya’da yüksek eğitimini tamamlayan yabancı öğrencilerin ülkede kalmaları için cazip şartlar oluşturulmasını talep etti.

Özellikle aile birleşimi konusunun gözden geçirilmesini ve düzeltmeler yapılmasını öneren uzmanlar, Almanca şartının göçe mani olmaması gerektiğini vurguladı. SVR raporuna göre Almanya’nın ülke dışında reklamı daha fazla yapılmalı. Diğer eksiklikler arasında Avrupa istihdam piyasasında pazarlama eksikliği, göç politikalarının ve 'Mavi Kart'ın kabul görmemesi gibi sorunlar sıralandı. Ekonomi gelişmekte, ama nüfusu erimekte olan ülkeler göç çekmek için yarışa girdiğine dikkat çekilen raporda, Almanya’nın kendini Avrupa Birliği (AB) dışında da ‘göç ülkesi’ olarak tanıtması gerektiği vurgulandı.

Bilindiği gibi Almanya’da özellikle kalifiye göç çekebilmek için yeni bir Göç Yasası’na ihtiyaç duyulup duyulmadığı tartışılıyor. Büyük Koalisyon ortağı Sosyal Demokrat Parti (SPD) ve muhalefetteki Yeşiller Partisi yeni yasa talep ederken, Hıristiyan Demokrat Birlik (CDU) partili Federal İçişleri Bakanı Thomas de Maiziere başta olmak üzere çok sayıda Birlik partililer bu düşünceye olumsuz bakıyor.