Adana Akademik Meslek Odaları Birliği (ADAMOB) dönem sözcüsü Adana Tabip Odası Genel Sekreteri Dr. Hakan Şen, anız yakılmasının toprağa fakirleştirdiğini belirterek, her anız yangınında bir gram topraktaki 1.5 milyar canlının öldüğünü söyledi.

Adana Tabip Odası, Adana Eczacı Odası, Adana Diş Hekimleri Odası, Adana Veteriner Hekimleri Odası, ve Adana Barosu’nun birlikteliğiyle oluşan ADAMOB üyeleri Tabip Odası’nda bir araya gelerek çevre ve insan sağlığını olumsuz etkileyen anız yangınlarının zararları hakkında bilgi verdi. ADAMOB dönem sözcüsü Adana Tabip Odası Genel Sekreteri Dr. Hakan Şen, özellikle toprak işlemeyi kolaylaştırma, böcek ve diğer zararlıları yok edip bitki hastalıklarını önleme, toprak verimini artırma, yakıt tasarrufu etmek gerekçeleri ile hasat sonunda tarlada kalan ürün artıklarının, yani anızların yakıldığının görüldüğünü hatırlattı. Yakılan anız toprağı besleyen bütün besinleri içinde bulunduran kısmının yakıldığını anlatan Dr. Şen, 1 gram toprakta 1 milyar bakteri, 200 milyon mantar ve 1.5 milyarın üzerinde bulunan canlıların yakıldığını bu sebeple de toprakların fakirleştiğini vurguladı.

Anızların yakılmaya başladığı günlerde Adana Valilik Hava Kalitesi Ölçüm İstasyonunda verilere bakıldığında, 4-5-6-7 Eylül tarihlerindeki hava kirliliği parametrelerinden partikül madde toleranslı limit değeri miktarının yönetmelikte belirtilen 90 mikrogram/m3 değerinden fazla olduğunun görüldüğünü belirten ADAMOB dönem sözcüsü Adana Tabip Odası Genel Sekreteri Dr. Hakan Şen, “4-5-6 Eylül tarihlerindeki partikül madde miktarı sırasıyla 93-103-171 mikrogram/m3 ve 7 Eylül'de bu kirliliğe Suriye üzerinden meteorolojik koşullarla toz taşınımı eklenmiş, partikül madde miktarı 1036 mikrogram/m3 olarak gerçekleşmiştir. 7 Eylül günü ilimiz adeta toz solumuştur.” dedi.

"ANIZ YAKAN ÜRETİCİ, BİR SONRAKİ YIL DAHA FAZLA PARA HARCIYOR"

Yakılan anız ile komşu tarlalardaki henüz hasat edilmemiş ürünlere, meyve ve bahçelere de zarar verildiğini ifade eden Dr. Şen, “Anız yangınları; ürünün biçilmesi sırasında yere düşen ürün tanelerini yakmakta dolayısı ile bu ekosistemde yer alan hayvanların bu besinlerden mahrum kalmalarına yol açmaktadır. Anız ateşi sonucu ahşap telefon direkleri de yanmaktadır. Ülkemiz için maddi ve manevi kayıplara neden olan anız yakma, kaybolan doğal kaynaklarla birlikte peyzaj yönünden de kötü görüntü sergilemekte ve telafisi mümkün olmayacak zararlar vermektedir. Yakılan ateşle ölen mineraller yüzünden üretici sonraki ürün ekimlerinde daha fazla gübre, zararlılara karşı daha fazla kimyasal ilaç kullanmak zorunda kalıyor. Bu yüzden daha fazla masraf ettiği için anızını yakan, aslında cebindeki parayı da ateşe vermiş oluyor. Bunun arkasına çiftçinin toprağı zayıfladığı, organik madde yandığı için çiftçilerimiz her yıl daha fazla kimyasal gübre kullanmak zorunda kalıyor. Bu nedenle çiftçilerimiz her yıl daha fazla para harcamak zorunda kalıyorlar. Anız yangınları konusunda izleme ve denetleme yetkisine sahip kurumların konu ile ilgili çiftçileri eğitmesi ve denetimlerini artırması gerekmektedir. Denetimlerin ve cezai işlemlerin anızların yakılmaması doğrultusunda uygulanması ve hat safhalara ulaşan doğanın tahribinin önüne geçilmelidir.” diye konuştu.