Daha önce kaçırılarak öldürülesiye
dövülüp köprü altına atılan Öksüz'ün, bir yıl önce de ”˜siz zarar
görmeyin' diyerek çocuklarını memlekete gönderdiği ortaya çıktı. Aile,
şüpheli gördüğü ölümle ilgili hukuki mücadeleye hazırlanıyor.
Zaman'ın haberine göre, ASELSAN mühendisi Hakan Öksüz'ün geçtiğimiz günlerde Ankara'da meydana gelen trafik kazasında hayatını kaybetmesi, yakınları tarafından ”˜şüpheli ölüm' olarak görülüyor. Uzun
süredir ”˜takip ediliyorum' endişesi yaşadığı belirtilen Öksüz'ün eşi ve
çocuğunu 1 yıl önce Kahramanmaraş'a göndermesi, kazanın suikast
olabileceği yönünde kuşkulara yol açtı. Kaza yaptığı yerin evi
ya da işyeri güzergahında olmaması da dikkat çekici. Aynı gün işyerine
gittiği halde işyeri giriş kartı ve kimliğinin üzerinden çıkmaması ise
bir başka soru işareti. Mühendis Öksüz'ün, önceki yıllarda başından
geçenler de şüpheleri artırıyor. Yakınlarının anlattıklarına
göre, ASELSAN mühendislerinin üst üste intihar ettiği 2006-2007
yıllarında Öksüz de ölümden döndü. Keçiören'de bir marketten alışveriş
yaptıktan sonra zorla kaçırılarak öldüresiye dövüldü ve boğazı kesilerek
bir köprü altına atıldı. Sabah saatlerinde temizlik görevlilerinin ölü
sandığı Öksüz, hastaneye kaldırıldı ve uzun süre tedavi gördü.
Geçmişte yaşanan bu olayın da araştırılmadığını düşünen Öksüz'ün ailesi,
şüpheli kazayla ilgili hukuki mücadele başlatmaya hazırlanıyor.
ASELSAN Akyurt Tesisleri'nde görev yapan 42 yaşındaki Hakan Öksüz, 25
Ocak'ta Ankara'da geçirdiği trafik kazası sonrası hayatını kaybetmişti.
ODTÜ Elektrik Elektronik Mühendisliği Bölümü'nden dereceyle mezun olan
ve yaklaşık 15 yıldan bu yana da ASELSAN'da önemli projelerde görev alan
Öksüz'ün eşi ve çocuğunu 1 yıl önce Kahramanmaraş'a göndermesi, kazanın
suikast olabileceği yönündeki şüpheleri artırdı. Ailesi ve
yakın çevresinden alınan bilgilere göre, mühendis Öksüz, takip
edildiğini düşünüyordu. Zaman zaman geldiği memleketinde ailesine, “Bana
zarar verecekler. Siz zarar görmeyin. Psikolojik baskı altındayım.”
diyordu. Eşini ASELSAN'da çalıştığını kimseye söylememesi yönünde
tembihlediği, sitedeki güvenlik görevlisinin bile Öksüz'ün işiyle ilgili
herhangi bir bilgi sahibi olmadığı belirtiliyor. Yaşadığı
sıkıntılardan sonra ailesini Ankara'dan uzak tutmaya gayret ettiği
söylenen Öksüz'ün, 3. çocuğunun doğumundan sonra 6 ay boyunca
Kahramanmaraş'ta yaşadığı vurgulanıyor.
AİLESİ, YARGIYA GİDİYOR
Mühendisin kendisini ölüme götüren trafik kazası öncesinde yaşadığı olaylar da soru işaretleriyle dolu. Kaza
öncesi 10 gün boyunca ailesiyle görüşmediği öğrenilen Öksüz'ün kazanın
yaşandığı gün ASELSAN'a uğradığı ve imza atıp çıktığı kaydediliyor.
Ancak, kazadan sonra üzerinde şirkete giriş kartı ile kimliğinin
bulunmaması, kaza yerinin de şirket ile evinin güzergahında olmaması
şüphelere yol açıyor. Öksüz'ün yakınları, kaza ve öncesinde yaşananlarla ilgili hukuki mücadele başlatacaklarını söylüyor.
Mühendis Hakan Öksüz'ün, önceki yıllarda başından geçenler de kazanın derinlemesine araştırılması gerektiğini ortaya koyuyor. Yakınlarının anlattıklarına göre, ASELSAN mühendislerinin üst üste intihar ettiği 2006-2007 yıllarında Öksüz de ölümden döndü. Ankara Keçiören'de bir marketten alışveriş yaptıktan sonra önü, kimliği belirsiz kişiler tarafından kesilen Öksüz, zorla bir araca bindirildi. Banka kartları gasp edilerek zorla şifresi alındı. Kimliği belirsiz kişiler, aynı gün Öksüz'ün bütün hesabını kartından nakit para çekerek boşalttı. Boğazı kesilen Öksüz, bir köprü altına atıldı. Sabah saatlerinde temizlik görevlilerinin ölü bir ceset sandığı Öksüz, hastaneye kaldırıldı ve uzun süre tedavi gördü. O dönem olayın üzerinin kapatıldığını düşünen yakınları, polisin de gerekli hassasiyeti göstermediğini, hatta tutulan tutanağa Öksüz'ün ”˜olayı hatırlamadığının' yazıldığını belirtiyor. Bu olaydan sonra psikolojisi bozulan Öksüz'ün çalıştığı uluslararası güvenlik projelerinden alınarak daha alt birimlerde görevlendirildiği vurgulanıyor.
2006 ve 2007 yılında peş peşe gelen şüpheli ölümlerin ilkinde ASELSAN mühendisi Hüseyin Başbilen hayatını kaybetti. F16 uçaklarının yazılımı ve milli tank projesi üzerinde çalıştığı belirtilen Başbilen, 7 Ağustos 2006'da boğazı ve bileği kesilmiş olarak aracının içinde bulundu. Başbilen'den sonra aynı yerde çalışan mühendis Halim Ünal 17 Ocak 2007'de kafasına isabet eden tek kurşunla öldü. Bundan dokuz gün sonra da 26 yaşındaki genç mühendis Evrim Yançeken, oturduğu binada altıncı kattan düşerek can verdi.
Zaman