Futbol dünyasının "Asker Bülent"i olarak tanınan Bülent Uygun’un kızı Almina Tude Uygun, diyabet hastalığından ameliyatla kurtuldu. Ameliyat sayesinde kan şekeri 500’den 100’e düşen Almina, altı ay içinde yaklaşık 25 kilo verdi.

Henüz 12 yaşındayken böbrek ağrısı ve aşırı susama şikâyetiyle doktora başvuran Almina’ya, tip 2 diyabet teşhisi koyuldu. Yaklaşık altı yıl bu hastalıkla yaşadı, zaman zaman bir hafta içinde iki kez şeker komasına girdiği oldu. Bir yandan diyabetle uğraşırken diğer yandan da açlık hissini yatıştıramadığı için aşırı kilo aldı. Ünlü futbolcu Uygun, işi sebebiyle kızından ayrı kaldığı dönemlerde onun için çok endişeleniyordu. Almina yine bir şeker komasına girip hastaneye kaldırıldığı gün babası, "Seni bu halde görmeye dayanamıyorum." deyince bu işi ameliyatla çözmeye karar verdiler.

Yaptıkları araştırma sonucunda, İzmir’de Doç. Dr. Haluk Ünalp’a başvuran ve “sadi-s” ameliyatı olan Almina’nın, daha önce 500 civarında olan şekeri, üçüncü gün normale döndü, takiplerde de bir daha yükselmediği görüldü. Ameliyattan önce 90 kilo olan Almina, 65 kiloya düştü. Görenlerin tanıyamadığı Almina Tude Uygun, duygularını şöyle ifade etti: “Çok küçük yaşlarda hem diyabet hem de obeziteyle tanıştım. Diyabet zaten başlıbaşına zor bir hastalık. Küçük yaşlardan itibaren kendime insülin iğnesi vurdum. İnsanlar, bu iğne olayını kimi zaman çok yadırgadı. Tuhaf bir şey yapıyormuşum gibi karşıladıklarında, bundan etkilenip tedavimi aksattığım oldu. Ne kadar kendimle barışık da olsam, genç bir kız olarak insanların rahatsız edici bakışlarına, yakınlarımın iğneleyici sözlerine maruz kalmak benim için zordu. Şimdi ise insanların, ‘Ne kadar hoş bir kız.’ diye bakması gururumu okşuyor. Her şeyden önce sağlığıma kavuştum. Bana çok düşkün olan babam, şu an Katar’da Ummsalal takımında teknik direktörlük yaptığı için ayrıyız ama aklı bende kalmıyor. En çok buna seviniyorum.”

Almina’nın midesi, genel cerrahi uzmanı Doç. Dr. Ünalp tarafından, “sadi-s” denen bir ameliyatla küçültüldü ve ardından onikiparmak bağırsağı kapatılarak, mide çıkışıyla ince bağırsağın daha ileri kısmı birleştirildi. Bu ameliyatın, tip 2 diyabet hastaları için en ideal yöntemlerden biri olduğunu söyleyen Ünalp, şu bilgileri verdi: “Bu yöntem obezite ve diyabeti ortadan kaldıran, kapalı teknikle uygulanabildiği için son derece konforlu ve riski düşük bir operasyondur. Bir yandan obezite için mide küçültülürken diyabet için de mideden sonraki karbonhidrat emiliminin yoğunlukta olduğu ince bağırsak kısmı bypass ediliyor ve pankreasın yükü azaltılıyor. Böylece hasta, ameliyattan çıktığında tip 2 diyabet hastalığından kurtulmuş oluyor. Üç ay içinde normal kiloya iniyor, yani bir taşla iki kuş vurmuş oluyoruz. Kapalı yöntemle olduğu için ameliyat izi ve enfeksiyon riski olmuyor. Ameliyattan dört beş gün sonra normal hayatına dönebiliyor.”