NASA Astronotu Michael J. Foreman, Uzay Kampı Türkiye’nin 28 Haziran - 4 Temmuz haftasında düzenlenen 'E-Pal haftası'na katılarak uzayla ilgili deneyimlerini öğrencilerle paylaştı. Astronot Foreman, “Uzaydayken dünyayı sınırları olmadan herşeyi bir arada görüyor olmak beni en çok etkileyen görüntü oldu. Çok narin, kırılgan bir gezegende yaşadığımızı farkettim. Aslına bakarsanız dünya da bizim evrendeki uzay gemimiz.” dedi.

2008 ve 2009 yıllarında 32 saat 19 dakikası 'Uzay yürüyüşü' olmak üzere yaklaşık 638 saat uzay uçuşu yapan Astronot Foreman, Uzay Kampı Türkiye'de öğrencilerle buluşarak astronot olma yolunda neler yaşadıklarını ve uzay deneyimlerini paylaştı. Türkiye’nin yanı sıra ABD, Slovenya, Polonya, Kanada ve Bulgaristan’dan gelen yaklaşık 160 kişilik grupla buluşan Foreman, astronot olmak için NASA’ya 8 kere başvuru yaptığını ve kabul edilinceye kadar yıllarca beklediğini anlatarak, “Reddedildiğimde uzaya gitme hayalimden asla vazgeçmedim ve denemeye devam ettim” dedi. Foreman konuşmasında öğrencilere seslenerek “Büyük hayaller kurun ve yaşamınız boyunca kendinize hedefler koyun. Fakat unutmayın ki her hedefinize ilk seferinde ulaşıyorsanız belki de yeterince yüksek hedefler belirlemiyorsunuzdur. Hedeflerinize ulaşmak için her gün bir şeyler yapın. Hiçbir hayalinizden vazgeçmeyin.” mesajını verdi.

​Astronot Foreman, E-Pal Haftası olarak bilinen özel programda yaptığı sunum öncesinde, 2000 yılında ESBAŞ girişimi olarak kurulan Uzay Kampı Türkiye’nin 15’inci yıldönümü dolayısıyla hazırlanan kutlamaya katılarak, hazırlanan pastayı ESBAŞ Yönetim Kurulu Başkanı Mary Tuncer, ESBAŞ Yürütme Kurulu Başkanı Faruk Güler ve Uzay Kampı Türkiye Direktörü Scott Woodham ile birlikte kesti. Gazetecilerin sorularını cevaplayan Astronot Foreman, çocuklarla böyle bir ortamda olmaktan mutlu olduğunu ifade etti.

NASA'nın canlı yayınında ekranlara yansıyan görüntülerin ardından yayını kesmesi ile ilgili soruya cevap veren Foreman, “Uzaya gittiğinizde dünyadaki konumunuzda göktaşlarının atmosferde yanması olayını başınızı yukarı kaldırdığınızda yukarda görürsünüz. Ama uzay istasyonundayken bu olaylar aşağıda oluyor. Dünya atmosferine giren gök taşları atmosferde yanarak parçalanıp ışık saçıyorlar siz aşağı bakarken görüyorsunuz. Dolayısıyla NASA'dan yapılan canlı yayın görüntülerinde dünya atmosferine giren yanarak parçalanan küçük taşçıklar olduğunu düşünüyorum. NASA'nın hemen yayını kesiyor olması medyanın bu olayı daha da çok parlatmasına sebep oluyor.” dedi.

Astronot Foreman, 'Tanımsız bir cisim gördünüz mü?' sorusuna şöyle cevap verdi: “Kendi görevimde böyle bir durumla karşılaşmadım. Dünyanın dışında başka gezegenlerde yaşam olsaydı bunu şu an bilir olurduk. Her ne kadar gezegenlerde yaşam olduğunu bilmesek de yani bilimsel olarak sonuca varmasak da mikroskobik canlılarla karşılaşabileceğimizi düşünüyorum.”

'DÜNYA BİZİM EVRENDEKİ UZAY GEMİMİZ'

Uzay hatıraları sorulan Astronot Foreman şöyle konuştu: “Tüm hatıralar aklıma kazındı uzaydayken. Dünyanın masmavi görüntüsü, sınırları olmadan herşeyi bir ararada görüyor olmak beni en çok etkileyen görüntü o oldu. Çok narin, kırılgan bir gezegende yaşadığımızı farkettim. Aslına bakarsanız dünya da bizim evrendeki uzay gemimiz. Biz evrende yolculuğumuzda o dünyayı uzay gemisi olarak kullanıp yolculuğumuzu yapıyoruz. Tek farkı etrafta nefes alabileceğimiz atmosferin olması. Dünyayı korumamız gerektiğinin daha çok farkına vardım.”

NASA’nın Johnson ve Kennedy Uzay Merkezleri arasındaki irtibatta görev alan, Glenn Araştırma Merkezi’nde de çeşitli görevler üstlenen, STS-123 ve STS-129 görevlerinde uzaya giden Michael Foreman, 5-11 Temmuz dönemindeki 6 Günlük Uluslararası Yaz Kampı’na da konuşmacı olarak katılacak.