Herhangi bir gerekçe gösterilmeden ve süre belirtilmeden mühürlenen Bayburt Özel Aba Ortaokulu'nun avukatı Evren Murat Öztekin, "Birilerine yaranmak için her türlü hukuksuzluk yapılmakta." dedi.

Bayburt Özel Aba Ortaokulu'nda Bayburt Belediyesi Zabıta ekipleri tarafından geçici süre ile yapılan mühürleme işleminin iptali için Trabzon Bölge İdare Mahkemesi'ne yürütmeyi durdurma davası açan kurum avukatı Evren Murat Öztekin basın açıklaması yaptı.

Av. Öztekin, şunları kaydetti: "Ülkemiz, tek bir iradenin kendisini tüm değerlerin ve milletin üstünde gören onulmaz bir kin patolojisinin esareti altındadır. Yerel yönetimler bu iradeye yaranabilmek için her türlü hukuksuzluğu uygulamayı kendilerine görev addetmektedirler. Bu, bir vatandaşın kendi ülkesine karşı işleyebileceği en büyük suçlardandır. Bunun adı totalitarizmdir. Bu tespiti dile getiremeyen herkes bu suça ortaktır. Kendi yurttaşlarını yok etmek, gerek maddi gerekse manevi olarak ortadan kaldırmak amacı güden bir devlet yaklaşımı, bu kararı veren ve bunu uygulamak için can atan herkes için bir utanç kaynağı olmalı iken tam aksine bir övünç kaynağı halini almıştır.

Şu halde, siyasal iktidara muhalif olanlar için can ve mal güvenliğinin kalmadığı acı bir gerçek olarak karşımızdadır. Ya bana biat edecek ya da yok olacaksın anlayışı yıllardır en acımasız tekniklerle uygulanmaktadır. Bunun dışındaki tüm açıklamalar yalan ve riyadır. Ülkemiz terörün en korkunç ve karanlık yanı ile yüz yüze iken, her gün yüreklerimizi dağlayan, bizleri gözyaşlarına boğan şehit haberleri ile sarsılırken, kolluk kuvvetlerimizi, devlet görevlilerimizi intikam operasyonları için kullanmak, devletin asli görevlerini terkettiği anlamına gelmektedir.

Kendilerini iktidara taşıyan Anayasamız fiilen ortadan kaldırılmıştır. Totaliter emellerini uygulamak için paravan olarak kullandıkları yasalar artık sadece iktidarlarının devamını sağlamayı temin eden unsurlardır. Muhalif olanların temel hak ve özgürlükleri yoktur. Korku ve baskı temel yönetim biçimi haline getirilmiştir. Bu portre içerisinde nefes almak dahi bir lüks sayılmalıdır. Çünkü hukuk soluduğumuz hava gibidir, ancak kaybedildiğinde değeri anlaşılır. Bir gün siyasal iktidarın da hukuka ihtiyacı olacağı kuşkusuzdur. Ve o gün hukuka inancını hiçbir zaman kaybetmemiş olan bizler, siyasal iktidarı teşkil edenlerin bir gün ihtiyaç duymaları kaçınılmaz olan hukuksal desteği vermekten geri durmayacak, rövanş refleksinin körlüğüne kapılmayacağız.

Okulumuza yapılan bu insafsızlığa karşı tarafımızca hukuki süreç başlatılmış olup tüm yasal yollar sonuna kadar zorlanacaktır. Yalnız idari yargı yolları kullanılmayacak, ayrıca sorumluluğu bulunanlar hakkında cezai işlem yapılmasını teminen suç duyurusunda da bulunulacaktır. Okulumuzun uğrayacağı zararların tazmini için devlet sorumluluğu çerçevesinde tazminat hukukunun tüm ilkeleri işletilecektir. Bu tür haksızlıklar tarafımızda yılgınlık değil, direnç yaratmaktadır."