Elazığ Barosu avukatlarından Levent Çeşme, Silivri Cezaevi'nde tutuklu bulunan Hidayet Karaca ve polisler hakkında dün gece çıkan tahliye kararı ve sonrasında yaşanan süreç hakkında, "Hukuk tarihi böyle bir rezalete şahit olmamıştır." dedi.

Avukat Levent Çeşme, yaptığı açıklamada, sulh ceza hakimliklerinin bir proje olduğunu belirterek, "Öncelikle şunu belirtmek istiyorum; sulh ceza hakimlikleri, iktidar tarafından bu hassas dönemde hukuku askıya almak için getirilen bir projedir. Hidayet Karaca’nın ve 22 Temmuz'dan bu yana hiçbir hukuki gerekçe gösterilmeden içeride tutulan polisler hakkında iddianame düzenlenememiş ve tutukluluklarının devamını gerektirecek delil ve olgulara rastlanmadığı gibi, sosyal statüleri tutukluluklarının devamını gerektirecek bir neden de ortaya koyulamamaktadır. İstanbul 32. Asliye Ceza Mahkemesi hakimi, manifesto niteliğinde bir karar ile tutukluların tahliyesine karar verdi. Ancak tahliye kararı İstanbul Başsavcılığı tarafından, hiçbir hukuki gerekçeye dayanmadan uygulamaya konulmamıştır. Hukuk tarihi böyle bir rezalete şahit olmamıştır. Verilen tahliye kararı kesin olup biran önce uygulanmalıdır.” dedi.

"BAŞSAVCILIK SUÇ İŞLEMEKTEDİR"

Tahliye kararı verilen insanların özgürlüklerinin daha fazla kısıtlanmaması gerektiğini belirten Çeşme, ”10. Sulh Ceza Hakimliği, bir üst mahkeme olan 32. Asliye Ceza Mahkemesi'nin kararını ortadan kaldırarak bir hukuki rezalete imza atmıştır. Bu tahliye kararları Türk milleti adına verilmiştir. Bu kararlar Türk hukukunun namusudur. Ayaklar altına alınamaz. Bu karara sahip çıkmak Türk hukukçularının boynunun borcudur. Kararı uygulamayan İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, T.C.K’nın ilgili maddelerine göre suç işlemektedir.” ifadelerini kullandı.