Samanyolu Yayın Grubu Başkanı Hidayet Karaca'nın serbest bırakılmasına rağmen mahkeme kararının uygulanmaması Anayasa Mahkemesi’ne (AYM) taşındı. Müvekkilinin rehin tutulduğunu belirterek, AYM'ye başvuruda bulunan Karaca'nın Avukatı Fikret Duran, "Şimdiye kadar Hidayet Karaca tutuklu statüsündeyken, cumartesi gününden itibaren rehin statüsüne geçmiştir. Hidayet Karaca tutsaktır.” dedi.

Avukat Duran, başvuru sonrasında gazetecilere açıklamalarda bulundu. Bir takım siyasi aktörlerin, bu soruşturmanın arkasında olduklarını açıkça söylemekten geri durmadıklarını ifade eden Duran, şöyle devam etti: “Hidayet Karaca, terör örgütü yöneticiliği suçlaması RTÜK tarafından incelenip, herhangi bir cezaya gerek görülmemiş, savcılık tarafından takipsizlik kararı verilmiş, 4 sene önce bir dizide geçen birkaç cümlede geçen replik. Bunun dışında herhangi bir delil yok. Karaca’nın tutukluluğuna zaman zaman itiraz ettik. Fakat sulh ceza hakimleri bizim tüm itirazlarımızı, dilekçelerimizi incelemeden reddettiler. Bunun üzerine biz tarafsızlık ve bağımsızlıklarını kaybetmiş bu hakimleri reddetmeye başladık. Reddi hakim dilekçesi sunduk. Asliye ceza hakimleri dosyayı ağır ceza mahkemesine gönderdi. En son şubat ayında 9. Ağır Ceza Mahkemesi, İstanbul Başsavcılığı’nın da görüşünü alarak asliye ceza mahkemelerinin bu konuda yetkili olduklarına dair karar vermiştir. Bu karardan sonra geçtiğimiz haftalarda biz, asliye ceza mahkemesine reddi hakim ve tahliye dilekçelerimizi sunduk. 29. Asliye Ceza Mahkemesi, başka bir asliye ceza hakimini görevlendirdi. O hakim de tahliyeye karar verdi.”

Tahliye kararı verildikten sonra cumhuriyet savcılığının, şubat ayında 'Asliye ceza mahkemeleri bu konuda yetkilidir' görüşünü bir kenara bırakarak tam tersi söyleme girdiğine işaret eden Duran, "Cumartesi gününden itibaren savcılık Hidayet Karaca’nın tahliyesini gerçekleştirmemektedir. Şimdiye kadar Hidayet Karaca tutuklu statüsündeyken, cumartesi gününden itibaren rehin statüsüne geçmiştir. Hidayet Karaca tutsaktır. İçtüzük, AYM ve AİHM içtihatları çerçevesinde geçerli bir tahliye kararı varken, başka bir tutuklama kararı yok iken Hidayet Karaca’nın serbest bırakılmaması, tutsak olmasını AYM’ye taşıdık. AYM, içtüzüğe göre maddi ve manevi bütünlüğe yönelik ihlalleri öncelikle ve ivedilikle görüşecektir. Biz AYM’nin başvurumuzu ivedilikle görüşüp, birkaç gün içerisinde sonuçlandırmasını umuyoruz.” şeklinde konuştu.

"MAKUL SÜREDE SONUÇLANDIRILMAZSA AİHM’YE TAŞIYACAĞIZ"

Dosyada makul sürenin 4-5 gün olacağını kaydeden Avukat Duran, şayet AYM, dosyayı makul sürede sonuçlandırmazsa AİHM’ye bu ihlali taşıyacaklarını ifade etti. Duran, şunları ifade etti: "AİHM’nin geçmişte verdiği kararlar açık ve seçiktir. AİHM, bir başvuruda 11 saatlik gecikmeyi ihlal olarak tespit etmiştir. Karaca, 5 gündür tahliye edilmesine rağmen rehin olarak tutulmaktadır. Bu rehin durumunun AİHM önünde mahkum edileceğine dair hiçbir tereddüdümüz bulunmamaktadır. İvedi şekilde görüşülmesi lazım. Mümkünse bugün, bugün olmazsa en geç pazartesi günü, bir an önce karar verilmesi lazım. Bir an önce bu ihlalin, mağduriyetin giderilmesi lazım. Anayasa’nın 19. Maddesi keyfi olarak özgürlük kısıtlamalarını tutuklamalara karşı kişiye güvenlik sağlayan bir maddedir. Karaca’nın tahliye kararına rağmen bırakılmaması bu mağduriyeti katlamaktadır. Biz sonuna kadar bu hukuk mücadelesini vereceğiz. Sadece Hidayet Karaca’nın hukuk mücadelesi değildir. Giderek yaygınlaşan hukuksuzluklardan korunmak için gelecek nesilleri korumak için verdiğimiz bir mücadeledir bu. Hiçbir maddi ve manevi tazminat bu mağduriyeti gideremez. AYM, tazminat ödenir, şikayet edilir cezası bulunur gerekçesiyle bu kararı ötelemesi kabul edilemez. Hidayet Karaca’nın mağduriyeti ancak tahliye ile giderilebilir. AYM, mahkemeleri bağlayacak şekilde ihlali tespit edip, tahliye içeren yazısını ilgili kurumlara derhal göndermelidir.” izahında bulundu.