Aydın Tabip Odası Başkanı Metin Aydın, nükleer santrale karşı olduklarını söyledi. Dünyadaki nükleer santrallerde meydana gelen kazalar dikkate alındığında, Akkuyu ve Sinop’taki toplam sekiz reaktör bitince Türkiye'de nükleer kaza olma ihtimalinin sekiz kat daha artacağını iddia eden Aydın, bu riske girenlerin sağlıkçıların görüşünü almadığını ifda etti.

Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu'nun tavsiyelerinin kamuoyundan saklandığını ileri süren Oda Başkanı Aydın, şunları kaydetti: “Tıpkı 1950'li yıllarda Söke Kisir Mahallesi Beşparmak Dağları'nda açılan uranyum maden kuyularının üstünkörü kapatıldığı ve bugün normalin 486 katı fazla radyasyon yaydığı, Kisir Mahallesi’nde her on kişiden bir tanesinin kanser olduğunu sakladıkları gibi. Yine Manisa Köprübaşı'nda işletilen ve şu an üstünkörü kapatılan, halen etrafa normalin 143 katı fazla radyasyon yaydığı gerçeğini sakladıkları gibi. Oysa gerçek olan tek şey, 2010-2013 yılları arasında Türkiye'de kanser vakaları yüzde 18 artarken Aydın'da yüzde 42, Manisa'da yüzde 43 arttığıdır. Türkiye'ye nükleer santral yapımı kararı Türk Tabipleri Birliği, halk sağlığı uzmanları, nükleer tehlikeye karşı sağlıkçılar ve kamuoyuna rağmen alınmış siyasi bir karar olmakla birlikte yürürlükteki seçim yasalarına göre oy kullanma yaşında olmayan ve/veya nükleer santrala karşı olan 2011 Türkiye nüfusunun yüzde 63,9’u hiçe sayılmıştır. Ne yazık ki bizi yönetenler, algı operasyonu yaparak bu ayıplı yatırımı topluma kabul ettirebilmek için çocuklarımızı nükleer santral tanıtım reklamlarında kullanmaktan bile çekinmemişlerdir. Bunun vebali, karara 'evet' oyu için parmak kaldıranlarındır. Halen ÇED raporunun yürütmeyi durdurma ve iptal kararı sonucu kesinleşmemişken 14 Nisan’da yapılan Akkuyu Nükleer Santrali projesi temel atma töreninin hukuki temeli yoktur. Dünyada uygulaması olmadığı için tasarımı hâlâ bilinmeyen ayıplı bir nükleer santralin, ayıplı yatırım kararının ayıplı bir uygulamasıdır. Aydın Tabip Odası olarak, halkımızın sağlığından kaygılı olduğumuzu bir kez daha kamuoyuyla paylaşıyor, ilgilileri kararlarından vazgeçmeye çağırıyoruz.”