Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Petrol Ofisi ve Doğan Şirketler Grubu’nun kamu ihalelerinden yasaklanmasının bugünle alakalı bir mesele olmadığını, bugünün tartışmalarıyla bağ kuranların 2009 yılından bu yana olanları inkar etmek durumunda kalacaklarını bunun da çok doğru bir yaklaşım olmayacağını söyledi.

Bakan Taner Yıldız, 'Hamitabat Doğalgaz Çevrim Santrali Yeni Yatırımı Kredi Sözleşmesi İmza ve Temel Atma Töreni'ne katıldı. Burada yaptığı konuşmada, son bir haftada Enerji Bakanlığı'nın çeşitli illerde yapmış olduğu açılışların tutarının 2.1 milyar doları geçtiği belirten Yıldız, şunları kaydetti: "Bunların içerisinde doğalgaz santrali yoktu bugün de bu törenle doğalgaz santrali de içine katılmış oldu. Burada 520 milyon avroluk takribi 650 milyon dolar da buradan desek yaklaşık 3 milyar dolarlık bir tören gerçekleştirmiş oluyoruz son 10 gün içerisinde. Amasya ve Sivas’ta biliyorsunuz çöpten elde edilen elektrik santralleri Çanakkale’de kömürden, İzmir Karaburun’da rüzgardan, Torbalı’da güneşten, Aydın Germencik’te jeotermalden, hayvansal atıklardan bugün de burada Hamitabat Santrali 2017’nin ikinci yarısında devreye girecek. Verimi yüksek bir Trakya’nın, özellikle İstanbul’un enerji arz güvenliği ile ilgili konularında çok ciddi bir artısı olacak. Özelleştirme İdare'mizden o zaman 105 milyon dolar alınmıştı ama bugün burada 520 milyon avronun daha üzerinde bir yatırımla bu geliştirilmiş olacak."

DOĞAN ŞİRKETLER GRUBU'NA KAMU İHALE YASAĞI

Bakan Yıldız törenin ardından basın mensuplarının sorularını cevapladı. Danıştay geçtiğimiz günlerde, Enerji Bakanlığı'nın 2009 yılında aldığı ve Aydın Doğan'ın şirketlerinin 1 yıl boyunca kamu ihalelerine girmesini yasaklayan düzenlemeyi hukuka uygun bulması ile ilgili olarak Yıldız, Petrol Ofisi A.Ş. ve Doğan Şirketler Grubu’nun kamu ihalelerine yasaklanması meselesi bugünle alakalı bir mesele olmadığını, kararın bugünlerde verildiğini söyledi.

Yıldız, şöyle konuştu: "2009 yılında Ambarlı Doğalgaz Santrali'ne verilen ikincil yakıtın 5 numaramı olduğu 6 numaramı olduğu ile alakalı bir muvazaa çıkmıştı. Enerji Bakanlığı'mız o zaman bu grubun kamu ihalelerinden yasaklanması ile alakalı kararını açıklamıştı. 4 ay 1 yıllığına bir ihale yasağı gelmişti. Fakat dördüncü ayda firma Petrol Ofisi A.Ş. ve Doğan Şirketler Grubu birincil mahkemelere yaptığı itirazla yürütmeyi durdurma almıştı. Tabi ki biz o yürütmeye durdurmayı uygulamak durumundaydık. Daha sonra esastan karar aldılar. Yani bunun uygulanamayacağı ile alakalı. Biz hukukun verdiği karara uyduk ve ihale yasağını kaldırmıştık. Ama bir yandan temyize götürdük ve temyizde alınan kararla 4-5 yıl sürdü tabi ki bu Danıştay’da alınan kararla bu tekrar onların aldığı karar bozulmuş oldu. Kararı düzeltmeye gittiler biliyorsunuz, Dava Daireleri Genel Kurulu’na gitmiyor o, yine Danıştay’ın ilgili dairesinde 13’üncü dairede yalnızca tetkik hakimi değiştirilerek tekrar görülüyor. Bunun sonucunda Bakanlığı'mız haklı bulundu. O yüzden biz bu kararı uygulamak zorundayız. Ne kadarını uygulayacağız? 1 yıldan o 4 ayı çıkardıktan sonra yaklaşık 240 günlük bir süre kalıyor. 240 günlük süre içerisinde kamu ihalelerine yasaklama kararı dün de Resmi Gazete'de yayımlanmış oldu. Bugünün tartışmalarıyla bağ kuranlar 2009 yılından bu yana olanları inkar etmek durumunda kalırlar bu da çok doğru bir yaklaşım olmaz.’’

BENİM MÜHENDİSLİĞİM ORTADADIR

Enerji Mühendisleri Odası, (EMO) Soma maden kazası sonrası Bakan Yıldız’ın da elektrik mühendisi olmasından dolayı mesleki tutum ve davranışları nedeniyle 6 ay meslekten uzaklaştırma cezası vermişti. Elektrik Mühendisler Odası’nın kendisiyle ilgili verdiği karara ilişkin yargıya yaptığı başvuruya ilişkin bir soru üzerine Bakan Yıldız, şu cevabı verdi: “Ben elektrik elektronik mühendisiyim. Elektrik Mühendisleri Odası siyasi bir kararla benim mühendisliğimi 6 ay boyunca kaldırdığını, geçerli olmadığını söyledi. İstanbul Teknik Üniversitesi’nden zor şartlarda, 80 öncesi şartlarında dahi okuduğum, hak ettiğime inandığım diplomayı 6 aylığına geçersiz saydıklarını söylediler. Bu kararı biz mahkemeye taşıdık. Karar lehimize sonuçlandı. Siz ister Bakan olsun, ister başka bir görevde olsun bir mühendisin mühendisliğini bu tarzda kaldıramazsınız diye. Yalnız Elektrik Mühendisleri Odası bunu uygulayacak mı uygulamayacak mı bilmiyorum. Beni ister uygulasınlar ister uygulamasınlar kendi kredibilitelerini tartışmaya açan bir yapıya girmişlerdir. Benim mühendisliğim ortadadır ama onların oda olma konusu tartışmaya açılmıştır. O yüzden çok da merak etmiyorum uygulayıp uygulamayacaklarını ama mahkeme kararını paylaşmak istedim.”