Diyarbakır Barosu, 872 öğrencinin Emniyet tarafından fişlenmesi Milli Eğitim tarafından teşhir edilmesiyle ilgili suç duyurusunda bulundu. Diyarbakır Baro Baştanı Tahir Elçi, yaptığı açıklamada, Diyarbakır'da çocukların fişlenmesi ve aynı çocukların isim ve diğer bilgilerinin bazı kurumların internet sitelerinde teşhir edilmesine ilişkin savcılığına suç duyurusunda bulunduklarını belirtti. Elçi, emniyet ve milli eğitim yetkililerinin görevini kötüye kullandığını belirterek, kamu davası açılmasını talep etti.

Baro Baştanı Elçi tarafından savcılığa verilen dilekçede Diyarbakır Valiliği, emniyet müdürlüğü ile il ve ilçe milli eğitim müdürlükleri hakkında 'Görevi Kötüye Kullanmak'tan dava açılması ve ceza verilmesi istendi. Elçi suç duyurusu dilekçesinde, "Kamuoyuna yansıyan haberlerde 'Diyarbakır’da öğrencilerin polis tarafından fişlenme çalışması geçen yıl Ekim ayında başladı. Kobani olaylarından sonra Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü’nde yapılan toplantıda önemli kararlar alındı. Bu kararlar doğrultusunda çalışma başlatıldı ve öğrenciler fişlenmeye başladı. 17 Kasım 2014 tarihinde gazetecilere açıklamalarda bulunan Diyarbakır Emniyet Müdürü Halis Böğürcü, kamu esenliğinin sağlanmasına ilişkin alınan kararın uygulamaya geçirildiğini belirterek, 226 çocuğun velisi hakkında işlem yapıldığını söyledi. 30 Kasım’da ise polisin aralarında 6, 8, 9 ve 10 yaşındakilerin de olduğu 872 çocuğu fişlediği ortaya çıktı. Diyarbakır Emniyet Müdürlüğünün o dönemde belirlediği öğrencilerin listesini Diyarbakır Milli Eğitim Müdürlüğü’ne gönderdiği ve haklarında işlem yapılmasına istediği ortaya çıktı. Diyarbakır Milli Eğitim Müdürlüğü ise polisin kendisine gönderdiği fişleme listesini okullarının belirlenmesi için ilçe milli eğitim müdürlüklerine gönderdi. Milli Eğitim, suça karışmış, cinsel istismara ve tecavüze uğramış 872 çocuğun listesini bütün kimlik bilgileri ve ev adresleriyle kurumun internet sitesinden yayımladı. Skandal liste herkesin ulaşabileceği şekilde 3 gün boyunca sitede kaldı' bilgisi yer almaktadır" ifadelerini kullandı.

EMNİYET ÇOCUKLARIN İSİMLERİNİ SODES İÇİN İSTEDİĞİNİ BELİRTMİŞ

Çocukların Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü Çocuk Şube Müdürlüğüne geliş nedenlerinin yanı sıra karıştıkları iddia edilen 'tacize uğradı, istismara uğradı' gibi ifadelerin çocukların açık kimliklerinin önüne yazıldığını hatırlatan Elçi, "Bu haberden yaklaşık olarak bir ay önce basına yansıyan benzer haberlere ilişkin Baromuz Çocuk Hakları Merkezi üyeleri tarafından, Valilik Makamına yazılı müracaatta bulunuldu. Aynı anda yapılan sözel görüşme neticesinde çocukların fişlenmesi gibi bir durumun söz konusu olmadığı, Valilik Makamınca Emniyet Müdürlüğünden çocukların isimlerinin SODES kapsamında yapılması planlanan bir proje için istenildiği, bu projenin amacı suça sürüklenen-mağdur-sokakta çalışan veya dilencilik yapan çocukların eğitime ve topluma kazandırılması olduğu üyelerimizle paylaşılmış olup, halen 25.12.2014 tarih ve 2014/3518 Baro Evrak sayı numaralı yazılı müracaatımıza bir cevap verilmemiştir." ifadelerine yer verdi.

'EMNİYET ADLİ KAYIT GİZLİLİĞİNİ İHLAL ETTİ'

Elçi, "Emniyet Müdürlüğünce paylaşılmaması gereken ve adli kayıt gizliliğine uyulmadan, çocuk isimlerinin ad, soyad, TC kimlik numaraları, anne, baba adı, adresleri ve kimi çocukların haklarında başlatılan soruşturmaya konu suç ve kimi çocukların da mağduru olduğu suçun isimleri Milli Eğitim Müdürlüğü ile paylaşılmıştır. Yine zincirleme şekilde; paylaşılmaması gereken bu liste çocukları ifşa edici bir şekilde Bağlar ve Yenişehir İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’nün web sitelerinde yayınlanmıştır. Bildirilen çocuk isimlerinin kamuoyuna açık şekilde yayınlanması davranışının; tüm çocukları ve ailelerini mağdur ettiği gibi, çocukların geleceğini etkileyecek kastı aşan bir davranış olduğu ve ceza kanunu bağlamında 'Görevi Kötüye Kullanma Suçunu’ oluşturduğu oldukça açıktır." bilgisini hatırlattı.

'HEM ANAYASA HEM DE ULUSLARARASI HUKUK İHLAL EDİLDİ'

Zincirleme şekilde Diyarbakır İl Emniyet Müdürlüğü’nün-Bağlar ve Yenişehir İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’nün memurları kanalı ile işlenen bu eylemin Anayasanın 'Özel Hayatın Gizliliği' başlıklı 20. maddesinin ihlal edildiğini vurgulayan Elçi şöyle devam etti: "Suç ve Cezalara İlişkin Esaslar başlıklı 38. maddesi, Ailenin Korunması başlıklı 41. maddesi ihlal edildi. Çocuk Koruma Kanunu’nun 4. maddesinin (l) bendi ‘Çocuklar hakkında yürütülen işlemlerde, yargılama ve kararların yerine getirilmesinde kimliğinin başkaları tarafından belirlenememesine yönelik önlemler alınması’ maddesi, Yine; taraf olarak 1989 yılında imzaladığımız ve Anayasamızın 90. maddesi gereği uygulamak zorunda olduğumuz Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi’nin 40. maddesi; 1. Taraf Devletler, hakkında ceza yasasını ihlal ettiği iddia edilen ya da ihlal ettiği kabul edilen her çocuğun; çocuğun yaşı ve yeniden topluma kazandırılmasının ve toplumda yapıcı rol üstlenmesinin arzu edilir olduğu hususları göz önünde bulundurularak, taşıdığı saygınlık ve değer duygusunu geliştirecek ve başkalarının da insan haklarına ve temel özgürlüklerine saygı duymasını pekiştirecek nitelikte muamele görme hakkını kabul ederler."

Baro Başkanı Elçi suç duyusu dilekçesinin sonuç bölümünde ise şu ifadelere yer verdi: "Yukarıda arz ve izah ettiğimiz nedenler ve Savcılığınızca re’sen gözetilecek hususlarla birlikte, Savcılığınızca yapılacak araştırma-incelemeler sonunda yukarıda yazılı suçta sorumluluğu bulunan Diyarbakır Valiliği Emniyet Müdürlüğü ile il ve İlçe Milli Eğitim Müdürlükleri görevlileri hakkında kamu davası açılması için gerekli işlemlerin yapılmasını arz ve talep ederiz."