Basın Konseyi, Hürriyet gazetesine yapılan saldırıyı kınadı. Açıklamada, “Halkın haber alma hakkı, ifade ve basın özgürlüğünün yerine getirilmesi için çalışan medyaya bu tür saldırıların demokrasilerde asla yeri yoktur.” denildi.

Hürriyet gazetesinin, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın söylemleriyle ilgili haberini beğenmeyen bir grup, gazete binası önüne gelmiş ve saldırıda bulunmuştu.

Basın Konseyi, Hürriyet’e yapılan saldırıyı kınadı. Herkesin eleştiri hakkının bulunduğunu ancak şiddetin bu kapsamda olamayacağı vurgulanan açıklamada şu ifadelere yer verildi: “Hürriyet gazetesinin merkez binasına dün gece, bir haberin veriliş şekline karşı herkesin gözü önünde, 200 kişilik grupça yapılan taşlı-sopalı, kırıcı-dökücü saldırıyı kabul etmek mümkün değildir.

Hukuk dışı tüm eylemlerin dün olduğu gibi bugün de karşısındayız.

Eleştiri hakkı ifade özgürlüğünün vazgeçilmez bir unsurudur ve herkesin eleştirmeye hakkı vardır.

Fakat bu hakkın küfür ve hakaret etme özgürlüğünü içermediği gibi, hele fiili kuvvete başvurma olanağını tanımadığı açıktır. Bu bakımdan, ancak suç işlenmeden, her türlü eleştiri hakkının kutsal olduğuna inanıyoruz.

Ne var ki, devletin en ücra köşelerinde bile önüne geçilmesi gereken yıkıcı eylemlerin bir örneği, dün gece İstanbul kent merkezindeki en büyük medya organının ana binasına gerçekleştirilmiştir.

Bu noktada, basın özgürlüğünü güvence altına almakla yükümlü olan devletin, Anayasamız ve tarafı olduğumuz uluslararası insan hakları antlaşmaları uyarınca, bu tür saldırıları önlemek ve bunu başaramadığı takdirde, ivedilikle sonlandırmak konusunda sorumlu olduğunu hatırlatırız.

Bu tür saldırıları provoke eden veya destekleyen kişilerin de ifade özgürlüğünün sınırlarını aştığını ve devletin haklarında gerekli hukuki yolları işletmekle sorumlu olduğunu duyururuz.

Hürriyet gazetesinin merkez binasına yapılan saldırı karşısında herkes durup düşünmelidir.

Halkın haber alma hakkı, ifade ve basın özgürlüğünün yerine getirilmesi için çalışan medyaya bu tür saldırıların demokrasilerde asla yeri yoktur.

Siyasilerin kışkırtıcı söylemlerden arınarak, halka sağduyu çağrısı yapmalarını istiyoruz.

Faillerin bir an önce yakalanmasını, benzeri saldırıların yaşanmaması için gerekli tüm tedbirlerin alınmasını ve zor günlerden geçen ülkemizde sağduyunun egemen olmasını; barışın, huzurun gelmesini bekliyoruz.”