Cep telefonu bayii işleten bir kişi, rızasını almadığı K.İ. isimli bayan adına birden fazla GSM hattı çıkarttı. Bir süre sonra bilgisi dışında adına abonelik yapıldığını öğrenen K.İ., durumu yargıya taşıdı. 'Özel belgede sahtecilik' suçundan açılan davada hakim karşısına çıkan sanık, beraat etti. Cumhuriyet savcısının temyiz müracaatını değerlendiren Yargıtay 11. Ceza Dairesi, yasaya rağmen cep telefonu bayiiliği yapan sanığın başkası adına belge düzenleyerek hat açtığı gerekçesiyle mahkumiyete çarptırılması gerektiğini belirterek, mahkeme kararını bozdu.

Diyırbakır'da cep telefonu bayiiliği yapan F.İ., K.İ. adına çok sayıda hat çıkardı. Bir süre sonra adresine gelen faturalardan konuyla ilgili bilgi sahibi olan K.İ. isimli bayan, yargıya müracaat etti. Dıyarbakır 8. Asliye Ceza Mahkemesi'nde F.İ. hakkında 'Özel belgede sahtecilik' iddiasıyla dava açıldı. Mahkeme, sanığın beraatine hükmetti. Kararı Cumhuriyet Savcısı temyiz edince devreye giren Yargıtay 11. Ceza airesi, yerel mahkeme kararını bozdu.

Mağdur kadının adına çıkartılan hatların sözleşmelerinin 'alt bayi/satışı yapan bayii' kısımlarında sanığın işlettiği bayinin adı veya kodunun yer aldığının hatırlatıldğı Yargıtay kararında, "Çıkartılan hatlara ilişkin olarak sözleşme ekinde bulunan kimlik fotokopisi üzerinde sanığa ait bayiinin kaşesinin bulunması, sanığın çalıştığı her iki üst bayi yetkilisinin de; kendilerinin sadece aktivasyon işlemini yaptıklarını, abone sözleşmelerini alt bayilerin düzenlediğini beyan ettikleri ortadadır." denildi.

SUÇU SANIK İŞLEMİŞTİR

Suç tarihi itibariyle sanığın temsilcisi olduğu bayiide sorumlu kişi olup suçun sübut bulduğu gözetilmediğine vurgu yapılan kararda şu ifadelere yer verildi: "Sanığın eylemine uyan ilgili yasalarda, 'Kişinin bilgisi ve rızası dışında işletmeci veya adına iş yapan temsilcisi tarafından abonelik tesisi, işlemi veya elektronik kimlik bilgisini haiz cihazların kayıt işlemi yapılamaz ve yaptırılamaz, bu amaçla gerçeğe aykırı evrak düzenlenemez, evrakta değişiklik yapılamaz ve bunlar kullanılamaz' hükmü vardır. 'Gerçeğe aykırı evrak düzenlemek veya değiştirmek suretiyle kişinin bilgi ve rızası dışında tesis edilmiş olan abonelikler kullanılamaz' şeklindeki özel hüküm niteliğinde bulunan 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 56. maddesindeki düzenleme de dikkate alınarak sanığın hukuki durumunun tayin edilmesi yerine yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiş, Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı mahkeme kararının bozulmasına oy birliği ile karar verilmiştir."