Ergenekon davasında 5 firari sanığın yargılandığı davada eski İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Bedrettin Dalan ilk kez hakim karşısına çıktı. Dalan, hakkındaki suçlamaları 'kumpas' ve 'paralel yapı' iddialarıyla savundu. Dalan, "Kaçmadım, Hz Muhammed gibi hicret ettim." Dün görevden alınan hakim ve savcılarla ilgili de konuşan Dalan, "İnşallah devamı gelecek!" dedi.

İstanbul 6. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya 5 sanıktan sadece Bedrettin Dalan katıldı. Dalan ilk kez hakim karşısına çıktı. Kimlik tespiti yapılan Dalan, mühendis olduğunu ve 8 bin 500 lira aylık geliri olduğunu ifade etti. Dalan sesli ve görüntülü kayıt yapılan duruşmada savunmasını yaptı.

Ergenekon davasının uluslararası büyük bir planın küçük bir parçası olduğunu ileri süren Dalan, bu planın tamamını ise Türkiye’de sadece merhum 9. Cumhurbaşkanı Turgut Özal ile kendisinin bildiğini savundu. Söz konusu planın amacının Türklüğü ve İslamiyet’i yok etmek olduğunu söyledi. Mahkeme Başkanı İsmail Hakkı Yolmaz, bu planı sadece Özal ile kendisinin mi bildiğini sordu. Dalan da, “Büyük planın tamamını bilen az. Diğerleri küçük parçalarını biliyor. 30 yıllık bir konu.” cevabını verdi.

Ergenekon davasının gelişi güzel, hukukla alakası olmayan, siyasi bir dava olduğunu bildiği için yurt dışına kaçtığını ifade eden Dalan, “Kaçmadım, gittim, hicret ettim. Hz Muhammed gibi memleketimden ayrılmak zorunda kaldım.” ifadelerini kullandı.

'ERGENEKON, TÜRK MİLLETİNİN KURTULUŞU VE KUTSALIDIR'

Ergenekon’un Türk milletinin kurtuluşu ve kutsalı olduğunu söyleyen Dalan, terör davasına Ergenekon adının verilmesinin kutsala hakaret olduğunu savundu.

Darbe karşıtı olduğunu söyleyen Dalan, ‘paralel yapı’ ve 'kumpas' iddialarıyla kendini savundu. Paralel ile 30 yıldır mücadele ettiğini öne süren Dalan, kendisinin daha önce söylediklerinin bugün kırmızı kitaba girdiğini iddia etti. Türk yargısının çalışmaya başladığını ifade eden Dalan, bundan sonra yargıdan kaçmayacağını belirtti.

(HAKİM VE SAVCILARIN GÖREVDEN ALINMASI) İNŞALLAH DEVAMI GELECEK!

Ergenekon soruşturma ve davalarında görev alan hakim ve savcıları kumpas planında yer almakla itham eden Dalan, “Dün önemli bir kesimi açığa alındı. İnşallah devamı gelecek! Yakalama kararı kaldırıldıktan sonra yurda döndüm. Onların karşısına çıkmam. Tanımıyorum onları. Kumpasın içindeydiler. Türk adaletinin önünden kaçmadım sadece hicret ettim. Türk yargısı çalışmaya başladı geldim.” ifadelerini kullandı.

Dalan savunmasında ilginç iddialarda da bulundu. Hakkındaki soruşturma üzerine bir arkadaşının oğluna, "Hakimlere git malum hoca adına af dile." dediğini öne süren Dalan, “Oğlum beni aradı. Ben de eğer oraya gidersen dönüş biletini yırt. Dönersen de soyadını değiştir dedim. 3-4 yıl önce de o efendinin yakınından biri ‘senin işini çözdüm’ dedi. ‘Benim kızımı senin üniversitenin mütevelli heyetine al, hakkındaki her şeyi çözülür’ dedi. Ben de git hocaefendine söyle, o hakim ve savcılarının bulunduğu ülkeye dönmem' dedim.” iddiasında. Dalan, bu kişilerin kim olduklarını ise söylemedi.

Mahkeme Başkanı, "Üniversiteye aldırmak istemesindeki amaç neydi?” diye sordu. Dalan, “Küçük bir biattı. Biat etmem istendi.” diye konuştu.

Hakkında somut delil bulunmadığını ileri süren Dalan, kırmızı bülten talebinin de 3 kez geri döndüğünü söyledi. Almanya’nın geçici pasaport verdiğini anlatan Dalan, 6.5 yıl bu pasaportla özgürce gezdiğini belirtti.

Yurda dönmesini sağlamak için soruşturmayı yapanların mal varlığına el konulduğunu ileri süren Dalan, savunmasının ilerleyen bölümünde ise bu kez soruşturmayı yapanların aslında Türkiye’ye dönmesini istemediklerini öne sürdü. Dalan, “Amaçları beni hapse atmak değil yollarından çekilmemi sağlamaktı.” iddiasında bulundu.

AVUKATLARINA SORU SORDURMADI

Dalan’ın savunmasının ardından avukatları soru sormak istedi. Ancak Dalan, ‘olmayan şeyin sorusu olmaz’ diyerek avukatlarına soru sordurmadı. Mahkeme heyeti ve savcı da herhangi bir soru yöneltmedi. Mahkeme heyeti, Dalan’ın savunmasında ortaya attığı af isteğinde bulunan ve kızının üniversite heyetine alınması karşılığında Dalan hakkındaki iddiaları halledeceğini söyleyen kişilerin kimler olduğunu da sormadı.

Avukatının tapelerle ilgili ifadeleri üzerine Dalan, Ergenekon sanıklarından emekli Tuğgeneral Levent Ersöz ile konuşmasındaki ifadelerinin darbe içerikli olmadığını savundu. Konuşmalarındaki uyarılarının bugün kırmızı kitaba (Milli Güvenlik Siyaset Belgesi) girdiğini tekrarlayan Dalan, bunun suç olması durumunda MGK’nın da suç işlediğini söyledi.

O zamanki nasihatlerinin etkili olmadığını ifade eden Dalan, ‘Bir musibet bin nasihatten hayırlıdır’ ata sözünü hatırlattı. Dalan, bir musibet sonrası uyarılarının anlaşıldığını söyledi.

ERGENEKON ADININ KULLANILMASININ YASAKLANMASINI İSTEDİ

Dalan’ın avukatları beraat talebinde bulundu. Buna da itiraz eden Dalan, “Beraat talep etmiyorum. Beraat talep edersem bu iddianamenin hukuka uygun olduğunu kabul etmiş olurum.” dedi.

Dalan, dava için Ergenekon adının kullanılmasının yasaklanmasını istedi.

Duruşma savcısı İbrahim Kayapınar, savunması alınmak amacıyla Dalan’ın mal varlığına el konulması kararı verildiğini hatırlatarak bu kararın kaldırılmasını talep etti.

YURT DIŞINA ÇIKIŞ YASAĞI KONULDU

Mahkeme de savunması alındığı için Dalan’ın mal varlığı hakkındaki el koyma kararını kaldırdı. Dalan hakkında yurt dışına çıkış yasağı konuldu. Firari sanıklar Turhan Çömez, Emrah Gönenci ve Saipir Deblevidze’nin yakalanmasının beklenmesini kararlaştıran mahkeme, Ergenekon ana davasının Yargıtay’dan dönmesinin beklenmesine de hükmetti. Duruşma 25 Aralık’a ertelendi.