Yozgat’ın Sorgun ilçesine bağlı Çiğdemli Belediyesi'nde çalışan Abdullah Sarı, 4 aydır maaşını alamadığını, içerdeki maaşını istemeye gittiğinde ise işine son verildiğini iddia etti. 6 yaşında böbrek hastası kızının tedavisinin sürekli Ankara’da yapıldığını anlatan Abdullah Sarı, işinden olmasının en fazla kızını mağdur edeceğini belirtti.

Sorgun ilçesine bağlı Çiğdemli Belediyesi'nde çalışan Abdullah Sarı, 4 aydır maaşını alamadığını, böbrek hastası kızının tedavi masrafları için belediyeden maaşını istemeye gittiğini söyledi. Yaklaşık 4 aydır zor ve sıkıntılı günler yaşadığını belirten Sarı, “Çocuğumun böbrek hastası olduğunu geçen yıl hastaneye götürdüğümüzde öğrendik. Tedaviside burada yapılamadığı için mecburen ayda bir defa Ankara Gazi Üniversitesi Tıp Fakütesi Hastanesi'ne götürmek zorunda kalıyoruz. Çocuğum sürekli su içip idrara çıkması gerektiğinden otobüsle gitme şansımız olmadığı için mecburen özel araç tutup gidiyoruz. Bu da bize pahalıya mal oluyor. Hal böyle olunca ben de belediye başkanımızın yanına kızımın tedavisindeki hastaneden aldığım raporlarla gittim. Çocuğumun kontrolünün olduğunu ve yarın Ankara’ya götürmem gerektiğini anlattım, bana o da tabi git dedi. Ben de başkanım param olmadığı için gidemiyorum, bana yardımcı olun dedikten sonra başkan bey, belediyede para olmadığını ve 7 aydır maaş alamayanların olduğunu ve onların hiçbirisinin sesini çıkarmadığını söyledi.” dedi.

"BELEDİYE 500 LİRA PARA ÖDEDİ, 2 İKİ SONRA İŞTEN ÇIKARDI"

Belediye Hesap İşleri Müdürünün kendisine 500 lira para ödediğini ve iki gün sonra işten çıkarıldığını ifade eden Abdullah Sarı, “Başkan beyle görüştükten sonra çocuğumu Ankara’ya tedaviye götürebilmek için bankaya kredi başvurusunda bulundum. Daha sonra beni Belediye Hesap İşleri Müdürü aradı ve yanına gittim. Bana elden 500 lira para ödedi. Ben de bu parayla çocuğumu Ankara'ya götürdüm. Sonra döndüğümde beni iki gün sonra işten çıkardılar. İşten çıkarılmam üzerinden geçen bir buçuk ay sonra ise içerideki kalan maaşımı ödediler. 6 Ağustos Perşembe günü Ankara’da çocuğumun yine kontrolü var. Oraya gidip kızımın kontrollerini bitirdikten sonra Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’la görüşmeye çalışacağım. Sayın Erdoğan’ı görmek için gerekirse bir hafta Ak Saray'ın önünde yatıp kalkacağım. Belediyede benim gibi çalışıp maaş alamadığı için mağdur olan çok sayıda arkadaşlarımız var. Maaş alamadığım aylarda evimi geçindirmek, çocuğumu hastaneye götürebilmek için cep telefonumu ve kışlık odunlarımızı doğradığımız hızar motorunu satmak zorunda kaldım." şeklinde konuştu.

Çocuğunun tedavisiyle ilgilenen doktorların bu tedavilerle iyileşme şansının olmadığını, tek çarenin böbrek nakli olduğunu söylediklerini aktaran Sarı, "Ben ve eşimin böbreklerinde taş olduğu için böbrek nakli uygun görülmedi. İnşallah uygun bir böbrek çıkar ümidiyle bekliyoruz.” ifadelerini kullandı.

Çiğdemli Belediye Başkanı İsmail Biçer ise konuyla ilgili yaptığı açıklamada, Abdulah Sarı’nın iddialarının gerçeği yansıtmadığını belirterek, gerekli bütün kolaylıkları gösterdiklerini savundu.