Today’s Zaman Genel Yayın Yönetmeni Bülent Keneş’in tutuklanmasına itiraz edildi. İtirazda 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül döneminde bir kişinin bile tutuklanmadığı ‘Cumhurbaşkanına hakaret’ maddesinden Recep Tayyip Erdoğan zamanında çocukların da aralarında bulunduğu 14 kişinin tutuklandığı hatırlatıldı. Türkiye’nin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nde (AİHM) mahkumiyete uğramaması adına Cumhurbaşkanına hakaret maddesinin siyasi ihtiraslara kurban edilmemesi istendi.

Gazeteci Keneş, tweetlerinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a hakaret ettiği gerekçesiyle tutuklanmıştı. Avukatları, Keneş’in tutuklanmasına itiraz etti. Avukat Hasan Günaydın, tutuklama kararını veren İstanbul 7. Sulh Ceza Hakimliğine dilekçe verdi. Kararını gözden geçirmesini istediği hakimden aksi durumda itiraz dilekçesini İstanbul 8. Sulh Ceza Hakimliğine göndermesi istendi.

Keneş hakkındaki süreci özetleyen avukat Günaydın, AKP ile ilişkili olduğu belirtilen Twitter hesaplarından müvekkiline çirkin saldırı yapıldığını belirten avukat Günaydın, bu çirkin saldırıları Cumhurbaşkanının ve Başbakanın dikkatine sunduğunu kaydetti. Müvekkilinin şikayet hakkını kullanmasının hakaret kabul edilerek soruşturmaya konu edilmesinin hukuken kabul edilemeyeceğini vurguladı. Soruşturmaya konu tweetlerden birisinin de CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na ait olduğu hatırlatılan dilekçede, Keneş’in bu tweeti paylaştığı için Cumhurbaşkanı’na hakaretle suçlanmasının hukuken bir skandal olduğu belirtildi.

Dilekçede, “Tutuklama kararında tutuklama tedbirinin ölçülü olduğunu gösteren deliller ve somut olgular gerekçelendirilip açıkça gösterilmemiştir. Bu yönüyle de tutuklama kararı yasaya aykırı bulunmaktadır. Müvekkilimin ‘eylemlerine (tweet atmaya ) devam ettiği’ şeklinde soyut bir gerekçe ile tutuklanması kabul edilemez bir hukuk skandalıdır. Türk Ceza Kanunu’nda ‘tweet atmak’ diye bir suç tipi bulunmamaktadır.” denildi.

Cumhurbaşkanına hakaret suçlamasının son dönemde uygulanış şeklinin AİHM’de Türkiye’nin mahkumiyetine neden olacağı uyarısında bulunulan dilekçede, “11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül döneminde bu suçlamadan bir tek kişi tutuklanmazken 12. Cumhurbaşkanı döneminde henüz bir yıl dolmadan aralarında çocukların da bulunduğu 14 kişi tutuklandı. Dolayısıyla ülkemizin AİHM’de mahkumiyete uğramaması adına TCK 299. Madde siyasi ihtiraslara kurban edilmemelidir.” vurgusu yapıldı.

Keneş’in tutuklanmasına Avrupa Parlamentosu, Türk ve yabancı basın örgütleri, gazeteciler ve siyasilerin tepkilerinin de sıralandığı dilekçede, itirazın kabul edilerek tahliye edilmesi talep edildi. İtirazın yerinde görülmemesi durumunda dosyanın İstanbul 8. Sulh Ceza Hakimliğine gönderilmesi istendi. Avukat, itirazın duruşmalı değerlendirilmesini istedi.

Keneş, tweetlerinde Cumhurbaşkanına hakaret iddiasıyla açılan soruşturma kapsamında Perşembe günü basın savcısı Umut Tepe’ye ifade verdi. Savcının tutuklanma talebiyle İstanbul 4. Sulh Ceza Hakimliğine sevk ettiği Keneş, tutuklamanın ağır olacağı gerekçesiyle adli kontrol uygulanarak serbest bırakıldı. Savcı Tepe, ertesi gün Keneş’in tweet atmaya devam ettiği ve açıklamasında ‘serbest bıraktıklarına pişman edeceğim’ dediği gerekçesiyle serbest bırakılmasına itiraz etti. Bu gerekçeleri yerinde gören aynı mahkeme, aynı gün içinde bu kez tutuklanmak üzere yakalama kararı verdi. Akşam saatlerinde gözaltına alınan Keneş, emniyete götürüldü. Geceyi emniyette geçiren Keneş, Cumartesi sabah saatlerinde adliyeye getirildi. Öğle saatlerine kadar hakimin gelmesini bekleyen Keneş’i nöbetçi İstanbul 7. Sulh Ceza Hakimliği tutukladı.