Bursa Büyükşehir Belediyesi Hayvanat Bahçesi’nin yeni misafirleri geldi. Avrupa Hayvanat Bahçeleri ve Akvaryumlar Birliği’ne (EAZA) tam üye olan hayvanat bahçesinin hayvan popülasyonuna kapibara, tapir ve mara da dahil oldu.

KAPİBARA

Hollanda’nın Gaia Hayvanat Bahçesi’nden 2 erkek 2 dişi olmak üzere 4 kapibara Bursa’ya geldi. Güney Amerika Andeslerin doğusunda Venezüella ve Colombiya civarlarında yaşayan, uzunluğu 1 metrenin üzerinde ve yetişkin insan ağırlığında olan Kapibara dünyanın en büyük kemirgenlerinden. Çok iyi yüzücü olan kapibaraların ömürleri 6-10 yıl. Bu hayvanlar suyun içinde çiftleştiklerinden barınaklarında göletler oluşturuldu.

TAPİR

Almanya’ın Dortmund, Hamburg, Saarbrücken hayvanat bahçelerinden 3 dişi tapir Bursa’ya getirildi. Tapir, domuza benzeyen, burunlarının kavrama özelliği olan ve otlanarak beslenen büyük memelilerden oluşan Tapirus cinsindeki hayvanların ortak adı. Güney ve Orta Amerika ile Güneydoğu Asya’nın cengel ve ormanlık bölgelerinde yaşıyor. Etleri ve derileri için avlanmaları sonucu sayılarını oldukça azalmış ve son zamanlarda doğal yaşam alanlarının önemli ölçüde azalması sonucu da dört tapir türünün de koruma listelerine girmesine neden olmuştur. Yaşam süresi otuz yıl kadardır. Otçul beslenen hayvanlardır. En yakın akrabaları atlar ve gergedanlardır. İyi şartlar altında sağlıklı bir dişi tapir her iki yılda bir yavrulayabilir. Tapirlerin doğal yaşam süresi 25 ile 30 yıl arasında.

MARA

Almanya’nın Hanovver Hayvanat Bahçesi’nden getirildi. Arjantin’in güneyindeki çölleşmiş çalılıklarda, çayır ve fundalık alanlarda yaşarlar. Maralar gün boyunca vakitlerini güneşlenerek geçirir, herhangi bir tehdit durumunda çok hızlı şekilde sıçrayarak kaçabilir. Saatte 45 km hıza ulaşabilir. Ot, fundalık, çimen gibi çeşitli bitkilerle beslenir. Bir başka türler tarafından terkedilmiş oyuklarda barınır ya da sık otların arasında geceler. Tek eşlidir. Eşini bulduktan sonra kendi türünden diğer çiftlerle yaşamı boyunca iletişim kurmaz. 90 günlük gebelik sonunda 2 yavru doğurur. Dişi maralar yavrularına ortak bakar. Yavrularını emzirmek için her gün yuvaya gelen anneler kendi yavrularını kokularından ayırt eder. Her erkek kendi eşini izler ve onu korur. Bu ortak yaşam şekli avcılardan korunma sağlar. Hayvanın barınağı ihtiyaçları gözeterek düzenlendi.