Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Haluk Koç, seçmenin seçim sonuçlarıyla verdiği mesajın sadece CHP’ye yönelik olmadığını ifade ederek “Bu mesaj belirli oy yüzdeleri halinde diğer muhalefet partilerine de verildi. Bu mesajın herkes tarafından siyasi sorumluluk içerisinde değerlendirilmesi gereğinin altını çizdim. Bu mesaj kime gidiyor, kime gitmiyor değerlendirmesi ortada.” dedi.

CHP MYK toplantısı Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında saat 14.00’de başladı. Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Haluk Koç, MYK toplantısı devam ederken gazetecilerin sorularını cevapladı.

‘Açık açık MHP ve HDP’ye hükümeti kurabiliriz diyor musunuz? Meclis Başkanlığı için ne düşünüyorsunuz, adayınız var mıdır? Soruşturma konusunun kovuşturulması tekrar gündeme gelir mi?’ sorusu üzerine Koç, “Bu mesaj tek CHP’ye verilmedi. Bu mesaj belirli oy yüzdeleri halinde diğer muhalefet partilerine de verildi. Bu mesajın herkes tarafından siyasi sorumluluk içerisinde değerlendirilmesi gereğinin altını çizdim. Bu mesaj kime gidiyor, kime gitmiyor değerlendirmesi ortada. Ülkeyi bugüne getiren siyasi gücün bunları da özetledim. Ben yaparım, ben dayatırım, kimseye danışmam havasını ve Türkiye’nin içine soktuğu hem siyasi hem ekonomik hem dış siyasi konjonktüründeki açmazların herhalde mesaj onlara verilmedi.” diye cevapladı.

Meclis Başkanlığı ile ilgili soruyu da değerlendiren Koç, şunları kaydetti: “Daha mazbatalarımızı almadık. İtiraz süresi devam ediyor. Mazbatalarımızı aldıktan sonra kesin sonuçlar ilan edildikten sonra bir geçici başkanlığı ile toplanacak sonra bir yemin töreni. Ondan sonra Meclis Başkanlığı için adaylık olduğu bir 2 veya 4 günlük süre ondan sonra Başkanlık seçimi, sonra Başkanlık Divanı'nın oluşumu ondan sonra milletvekillerinin süreçle ilgili denetim işlevlerinin iç tüzüğünün verdiği yetkiler çerçevesinde denetim yolunun açılması. Bu konuda CHP’nin tavrı çok açık. Ancak bu mesajın bir hükümet oluşturma yönünde mutlaka ete kemiğe bürünmesi gerektiğini çünkü bu halkın taleplerinin siyaseten mecliste yerine getirilmesi görevinin de olduğunu sorumlu olan kesimlere hatırlatmak istedim.”

‘AKP ile herhangi bir muhalefet partisinin koalisyon kurmasını, kuracak olan partiye nasıl bir fatura çıkarır, oy düşüşüne neden olur mu?’ sorusuna ise Koç, “Genel Başkan'ın yaptığı açıklamada, milletin verdiği mesajda herhalde iktidar partisinin bu işte sorumluluk alması yönünde bir mesaj olduğunu düşünmediğini ifade etti. Bizler de aynı görüşteyiz.” dedi.

TÜRKİYE’NİN MEVCUT ANAYASANIN SINIRLARI İÇERİSİNDE HAREKET EDİLMESİNİ SAĞLAMAK

‘CHP’nin kırmızı çizgileri nelerdir?’ diye sorulduğunda Koç, tablonun açık ve net olduğunu kaydederek, “Türkiye’de mevcut anayasanın sınırları içinde hareket edilmesini sağlamak. Türkiye’de tekrar hukuk devleti kurallarının geçerli olmasını sağlamak. Türkiye’deki çarpık gelir dağılımındaki sorunların seçim bildirgesinde ifade edildiği gibi düzeltilmesine dönük tedbirler almak. Ekonomide keyfi harcamalara dönük ciddi, tutarlı bağımsız çalışmasını sağlayarak ekonominin kurallarının tam işlediği bir siyasi güvenceyi bütün piyasa aktörlerine vermek. Milletin verdiği mesaj açık. Bu baskıdan biz bıktık. Her gün televizyonlarda gözlerini çıkartarak, damarlarını şişirerek, ellerindeki yetkiyi medyaya baskı yaparak herkese hakaret etmek için kullanan siyasetçileri dinlemekten bıktık. 2 gün oldu. Bir gazete manşetinde olduğu gibi herkes kafasını dinliyor herhalde.” diye konuştu.

‘Demirtaş koalisyon senaryoları ile ilgili önceliğin AKP ve CHP arasında olacağını belirtti. Aynı zamanda dün de Sayın Başkan Kılıçdaroğlu, verdiği mesajlarda 'Başbakan hükümeti kurma yetkisi alırsa görüşecek misiniz' sorusuna 'evet seçmen Parlamento'da oturun uzlaşın mesajını verdi, uzlaşmayı yapacağız' dedi. Buradan CHP’nin AKP’ye kapılarını kapatmadığı fikrini çıkarabilir miyiz?’ sorusuna karşılık Koç, “Bu mesajların içerisinde millet AKP ile oturun koalisyon oluşturun mesajı olmadığını da ekledi.” diye hatırlattı.

Koç, konuşmasına şöyle devam etti: “Demirtaş’ın olduğu oylara ihanet etmeyeceklerini açıklayan bir demeçleri var. O çerçevede bakmak gerekir. CHP şuanda bulunduğu noktada 7 Haziran sonrası değerlendirmesini yapmıştır. Bunu Sayın Genel Başkan açıkladı.”

CHP’NİN HANGİ ENLEMDE, HANGİ BOYLAMDA OLDUĞUNU İFADE ETTİM

‘Davutoğlu’na bu görev verildikten sonra ilk kez sizin kapınızı çalacak olursa CHP’nin buna kararı ne olacak?’ sorusu karşısında ise Koç, şöyle cevap verdi: “Gazeteci arkadaşlarımız bize iki kere iki bize dört ettiğini söyle diyorlar. İki kere iki değişik şekillerde hesaplanabilir. Türkiye’de unutulan demokratik teamüllerin, demokratik rejimin alışkanlıklarının, geleneklerin yerleşmesi gerekiyor. Bu süreçler tek kişinin hırslarıyla saplantılarıyla, engellemeleriyle karşılaşmamalı. Eğer böyle bir görev tenzih edilirse ilk partidir. CHP ile görüşmek isterse randevu alır, Sayın Genel Başkanı'mız ve yetkilileriyle görüşürler. Ama CHP’nin şu anda hangi enlemde, hangi boylamda durduğunu ifade ettim. Verilecek yanıtlarda bu çerçevede olacaktır. Bu süreçlerin işletilmesi gerekiyor.”