Diyarbakır'ın Lice ilçesinde 1993 yılında dönemin Diyarbakır Jandarma Bölge Komutanı Tuğgeneral Bahtiyar Aydın’ın şehit edilmesi ve çıkan olaylarda 16 kişinin ölümüyle ilgili İzmir 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın ardından müşteki avukatları basın açıklaması yaptı. Müşteki avukatlarından Diyarbakır Barosu Başkanı Tahir Elçi, bugün İzmir Adliyesi’nde sanığı olmayan bir duruşma yaptıklarını söyledi.

20 yıldır Lice’li mağdurların adalet arayışının bugüne dek ağır suçun faillerini yargı önüne çıkarmaya yetmediğinin altını çizen Elçi, “Çok büyük bir suç işlendi Ekim 1993’de Lice’de, biri general 16 kişi yaşamını yitirdi. Ne yazık ki Türkiye’deki yargı 20 yıldır, adalet arayışına, çığlığına kulaklarını tıkadı. 20 yıl boyunca bu ağır suçun soruşturmasını ihmal etti. 20 yıldan sonra bir dava açıldı ama sanıkları göremedik. Türkiye’deki yargının tutuklamaya ilişkin pratiğini biliyoruz. Çok sıradan suçlarda bile, bir devlet yetkilisi hakkında birkaç söz sarf etti diye insanların, gençlerin, çocukların tutuklandığı bir ülkede, 16 insanı taammüden öldürmekten yargılanan kamu görevlileri tutuksuz yargılanıyor. Yargılama adete ayaklarına getiriliyor buna rağmen duruşmaya gelmiyorlar. Adaletin önüne çıkmıyorlar, böyle bir hukuk güvenliği, hukuk devleti olmaz.” dedi.

Adaletsizliği bir kez daha yaşayıp gördüklerini, en azından sanıklar hakkında tutuklama kararı verilmesini beklediklerini de belirten Elçi, sanıklar hakkında tutuklama yoluna gidilmediğini, her şeye rağmen Lice’li mağdurların adalet mücadelesi devam edeceğini de dile getirdi.

'TEMENNİMİZ DEVLET KURUMLARININ GEREKLİ ÖZEN VE İTİNAYI GÖSTERMESİ'

Şehit edilen Tuğgeneral Bahtiyar Aydın’ın ailesinin avukatı Nejdet Solmazgül de Türkiye Cumhuriyeti’nin 35 yıllık terörle mücadelesinde şehit verdiği en yüksek rütbeli subayı olan Bahtiyar Aydın’ın şehit edilmesi davasının ilk duruşmasının görüldüğünün altın çizdi. Ailesinin temennisinin bütün devlet kurumlarının ve yetkililerin gerekli özen ve itinayı göstererek gerçek faillerin ortaya çıkarılmasa yardımcı olması olduğunu kaydeden Av. Solmazgül, “Ailenin çektiği ızdırabın bir an önce son bulmasını temenni ediyoruz, zira çok fazla soru işaretleri var. İvedilikle davanın sonuçlanması ve gerçek suçluların ortaya çıkarılması için Cumhurbaşkanı, Genelkurmay Başkanı, Milli Savunma Bakanlığı ve Adalet Bakanlığı’ndan gerekli yardım ve itinayı göstermelerin temenni ediyoruz.” dedi.

1993 YILI TÜRKİYE’NİN EN KARANLIK YILLARINDAN BİRİ

Duruşmayı izleyen HDP Diyarbakır Milletvekili Nursel Aydoğan da 1993 yılının 90 yıllık Türkiye Cumhuriyeti'nin en karanlık yıllarından biri olduğunun altını çizdi. Ekim 1993’de sadece Lice’nın yakılıp yıkılmadığını, sadece Tuğgenaral Bahtiyar Aydın’ın öldürülmediğini kaydeden Aydoğan, “Mardin Alay Komutanının ölümü şaibelidir, Orgeneral Eşref Bitlis’in ölümü, rahmetli Turgut Özal’ın ölümü şaibelidir. Bunları bakınca 1993 yılında neden yaşandığına dair bir düşüncemiz, fikrimiz oluşuyor.” dedi.

'FAİLLERLE YÜZLEŞMEYE GELDİK'

Lice Adalet Arıyor Platformu sözcüsü Şiar Kaymaz da, 21 yıl önce Lice’de yaşanan katliamın davasının duruşmasına geldiklerini, Lice halkının faillerle yüzleşmeye geldi ancak ne yazık ki faillerle yüzleşemediklerini belirtti. Kaymaz, “Failler nakil edilen mahkemeye bile gelememiştir. 16 insanın hayatını kaybettiği, 30 bin nüfuslu ilçeyi bir gecede harabeye çevirenlerden hesap sorulmadığı sürece yeni katliamlar tertip edilecektir. Bu katliamın çocuklar, kadınlar ve Lice’ye özgün bir durum askerler mağdur olmuştur. O gün Lice’de nefes alan her canlı mağdurdur. Mahkemelerin olayın vuku bulduğu yerde yapılması, mağdurların mağduriyetinin giderilmesi talebimizdir. Bu hakikatlerin açığa çıkması adına Lice olaylarının yaşandığı dönemde kamu kurumlarında görevli yetkili, tanık, vicdan sahibi insanların yaşatılan vahşetin tanıklığını yapmaya ve yargı önünde yaşananları anlatmaya davet ediyoruz.” diyerek çağrı yaptı.