Şehir-İnsan Projesi’nin tanıtım toplantısına katılan Başbakan Ahmet Davutoğlu, “Modernite ile İstanbul kadar yüzleşmiş, İstanbul kadar modernite tarafından hırpalanmış şehirler azdır.” dedi.

Başbakan Ahmet Davutoğlu, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın hayata geçirdiği Şehir-İnsan Medeniyet Köprüsü Örnek Kişilikler Projesi’nin tanıtımına katıldı. Programda Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik, Enerji Bakanı Taner Yıldız ve çok sayıda milletvekili de hazır bulundu.

Proje hakkında bilgi veren Ahmet Davutoğlu, “Şehirler mekanla buluştuklarında, tarihle bir mimarı estetik oluşturduklarında onu kuran irade ile, o tabiata, şehirle buluşturan uyum bir araya geldiğinde tarihi bir eksen şehrin doğuşuna da şahit olursunuz” ifadelerini kullandı.

Şehirlerin metafizik boyutunun da çok önemli olduğunu anlatan Davutoğlu, “Fiziki boyut ne kadar derin olursa olsun, İstanbul gibi güzel fiziki mekana sahip Sydney şehrini düşününüz ya da New York’u, mekan olarak İstanbul gibi etkileyicidir ama eksik olan en önemli şey kadim kültürden gelen metafizik boyuttur. İstanbul’un farklılıklarından biri de budur.” şeklinde konuştu.

Modernitenin şehrin tarihini ve kadim dokusunu bozmaması gerektiğine vurgu yapan Davutoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: “Modernite ile İstanbul kadar yüzleşmiş, İstanbul kadar modernite tarafından hırpalanmış kadimi yok ettiği zaman modernitenin doğabileceğine dair tamamiyle şeytani diyebileceğim bir yaklaşımla şehrin kadim ruhunun tahrip edildiği, bir hazinenin küçük çıkarlar için tarumar edildiği şehirler azdır. İstanbul’un silueti de dahil olmak üzere, her bir taşını koruyarak Allah’ın ‘İşte şehir burada kurulur’ diyerek yarattığı bu güzel mekanı, güzel bir mimari ile koruyarak aktarmak ve o güzel mekanı son peygamberin muştuladığı metafizik bir hedef olarak, hasletini, hususiyetini muhafaza ederek modern ya da küresel olunamaz mı? Bütün aydınlarımızın, hepimizin kendimize sormamız gereken soru bu. Modern ya da küresel olmak için, Boğaziçi ile Yeditepe ile şafağı ile grubu ile o güzel İstanbul’u muhafaza ederek neler yapabiliriz? Tarih ve metafiziği buluşturan bu güzel şehirde, bu buluşmayı yok sayan bir modernite ya da küresel anlayışa karşı nasıl mücadele edebiliriz? Hem mekan hem tarih hem de insan bir yerde ahenk içinde buluştuğu zaman şehirler yükseliyor.”

Şehirleri muhafaza edemeyen, şehir kültürünü koruyamayan bir toplumun kendi medeniyetini hatta kendi siyasi egemenliğini korumasının mümkün olmadığını kaydeden Davutoğlu, “Eğer şehir bilinci olmamış olsaydı Kuvayi Milliye doğmazdı. Gaziantep direnişi olmazdı. Kahramanmaraş direnişi birinin verdiği bir fermanla başlamadı.” dedi.

Proje ile gençlerin ilgisini çekecek ve onlara rol model olacak değerlerin hatırlatılması ve anlatılması hedefleniyor. Şehir merkezlerindeki tarihi alanların ihyasını, o şehirde yaşayan insan unsurunu da hedef kitle alarak tarihi ve kültürel insanların da ihyasını amaçlıyor. Proje kapsamında Türk kültüründe önemli rol alan örnek kişilikler tanıtılacak.