Başbakan Ahmet Davutoğlu, inşaat çalışmalarının başladığı Yassıada’nın barış görüşmeleri için kullanılacağını söyledi. Davutoğlu, “Kongre merkezi olarak kullanılacak. Demokrasi çalıştayları yapılacak. Buraya yapılacak oteller eğlence maksatlı kullanılmayacak. Hukuk fakülteleri mezuniyet töreni yapabilecek.” dedi.

Yassıada’daki demokrasi ve özgürlük adalarının temel atma törenine katılan Ahmet Davutoğlu, Yassıada’yla ilgili spekülasyon yapıldığını ileri sürdü. Yassıada ve Sivriada’nın burada yaşanan hatıralarıyla tarih içinde muhafaza edileceğini savunan Davutoğlu, “Biz bu hatıraları silmeyeceğiz, yok etmeyeceğiz. Aksine hatırlatacağız. Nefret ve düşman üretilsin diye değil, bir daha kimse benzer bir eyleme kalkışmasın diye muhafaza edilecek. Yargılamanın yapıldığı salon aynen muhafaza edilecek. Şu anda metruk ve birçoğu neredeyse çökme durumunda. 27 Mayıs platosu şeklinde burada yaşananlar gelecek nesillere aktırılacak. Demokrasi müzesinde, bütün demokratik mücadele tarihimizin önemli şahsiyetleri, önemli olayları önemli kahramanları art arda verilecek ve onlarla birlikte demokrasi bilinci oluşturulacak. Dolayısıyla hatıra muhafaza edilecek. Bizans döneminde burası yine zindan olarak kullanılıyordu. Oradan kalan kalıntılar var. Onlar da muhafaza edilecek. Yani darbeciler aslında ne yaptıklarını biliyorlardı. Bizans entrikası yaptıklarını bildikleri için Bizans’ın sürgün diyarına gönderdiler şehit Başbakanımızı ve arkadaşlarını. Ama Bizans entrikaları biter ve milli irade ve insanlık onuru her zaman galip gelir.” diye konuştu.

Adadaki Bizans kalıntılarının da muhafaza edileceğini belirten Davutoğlu, şöyle devam etti: “Burada bir tek ağaç eksilirse yerine ağaç dikilecek. Helikopterle de baktım. İnşaat halinde de gelip ziyaret edeceğiz. Yeşil alan kesinlikle bugünkünden daha fazla olacak. Lojman gibi kullanılan ve tarihi değeri olmayan binalar yıkılacak. Camp David gibi veya başka bu şekilde kullanılan alanlar gibi arabuluculuk, barış merkezi yapmak istiyoruz. İstanbul’da bir barış merkezi kurma kararımız vardı. Bu kararı hayata geçirmek için 3 sene önce Finlandiya ile birlikte ortak bir girişimde bulunduk. Ve arabulucular dostları ile şu anda 50’yi aşkın ülkenin katıldığı Birleşmiş Milletler kararıyla da tanınmış bir inisiyatif geliştirdik. Barış, çatışmaların çözümü ve arabuluculuk girişimi. İstanbul’u bir barış şehri yapmak istiyoruz. Filistinliler arasında barış görüşmesi mi olacak, Iraklılar arasında mı olacak, Bosna – Sırbistan arasında mı olacak ki şu anda bizim yürüttüğümüz onlarca barış görüşmesi var. Bu mekan böyle barış görüşmeleri için kullanılacak.”

‘KONGRE MERKEZİ OLARAK KULLANILACAK’

Yassıada’nın kongre merkezi olarak kullanılacağını kaydeden Davutoğlu, “Demokrasi çalıştayları yapılacak. Buraya otel şekilde yapılan düzenleme kesinlikle eğlence maksatlı kullanılmayacak. Hiçbir eğlence unsuru olmayacak. Hiçbir şekilde oteller eğlence maksatlı kullanılmayacak. Sadece kongreye katılmak üzere gelenlerin kaldıkları mekanlar olacak. Bu bizim taahhüdümüzdür. Bunu yaparken bizden sonraki hükümetlere de diyoruz ki, bu mekanı kim eğlence mekanı olarak kullanırsa Allah’ın lanet ifadesini kullanmak istemem ama Allah’ın rızasına aykırı davranmış olur. Hukuk fakülteleri buraya gelip mezuniyet töreni yapsınlar.”

‘TBMM’YE KİMSENİN KİLİT VURAMAYACAĞINI CÜMLE ALEME GÖSTERELİM’

Muhalefet partilerine çağrıda bulunan Davutoğlu, “Bu yapı tamamlandığında 27 Mayıs’ta Büyük Millet Meclisi sembolik olarak Yassıada’da toplansın. Nasıl 23 Nisan’da sembolik olarak toplanıyoruz, bir daha Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne kimsenin kilit vuramayacağını cümle aleme ve tarihe göstermek için her 27 Mayıs’ta burada bir celse yapalım. Özel bir celse. Niyetimiz düşmanlık üretmek değil. Herkes yaptığıyla hesaba çekilecektir. Yassıada yargılamalarını yapanların çocukları, torunları da bizim vatandaşlarımızdır. Orada yaşayanlar, suç işleyenler kendi manevi huzurlarında o suçu, çilesini çekerler. Hiç kimseye düşmanlık beslemedik, beslemeyiz. Demokrat Parti camiasının belki de gösterdiği en büyük kahramanlık ki temsilcileri burada. Şehadetlerin üzerinden bir nefret kültürü üretilmesine izin vermediler. Bütün öncülerine, takipçilerine ki biz de onlardanız. Teşekkürü bir borç biliyorum.” ifadelerini kullandı.