Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez’in katıldığı bir televizyon programındaki açıklamlarına, Ruhi Hayat Emekli Din Görevlileri Dernekleri Federasyonu'ndan (RUHAYFED) tepki geldi. Yapılan açıklamada, Diyanet İşleri Başkanı'nın kim tarafından yapılırsa yapılsın millet, din, ülke ve insanlık adına yapılan hizmetlere engel değil, destek olmasının beklendiği vurgulandı.

Ruhi Hayat Emekli Din Görevlileri Dernekleri Federasyonu (RUHAYFED) tarafından, Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez’in katıldığı televizyon programında söylediği sözleriyle ilgili yazılı açıklama yapıldı. RUHAYFED’in açıklaması şöyle: "Dinimiz yüzyıllar boyu birlik ve beraberliğimizin en temel harcı olmuştur. İslam’ın kutsal değerleri, yüzlerce beraberlik bağları tesis etmiş ve asırlar boyu değişik millet ve kültürlerle barış ve güven içinde beraber yaşama inancını kazandırmıştır. Diyanet İşleri Başkanlığı'mızın bugün temsil ettiği makam ve konumunun gereği olarak da, yüce dinimiz ve tarihimizden kaynaklanan yüksek değerleri hakkıyla temsil ve muhafaza etmesini bekliyoruz. Millet olarak, bu inanç, duygu ve düşüncelerimizi zedeleyecek bir söz ve davranışa Diyanet İşleri Başkanlığı kurumunun müsaade etmemesi gerektiğine inanıyoruz.

Şu an ülkemizde ne yazık ki kamplaşma, ötekileştirme, düşmanlaştırma hiç olmadığı kadar yaygınlaşmış ve üzülerek ifade edelim ki bu sıkıntılar artarak devam etmektedir. Toplumda yer alan bu sıkıntıların bertaraf edilmesinde hiç şüphesiz ki en büyük sorumluluklardan biri Diyanet İşleri Başkanı ve diyanet camiasına düşmektedir. Özellikle bu kurumumuzun mensuplarının kullandıkları dil çok önemlidir. İnsanları suçlayan, zan altında bırakan, kin ve düşmanlığın artmasına sebebiyet verecek söz ve davranışlardan uzak durmalıdırlar.

Kur’an bize muhataplarımıza 'kavl-i leyyin' yani yumuşak söz ve davranışlarla iletişime geçmeyi tavsiye ediyor. 'Ona yumuşak söz söyleyin. Belki öğüt alır yahut korkar.' (Taha: 20/44) Diyanet İşleri Başkanlığı herkesi kucaklayarak yumuşak ve birleştirici bir üslupla 77 milyon halkımızın güvenip şefkat sinesine sığındığı bir camia haline gelmesi milletimizin ve tabi ki de bizlerin en büyük arzusudur.

Bir sivil toplum kuruluşu olarak bizler; milletimizin ve devletimizin bekası için her türlü fedakârlığın yapılması gerektiğine inanıyoruz. Bunun temini için de bütün yolların değerlendirilmesi zaruretine inanıyoruz. Diyanetimizin bizim her sıkıntımızı, derdimizi ve problemimizi arz ettiğimiz bir merci olarak kalmasını ve devam etmesini temenni ediyoruz.

Yüce Rabbimizin bize ışık tutan bazı emirleri; 'Rabbinizin bağışına, genişliği göklerle yer arası kadar olan ve Allah’a karşı gelmekten sakınanlar için hazırlanmış bulunan cennete koşun.' (Al-i İmran:3/133); 'Öyle ise iyiliklerde yarışın.' (Maide: 5/48) fehvasınca iyiliklerin toplumda hâkim kılınması için çalışılması gerektiğine inanılması ve hiçbir hayırlı hizmetin engellenmeyip desteklenmesine ihtiyaç vardır. Bizler de bu inançla, Diyanet İşleri Başkanı'ndan kim tarafından yapılırsa yapılsın millet adına, dinimiz adına, ülkemiz adına ve insanlık adına yapılan hizmetlere engel değil destek olmasını bekliyor ve istiyoruz. Bu dileklerimizin dikkate alınıp değerlendirileceği ümidiyle kamuoyuna sevgi ve hürmetlerimizi sunuyoruz.”