Denizli Devlet Hastanesi Çocuk Enfeksiyon Uzmanı Dr. Dicle Şener, ailelerin yüzde 25’inin 37,8°C’nin altındaki değerlerde çocuklarına ateş düşürücü verdiğini belirterek, bu dozun zaman zaman yanlış kullanıldığını söyledi.

Ateşin genellikle vücutta var olan bir enfeksiyona karşı tepki olarak yükseldiğini belirten Şener, bu durumun enfeksiyonla savaşta çok önemli olduğunu söyledi. Şener, “Ateş enfeksiyonlara bağlı ya da enfeksiyon dışı faktörlere bağlı vücut ısısının normal sınırların üzerine yükselmesidir. Çocuklar ve bebeklerde hastaneye başvurma nedenlerinin önemli bir kısmında ateş en büyük etkendir. Normal vücut ısısı koltuk altında 37,4°C, ağız içinde 37,5°C, rektal 38°C, kulak zarında 37,8°C’nin altındadır. Bu değerlerin üstündeki değerler kabaca ateş olarak tanımlanır. Yaşamın ilk iki yılında çocuklarda yılda yaklaşık 4-6 ateşli nöbet görülebilir. Ateş, ailelerde ciddi korku ve kaygıya da neden olmaktadır. Ebeveynlerin çoğu, çok yüksek olmayan vücut ısılarının dahi çocukları için zararlı olabileceğini düşünmektedirler. Ateş vücuda giren enfeksiyon etkenlerine karşı normal fizyolojik bir yanıttır ve enfeksiyonla savaşta çok önemlidir. Ateşin yüksekliği her zaman enfeksiyonun ciddiyetinin göstergesi değildir." dedi.

ÇOCUKLARDA ATEŞ DÜŞÜRÜCÜ DOZUNU YANLIŞ KULLANMAKTALAR

Ateşte özellikle korkulması gereken durumların 38,5°C’nin üzerindeki ateş, düşürülemeyen ateş, çocuğun yaşı, huzursuzluğu, toksik görünümü olduğunu vurgulayan Şener, bu gibi durumlarda ailelerin daha dikkatli olması gerektiğini ve mutlaka bir hekime başvurmalarını önerdi. Şener, ateşli çocuklarda yapılması gerekenleri ise şöyle sıraladı: “Ateşli gelen hastada yapılacak en önemli şey mümkünse nedenini ortaya çıkarmak, toksik çocukların yatış ve araştırılmasını yapmak, nedene yönelik tedavi planlamak ve dehidratasyonu (sıvı kaybını) engellemektir. Ateşli çocuğu değerlendirirken ateşin derecesi, çocuğun yaşı, çocuğun toksik görünümde olup olmadığına dikkat edilmeli, çok dikkatli ve ayrıntılı hikaye alınmalıdır. Karar verirken öykü, fizik muayene ve laboratuvar sonuçları beraber değerlendirilmelidir. Ailelerin yüzde yüzde 25’i 37,8°C’nin altındaki değerlerde çocuklarına antipiretik (ateş düşürücü) vermektedir. Sık kullanılmasına rağmen büyük oranda antipiretik (ateş düşürücü) dozunun yanlış olduğu görülmektedir. Bu ilaçlar arasında en çok kullanılanlar parasetamol ve ibuprofendir. Ateş çocuğa rahatsızlık veriyorsa yani uzayan ağlamalar, huzursuzluk, iştah azalması ve uyku bozukluğu varsa onu rahatlatmak için antipiretikler (ateş düşürücüler) verilmelidir.”