Edirne’de bulunan II. Bayezit Sağlık Külliyesi (Müzesi), Abdi İbrahim firması tarafından yenilendi. Külliye, Sultan II. Bayezit tarafından, 1484 yılında yaptırıldı. Külliyede 1878 yılına kadar bütün hastalara açık olan Darüşşifa, bu tarihten sonra sadece akıl ve ruh hastalarına hizmet vermeye başladı. Darüşşifa’da, su sesi ve müzikle tedavi de uygulanıyordu.

Savaşlar ve işgaller sonucunda 1915 yılında kapılarını kapattı. Harabeye dönen Darüşşifa, 1984 yılında Trakya Üniversitesi’ne devredildi ve restorasyon çalışması başlatıldı. 1996 yılında tamamlanan restorasyondan sonra sağlık müzesine dönüştürüldü. 2000 yılında içi düzenlenen müze, 15 yıl boyunca hizmet verdi. Zaman içerisinde yıpranan II. Bayezit Sağlık Müzesi’nin yenilenmesi için 21 Aralık 2013 tarihinde, Abdi İbrahim ile Trakya Üniversitesi arasında protokol imzalandı. Hazırlanan proje, yaklaşık bir buçuk yılda uygulandı ve müze, yeni yüzüyle hizmete açıldı. Açılış törenine Edirne Valisi Dursun Ali Şahin, Belediye Başkanı Recep Gürkan, Trakya Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yener Yörük, Abdi İbrahim Yönetim Kurulu Başkanı Nezih Barut ve çok sayıda davetli katıldı. Törende konuşan Vali Şahin, insanların akıl hastalarını zincire vurduğu bir dönemde onları tedavi etmeye çalışan bir milletin torunları olmaktan gurur duyduklarını söyledi. Sultan II. Bayezit'in, 400 yıl yaşayan bir eseri ve dönemin tedavi tekniklerini bugüne ışık tutacak şekilde sunduğunu ifade eden Şahin, Darüşşifa’yı restore eden Abdi İbrahim firmasına teşekkür etti. Rektör Yörük ise yüzyıllarca psikiyatri hastalarına en önemli sağlık hizmetini veren Darüşşifa'nın, dünyada birçok ilke imza attığını, dönemindeki işgal ve savaşlar sonucunda yıkık ve perişan bir halde 1915 yılında kapatıldığını belirten Yörük, 1984 yılında ise talihinin değiştiğini kaydetti. Külliyenin, bu tarihte üniversiteye devredilmesinden sonraki süreçte hummalı bir çalışma ile restore edildiğini anlatan Prof. Dr. Yörük, 1997 yılında sağlık müzesine dönüştürüldüğünü belirtti. Müzenin 2000 yılında yenilerek 15 yıl boyunca Türkiye’nin ve dünyanın ilgisini çektiğini vurgulayan Yörük, “Edirne’ye gelen herkes, Selimiye Camisi’nden sonra müzemizi de gezdi. Tabii ki zaman ve çağ değişiyor. Bu bağlamda yenilenme ihtiyacı doğdu. Abdi İbrahim ile Trakya Üniversitesi biraraya geldi ve bugün gördüğünüz eser ortaya çıktı.” diye konuştu.Yönetim Kurulu Başkanı Barut da 21 Aralık 2013 tarihinde imzaladıkları ön protokolle başlayan projenin bilimsel ön çalışmasının yaklaşık bir yıl sürdüğünü belirtti. Bu çalışmalar ışığında Edirne Darüşşifası'nın 26 odasında birebir, o dönemin uygulamalarını yansıtmasını sağlamak amacıyla titiz bir çalışma yaptıklarını açıkladı. Nezihi Barut, toplam 1,5 yıl süren çalışmalar sonucunda tıp tarihinin değerli hizmetlerini günyüzüne çıkararak, modern ve etkileyici sunum teknikleriyle bugüne ve gelecek kuşaklara aktarıyor olmaktan dolayı bahtiyar olduklarını dile getirdi.