Eğitim İş Malatya Şube Başkanı Hüseyin Kara, “Rotasyon baskısı altında emekli olmak veya il içi yer değiştirme isteyen öğretmenlere yeni bir hak tanınmalıdır” dedi.

Hüseyin Kara yaptığı açıklamada, Milli Eğitim Bakanlığı’nın öğretmenlerin atama ve yer değiştirmelerine ilişkin doğru dürüst bir uygulama takvimi açıklayamadığını, açıkladığı takvime de bizzat kendisinin uymadığını belirtti. Bakanlığın yaz tatilinde atama ve yer değiştirmelerle ilgili aldığı kararlarla içinden çıkılmaz bir kargaşaya yol açtığını söyleyen Kara, şöyle devam etti:

“Bakanlık, her ne kadar rotasyon uygulamasında geri adım atmış olsa da öncesinde yaptığı il içi tayinlerle ve geciken rotasyon kararıyla yarattığı sorunları ortada bırakarak bir kenara çekilmiştir. Birçok öğretmen, rotasyon baskısı altında ehven-i şer anlayışıyla da olsa il içi yer değiştirme; bir kısım öğretmen de rotasyon uygulamasına maruz kalacağı düşüncesiyle emekliliğini istemek zorunda bırakılmıştır. Her iki talep ve uygulama da isteğe bağlı gibi görünse de gerçekte öğretmenlerin kendi özgür iradeleriyle yaptıkları bir tercih olarak kabul edilemez. Bakanlığın adeta 'ölümü gösterip sıtmaya razı etmek' olarak adlandırılabilecek bu uygulamaları, öğretmenleri hiç de istemedikleri kararlar almaya zorlamıştır.”

“Milli Eğitim Bakanlığı, öncelikle norm kadro güncellemelerini yapmadan rotasyon uygulamasının sonuçlarını hesaplamadan il içi tayinleri yaparak yeni bir kargaşaya da zemin hazırlamıştır” diyen Kara, “Başından beri haksız, hukuksuz ve yanlış uygulama ve kararlarıyla öğretmenleri mağdur eden Bakanlıkça, rotasyon öncesinde il içi yer değiştirme isteğinde bulunan öğretmenlere; hiçbir şarta bağlı olmaksızın bu taleplerinden vazgeçmek ve güncellenmiş normlara göre yeniden il içi tayin isteğinde bulunmak konusunda yeni bir hak tanımalıdır. Ayrıca yine rotasyon baskısı nedeniyle emekliliğini istemek durumunda kalan öğretmenlere de emeklilik onaylarının iptali ile eski görev yerlerine dönmeleri hususunda yine herhangi bir şarta bağlı olmaksızın talepte bulunmak üzere makul bir süre verilmelidir. Milli Eğitim Bakanlığı yetkililerine, istifa etmiş geçici bir hükümetin mensubu olduklarını, yanlış karar ve uygulamalarından bir an önce vazgeçmeleri gerektiğini hatırlatıyoruz” diye konuştu.

'ÜCRETLİ ÖĞRETMEN UYGULAMASINA SON VERİLMELİ'

Bakanlığın Ağustos ayında 37 bin öğretmenin atamasını yapmayı planladığına da değinen Kara, “Bakanlığın resmi açıklamalarına göre mevcut öğretmen açığının 120 bin olmasına ve 400 bin civarında atanmayan öğretmen olmasına rağmen bu sayının 37 binde kalması, Bakanlığın önümüzdeki dönemde de ücretli öğretmen politikalarına devam edeceğinin göstergesidir. Kaldı ki, atamanın ardından kalan açığın kapatılması için 80 bin ücretli öğretmen alımının yapılacağı basına yansımıştır. Bugün atamalarla ilgili olarak yaşanan en büyük sorun, Milli Eğitim Bakanlığı’nın kadrolu öğretmen atamak yerine, iş güvencesiz, düşük ücretli ve her türlü haktan yoksun binlerce ücretli öğretmen çalıştırmasıdır. Öğretmen açıklarına son vermek için öğretmen ihtiyacı kadar kadrolu öğretmen ataması yapılmalıdır. Sözleşmeli öğretmen uygulamasından derhal vazgeçilmeli, öğretmen yetiştirme ve atanması konusunda, iktidarlara göre değişen politikalar değil mutlaka milli bir politika benimsenmelidir.” ifadelerini kullandı.