Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası(Eğitim Sen) Manavgat Temsilcisi Bülent Irmak, kamuoyunda iç güvenlik paketi olarak bilinen tasarının 'derhal' geri çekilmesi gerektiğini bildirdi.
Bülent Irmak, yaptığı açıklamada, kamuoyunda iç güvenlik paketi olarak bilinen 'Polis Vazife ve Selahiyet Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı' görüşmelerine emekçilerin, demokrasi güçlerinin ve halkın yoğun tepkisine rağmen Meclis Genel Kurulu'nda başlanılmasının üzüntü verici olduğunu kaydetti.
Özü itibariyle Adalet ve Kalkınma Partisi'ni koruma ve kollama yasası olarak hazırlanan tasarının 12 Eylül cunta anayasasından bile geri olmasının yanı sıra uluslararası sözleşmeleri de ayaklar altına aldığını ileri süren Irmak, Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun tasarıya ilişkin açıklamaları tipik AK Parti algı yönetimi ve manipülasyonlarının son örneği olduğunu kaydetti.
PAKETİN BONZAİ SATIŞINI ENGELLEMEYE YÖNELİK DİYE SUNULMASI KOCAMAN BİR YALAN
Tasarının temel hak ve özgürlükleri askıya alan içeriğini es geçerek bonzai satışını, molotof kullanımını ve eylemlerde yüzün çeşitli araçlarla gizlenmesini engellemeye yönelikmiş gibi sunmanın kocaman bir yalandan ibaret olduğunu vurgulayan Irmak, her üç konuda da yasaların mevcut olduğunu, yüzlerce çocuğun taş ya da molotof attıkları iddiasıyla cezaevlerine atıldığını, onlarca yıllık cezalar verildiğinin altını çizdi. Irmak, "Tasarı çok açık şekilde yükselen toplumsal muhalefete, sendikal örgütlenmelere, hükümet protestolarına halkın temel hak ve özgürlükleri için yürüttüğü mücadeleye saldırı amacı gütmektedir. En son Birleşik Metal-İş grevinin, toplanmayan Bakanlar Kurulu kararı ile yasaklanması da göstermektedir ki, AKP hükümeti emekçilere, gençlere, kadınlara ve bir bütün olarak toplumsal muhalefete karşı topyekûn bir saldırı içerisindedir. Tasarı ile hayata geçirilmek ve kamu güvenliği yalanıyla gizlenmek istenen tedbirler açıkça faşizan tedbirlerdir. Tasarının devletleşen AKP’nin dokunulmazlığını saldırgan bir biçimde pekiştirmek dışında hukuksal ya da siyasal bir değeri bulunmamaktadır." diye konuştu.
PAKET YASALAŞIRSA HUKUKSUZ GÖZALTILAR ARTACAK
Tasarının yasallaşması durumunda tüm toplumsal muhalefet darbe dönemlerini bile aratacak bir saldırı altında olacağını dile getiren Irmak, kısa süre önce çıkan yasa ile 'makul şüphe' standardına geri dönülmesi de gözetildiğinde basın emekçilerine, avukatlara, sendikacılara, üniversitelilere, kadınlara yönelik 'şafak baskınları' yaygınlaşacak ve toplu tutuklamalar sıradanlaşacağına dikkat çekti.