Emniyet Genel Müdürlüğü (EGM), terör örgütü PKK’nın saldırılarına ilişkin hazırladığı raporda, eylemlerin genelinin 'pusu kurmak' şeklinde gerçekleştiğini bildirdi. Yol kesmek, barikat kurmak gibi eylemlerin pusu kurmaya yönelik olduğu vurgulanan raporda “Yapılan eylemlerde güçlü istihbarat ağı ve bilgisi yine ön plana çıkmaktadır.” denildi.

PKK'nın pusulama faaliyetlerinde güvenlik birimlerinin hedef bölgeye çekilmesinin yanı sıra güvenlik birimlerinin geçiş noktaları ve günlük hareket tarzlarına yönelik olarak eylemlerin şekillendiğinin de görüldüğü aktarılan raporda, “Ayrıca güvenlik birimlerinin görevleri dışındaki sivil hayatlarında da rutinleri üzerinden takip edilmeye çalışıldığı ve uygun bulunan her durumda hedef alındıkları görülmektedir.” değerlendirmesinde bulunuldu. Ayrıca İstanbul Sultanbeyli’de 10 Ağustos’taki saldırı için de “Sultanbeyli’de gerçekleştirilen intihar eylemi ve akabinde gerçekleştirilen pusulama faaliyeti, örgütün metropollerde de örgütlenme ve istihbari faaliyet yürütme açısından önemli bir düzeyde imkan ve kabiliyete sahip olduğunu göstermektedir.” ifadesine yer verildi.

PKK’DA SİLAH-MÜHİMMAT YETERLİLİĞİ VAR, EŞ ZAMANLI EYLEMLER GERÇEKLEŞTİRİLEBİLİR

Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkanlığı ve Terörle Mücadele Dairesi Başkanlığı, 31 Temmuz - 10 Ağustos tarihleri arasındaki saldırılarını kapsayan 'Eylem Analiz Raporu' hazırladı. Bütün illerde ilgili güvenlik birimlerine gönderilen raporda çarpıcı ifadelere yer veriliyor.

Raporda, terör örgütü PKK’nın Haziran 2015 Genel Seçimleri’nin bir ay sonrasında başlattığı eylemsellik sürecinin ivmelenerek devam ettiğinin gözlemlendiği belirtiliyor. 7 Temmuz 30 Temmuz tarihleri arasında gerçekleşen eylemsel hareket tarzının ise 31 Temmuz-10 Ağustos tarihleri arasında sistematik bir hal aldığının görüldüğü vurgulanıyor. Raporda “Söz konusu dönem içerisindeki eylemler incelendiği zaman eylemlerin sürdürülebilirliğinde kadro ile silah-mühimmat yeterliliği göze çarpmaktadır. Bu bağlamda birçok bölgede eş zamanlı eylemler gerçekleştirilebilmektedir.” deniliyor.

SALDIRILAR AĞUSTOS BAŞINDA ARTTI, 11 GÜNDE 107 SALDIRI

Raporda PKK eylemlerinin, niceliksel artışının yanı sıra niteliksel olarak da daha etkili hale getirilmeye çalışıldığının görüldüğü, eylemlerin belli bir seviyede tutulmak suretiyle düzenli aralıklarla gerçekleştirilmeye çalışıldığı aktarılıyor. Raporda “Eylemlerin başladığı 07.07.2015 tarihinden 30.08.2015 tarihine kadar gerçekleştirilen eylem sayısı 25 gün içerisinde 87 iken, 31.07-10.08.2015 tarihleri arasında 11 gün içerisinde gerçekleştirilen eylem sayısı 107’dir. Eylemlerin incelenmesi neticesinde ortaya çıkan hususlardan bir tanesi her gün eylem gerçekleştirilmeye çalışılmasıdır. Eylemlerin niceliksel olarak az olduğu günlerin ertesi günü daha fazla sayıda eylem gerçekleştirilmektedir.” ifadelerine yer veriliyor.

YOL KESME VE BARİKAT KURMA EYLEMLERİ PUSU KURMAK AMACIYLA YAPILIYOR

Emniyet raporunda yol kesilmesi ve barikat kurulması tarzında gerçekleşen eylemlerin öncelikli amacının güvenlik birimlerini bölgeye çekmek ve pusu kurmak olduğu, akabinde güvenlik birimlerine yönelik önceden geçiş bölgelerine döşenmiş mayın ve patlayıcıların uzaktan kumanda ile patlatıldığı, ayrıca roketatar ve uzun namlulu silahlarla ateş açıldığının görüldüğü vurgulanıyor. Söz konusu bu eylemlerin tekrar edilebilirliği, eylem gerçekleştiren grupların bölgeyi terk etmedikleri, daha önceden eylem sonrasında arka cephe olarak adlandırılan bölgelere kaçış yerine, mevcut alanlarda yakın çevre geri çekilmesi gerçekleştirdiklerinin anlaşıldığı, bu durumun da bölgede barınabilirliğin uzun süreli mümkün olabildiğini gösterdiğinin altı çiziliyor.

Rapora göre PKK eylemlerinde roketatar, antitank roket ve personel başlığı, uzun namlulu silahlar, ağır makinalı tüfek, AK-47 kalaşnikof, havan topu, doçka, el bombası, el yapımı patlayıcı, TNT, C4 ile TNT ve C4 karışımı A4 tipi plastik patlayıcı türü silahlar kullanıyor.

EYLEMLERDE GÜÇLÜ İSTİHBARAT AĞI VE BİLGİSİ ÖN PLANA ÇIKIYOR

Temmuz sonu ağustos başı itibarıyla demiryollarına yönelik eylemlere başlandığına dikkat çekilen raporda, aynı zamanda askeri helikopterlerin de hedef alındığı kaydediliyor. Raporda, “Yapılan eylemlerde güçlü istihbarat ağı ve bilgisi yine ön plana çıkmaktadır. Eylemlerde güvenlik birimlerine yönelik pusulama faaliyetlerinde güvenlik birimlerinin hedef bölgeye çekilmesinin yanı sıra güvenlik birimlerinin geçiş noktaları ve günlük hareket tarzlarına yönelik olarak eylemlerin şekillendirildiği görülmektedir. Ayrıca güvenlik birimlerinin görevleri dışındaki sivil hayatlarında da rutinleri üzerinden takip edilmeye çalışıldığı ve uygun bulunan her durumda hedef alındıkları görülmektedir.” değerlendirmesinde bulunuluyor.

Kırsal kadro şehirler arası yollarda eylem yaparken, örgütün gençlik yapılanması Yurtsever Demokratik Gençlik Hareketi (YDGH) tarafından il ve ilçe merkezlerindeki yolların kapatıldığı kaydedilen raporda, şu tespitler aktarılıyor: “Yol kapatılması, yola hendekler açılması veya sokak eylemleri düzenlemek suretiyle güvenlik birimleri bölgeye çekilmekte ve akabinde güvenlik birimlerine yönelik pusu faaliyetleri gerçekleştirilmektedir. Şırnak, Hakkari, Ağrı gibi şehirlerde ve çevresinde yapılan eylemlerde dikkati çeken hususlardan birisi de söz konusu alanlara giriş ve çıkışların durdurulmaya çalışılmasıdır. Bundan sonraki aşamanın ilçe ve il sırasıyla bölge kontrolü kazanılmasıdır. Bu şekilde yol güzergahlarında sağlanan kontrol üzerinden belirli alanların sınırlandırılması ve bu bölgelerde idarenin ele geçirilmesi ve girişe yasak alan haline getirilmesinin planlanması yani kurtarılmış bölgeler ilan edilmesi muhtemel görülmektedir.”

TÜRKİYE İÇİNDE SURİYE’DEKİ BENZER KANTON YAPILANMALAR OLUŞTURULMAK İSTENİYOR

Raporda ayrıca şöyle devam ediliyor: “Bu bağlamda, 10.08.2015’de Şırnak’da Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) çatısı altında Şırnak Halk Meclisi; ‘Şırnak’taki tüm devlet kurumları bizim tarafımızdan meşruiyetini kaybetmiştir, halk olarak öz yönetimimizi esas alarak demokratik temelde öz yaşamımızı inşa edeceğiz’ açıklamasıyla bölgede sözde demokratik özerklik ilan etmiştir. Bu durum Şırnak/Silopi’de 07.08.2015 ve 10.08.2015 tarihlerinde gerçekleştirilen eylemler sonrasında 3 sivilin hayatını kaybetmesi üzerine temellendirilmeye çalışılmaktadır. Eylemler nedeniyle gerçekleşen sivil kayıplar üzerinden halk tabanında etkili olması amaçlanan propaganda çalışmaları da örgüt ve uzantıları tarafından gerçekleştirilmektedir. Bu şekilde terör örgütü tarafından gerçekleştirilen şiddet, halk tabanına yayılarak bunun üzerinden meşruiyet kazanılmaya çalışılmaktadır. Suriye’de yaşanmakta olan iç savaş üzerinden IŞİD’in varlığı nedeniyle batılı güçler nezdinde meşruiyet kazanmış olan PKK/PYD-YPG güçleri tarafından yürütülen strateji uygulanmaya çalışılmaktadır. Bölgede kazanılan alanlarda ilan edilen kanton yapılanmalar benzeri bölgeler, Türkiye sınırları içerisinde oluşturulmaya çalışılmaktadır. Bu çerçevede örgüt eylemlerinde şehirler arası geçiş güzergahlarını, demiryolunu, enerji hatlarını, enerji kaynaklarını hedef almaktadır. Bu vesileyle geçiş güzergahlarında kontrol ele geçirilmeye çalışılmaktadır.”

ŞIRNAK VE HAKKARİ’DE KURTARILMIŞ BÖLGE OLUŞTURULMAYA ÇALIŞILIYOR

Raporda, Şırnak ve Hakkari üzerinde yoğunlaşan eylemlerin, ilk olarak bu alanların Irak sınırı olan kesiminde kurtarılmış bölge oluşturma amacını ortaya çıkardığı vurgulanarak, şu ifadelere yer veriliyor: “04.08.2015’de Hakkari’de gündüz saatlerinde Yüksekova Emniyet Müdürlüğü’ne yapılan roketatarlı saldırı örgütün ilçe içerisindeki imkan-kabiliyetini net bir şekilde gözler önüne sermektedir. Ağrı-Iğdır-Kars üçgeninde yoğunlaşan eylemler üzerinden de ikincil kazanılması amaçlanan bölgenin bu alan olduğu anlaşılmaktadır. Ağrı/Doğubayazıt’da 02.08.2015 tarihinde jandarma karakoluna 2 ton patlayıcı kullanılarak gerçekleştirilen eylem bu durumun en önemli göstergelerindendir. Bölgede güvenlik birimleri ile devlete ait kamu kurum ve kuruluşları ortadan kaldırılmaya çalışılmaktadır. Örgütün eylemlerindeki süreklilik ve eylemlerini sıklaştırması başta kadro ve silah-mühimmat konusunda iyi durumda olunduğunu göstermektedir. Ayrıca şehir yapılanmaları üzerinden uzun süreli gerçekleştirilmiş istihbarat çalışmalarının da eylemlerin gerçekleştirilmesinde etkisi görülmektedir. Örneğin eylemlerin eş zamanlı yapılması, bahse konu tüm hususların etkili bir şekilde kullanılabildiğinin en önemli göstergelerindendir.”

ÖRGÜT İNTİHAR EYLEMLERİ DÜZENLEMEYE BAŞLADI

Raporda, örgütün intihar eylemlerine de dikkat çekilerek, değerlendirmeler şu ifadelerle sona eriyor: “Eylemlerin genelini pusu faaliyeti kapsamaktadır. Pusu faaliyetini, mayınlı, bombalı düzenekler ile silahlı saldırılar takip etmektedir. Bu eylemsel tür, süreç içerisindeki genel hareket tarzını teşkil etmektedir. Ayrıca uzun zamandır intihar saldırısı gerçekleştirmeyen örgütün, ‘fedaileşme’ talimatı sonrasında intihar eylemleri gerçekleştirmeye başlaması dikkat çekicidir. ‘Fedai’ adını verdikleri eylemler, intihar saldırısı türü eylemlerin mobilize olmuş tabanın duygusal patlamalarına olanak veren bir eylem türüdür. Bu bağlamda bu tarz eylemlerin gerçekleştirilmesi tabanın daha da hareketlendirilmesi için hem tercih edilmekte hem de motive edilmektedir. Bu bağlamda 10.08.2015’de İstanbul/Sultanbeyli’de gerçekleştirilen intihar eylemi ve akabinde gerçekleştirilen pusulama faaliyeti, örgütün metropollerde de örgütlenme ve istihbari faaliyet yürütme açısından önemli bir düzeyde imkan ve kabiliyete sahip olduğunu göstermektedir. Diğer önemli gelişmelerden birisi de PKK’nın, TKPM-L ve TİKKO ile birlikte eylemsel faaliyet içerisinde olmasıdır. PKK’nın daha öncesinde Tunceli kırsalında MLKP gruplarını eğittiği bilinen hususlardandır. Bu işbirliği, söz konusu sol örgütlerin bazı eylemlerde taşeron olarak kullanılması durumunu da olası hale getirmektedir.”