Bayramın paylaşım felsefesini teşvik eden bu etkinlik, sıradışı bir türk geleneğini sürdürüyor.

Bayram namazı kılındıktan sonra cami avlusunda toplanan cemaat  tek tek bayramlaşıp, köylüler tarafından sokağa kurulan uzun bir sofrada kahvaltı yapıyor. Kahvaltıda hazırlanan yiyecekler her yıl farklılık göstermekle birlikte, genel olarak Kahramanmaraş'ın ünlü yemeği içli köfte ile gerçekleştiriliyor. Geleneksel tatlıların, maraş çöreğinin ve mevsiminde yetişen taze mevvelerinde ikram edildiği kahvaltı, katılımcılara unutulmaz bir lezzet şöleni sunuyor.

Farklı şehirlerden  bayram tatilini geçirmek için köye gelen vatandaşlar Geleneğin günümüzde örnek alınması gereken bir etkinlik olduğunu, bu geleneğin giderek yoğunlaşan kent yaşamından uzaklaşıp  büyük şehirlerde çocuklarımıza öğretemediğimiz kültürümüzü, gelecek nesillerimize aktarmak için büyük bir fırsat sunduğunu belirttiler.

Öte yandan Baba evini ziyaret etmek için etkinliğe katılan  Emniyet Genel Müdür Yardımcısı Muammer BUÇAK ise bu geleneğin kendi çocukluğundan beri her yıl köylerinde yaşandığını, kendilerinin de bu mirası devam ettirmekte sorumluluk duyduğunu belirtti. BUÇAK ayrıca; “Kent yaşamı ile yanlızlaşan insanoğlu sürekli paylaşmadan tüketmektedir ve paylaşmanın verdiği hazdan mahrum kalmaktadır. Yıllardır köyümüzde gerçekleştirilen bu gelenek aslında ülkemizin heryerinde uygulanması gereken çok özel bir davranışı teşvik ettirmekte. Yani paylaşmayı ve paylaştırmayı. Buda insan ruhunun yanlızlaşmasını engellemektir. Biz de bu topraklarda yetişen bir fert olarak, köylülerimizle aynı sofrada yemek yiyip, aynı kapta çorba içmek için, yani aslında paylaşmak için buraya geldik” diyerek etkinliğin önemini vurguladı.

 Öte yandan yine Hartlap köyünden olan ve Bayram tatilini geçirmek için köyüne ziyarete gelen İşitme Engelliler Spor Federasyonu As Başkanı Faruk BİLGİLİ ise bu geleneğe her yıl mutlaka katıldığını, bu etkinliğe katılan tüm hartlaplılara teşekkür ettiğini belirtti.

BİLGİLİ ayrıca “bugün ülkemizde binlerce insan yanlızlıktan şikyetçi. Bu duygular yerini kaosa içsel bunalımlara bırakıyor. Bu aslında uygulanması çok zor birşey değil. Her mahallede her toplulukta gönüllerimiz kadar büyük sofra kuralım ve bu sofrada sahip olduklarımızı paylaşalım. Göreceksiniz bu sayede kendinize ben bir kişiydim bin kişi oldum diyeceksiniz” dedi.

Kurulan sofranın ardından Mezarlık ziyareti ve çocuklara şeker ikramı ile sürdürülen gelenek, tüm gün boyunca akraba ziyaretleri ile devam ettiriliyor.