Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Tüm Sanayici ve İş Adamları Derneği’nin (TÜMSİAD) düzenlediği iftar programına katıldı. Burada konuşan Erdoğan, “Cumhurbaşkanı olarak şahsımın Anayasa’ya aykırı tek bir işlemi, tek bir eylemi yoktur. Cumhurbaşkanını halkın seçmesi ile birlikte yine Anayasa sınırları içinde kalmak kaydıyla yeni bir dönemin başladığını hep söyledik, söylemeye devam ediyoruz.” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, TÜMSİAD’ın Haliç Kongre Merkezi’nde düzenlediği geleneksel iftar programına katıldı. Programda, Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, Avrupa Birliği Bakanı Volkan Bozkır, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, TÜMSİAD üyeleri, taksici esnafı ve vatandaşlar da hazır bulundu.

Programda konuşan Erdoğan, koalisyon çalışmalarına değindi. Muhalefet partilerine yüklenen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Anayasa’da kendisine verilen yetkiler çerçevesinde görevlendirme yapacağını hatırlattı. TÜMSİAD’a verdikleri destekten dolayı teşekkür eden Erdoğan, şunları söyledi: “Bu milli mücadele döneminde gösterdiğimiz dayanışma sayesinde ülkemiz içine sokulmaya çalışıldığı girdaplardan kurtulmayı başardı. Türkiye, bilhassa 2013 yılında zirveye çıkan bu saldırıların sancılarını hala çekiyor. 7 Haziran seçimlerinde hep birlikte şahit olduğumuz ilişkileri, atmosferi de aynı çerçevede değerlendiriyorum. Seçim sonuçları her ne kadar tek parti iktidarını mümkün kılmamış olsa da milletimizin, Türkiye’nin son 12 yıldaki kazanımlarını koruma kararlılığını ortaya koymuştur. Ancak bölgemizde yaşanan hadiselerin seyri, ülkemizi hızlı karar alma ve bunları güçlü şekilde uygulama mecburiyetiyle karşı karşıya bırakıyor. Rutin dediğimiz işlerin belirli bir düzeyde kendi kendine yürüdüğü sistem bugün karşı karşıya olduğumuz meselelerin çözümü için yeterli değildir. Türkiye, kendisiyle birlikte yakın çevresi ve tüm dünyayı derinden etkileyecek kararlar alma durumundadır. Bunun için de her şeyden önce millet olarak birliğimizi, beraberliğimizi ortak değerler, ortak gelecek planları üzerinde ve mümkün olan en geniş mutabakatla tesis etmemiz gerekiyor.”

Türkiye’nin yeni bir hükümet kurma sürecinde olduğunu kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, Anayasa’da kendisine verilen yetkiler çerçevesinde süreci kolaylaştırmak için elinden geleni yapacağını belirtti. Erdoğan, şöyle devam etti: “Türkiye yeni bir hükümet kurma sürecinde Cumhurbaşkanı olarak Anayasa’da tarafıma verilen yetkilere uygun olarak, yine Anayasa’da belirtilen yöntem çerçevesinde bu süreci kolaylaştırmak için elimden geleni yapıyorum, yapacağım. 7 Haziran seçimlerinde en çok oy alan ve Meclis’te en milletvekiline sahip partinin genel başkanına hükümet kurma görevini verdim. Yeni hükümetin biran önce kurulmasını samimiyetle diliyor ve bekliyorum. Şayet bu üç günlük ilk tur görüşmelerden sonuç alınamazsa, Ramazan Bayramı’ndan sonra süreç devam edecektir. Türkiye’nin önemli kararlar alabilecek ve bunları güçlü şekilde uygulayabilecek bir hükümete ihtiyacı var. Koalisyon hükümetinin bu anlayışla oluşması gerekiyor. Birbiri ile ve diğer makamlarla didişme halindeki partilerin koalisyonu Türkiye’ye fayda değil, zarar getirir. Koalisyon görüşmelerini daha başlamadan sulandırmaya, kendi sorumluluğunu bırakıp başka partilere akıl vermeye kimsenin hakkı yoktur. Hele hele Cumhurbaşkanlığı makamı ve külliyesi üzerinden bu meseleyi tartışmak, sorumluluktan kaçmanın sakil şeklidir. Cumhurbaşkanı olarak şahsımın Anayasa’ya aykırı tek bir işlemi, tek bir eylemi yoktur. Cumhurbaşkanını halkın seçmesi ile birlikte yine Anayasa sınırları içinde kalmak kaydıyla yeni bir dönemin başladığını hep söyledik, söylemeye devam ediyoruz. Kampanyada söylemiştim; ‘alışılmış bir cumhurbaşkanı olmayacağım. Anayasa’nın, yasaların verdiği yetkiyi de sonuna kadar kullanacağım’ demiştim. Yaptığım iş budur. Artık Cumhurbaşkanı diğer görevlerinin yanı sına millete karşı da doğrudan sorumludur. Bu gerçeği görmek, anlamak istemeyenler en başta milletin iradesine karşı saygısızlık ettiklerini bilmelidirler.”

'TÜRKİYE'NİN BÜYÜK PROJELERİNİ RAFA KALDIRMAYI DÜŞÜNENLER KARŞISINDA BENİ BULUR'

“Cumhurbaşkanını sevmek sevmemek ayrıdır, onun devlet nezdindeki konumuna saygı göstermek ayrıdır.” diyen Erdoğan, “Bu ikisini birbirine karıştıranlar, kişisel husumetlerini ve siyasi çıkarlarını ülkenin ve milletin menfaatlerinin önüne koyanlar er geç bunun hesabını halka vereceklerdir. Eğer bir koalisyon hükümeti kurulacaksa, milletim burada yer alacak partilerden geriye doğru değil, ileriye doğru neler yapacaklarını duymak, bunun emarelerini görmek istiyor. Eğer geçmiş 12 yıl üzerinden bir koalisyon tartışması yapılacaksa bu sürede eksik kalmış bulunan, daha iyisi ortaya konabilecek olan işler üzerinde durulmalıdır. Türkiye’nin büyük projelerini rafa kaldırma üzerinden başlayan bir koalisyon görüşmesi karşısında herkesten önce beni bulur. Ne demek o ya, ne demek o? Üçüncü havalimanını yaptırmayacaklarmış. Böyle bir mantık olabilir mi? Üçüncü köprüyü durduracaklarmış. Ne demek o? bunların zaten ömürlerinde dikili bir ağacı olmadı. Hala aynı anlayışla, hala aynı yaklaşımla yola devam ediyorlar.” ifadelerini kullandı.

'BU BENİM KİŞİSEL MESELEM'

PKK üzerinden Halkların Demokratik Partisi’ne (HDP) yüklenen Erdoğan, “Şu anda uzantısı olan siyasi partinin buna yönelik ne yapıyorsunuz dediğini duydunuz mu? Üç tane TIR’ı yaktılar. Ne yapıyorsunuz dediklerini duydunuz mu? dedikleri; ‘bizim aramızda doğrudan bir ilişki yok.’ Yani organik yokmuş, inorganik var. Yaptıkları iş bu. Buna karşı sessiz bir duruş. Sivil bir vatandaşı da öldürdüler. 6-7 Ekim’i unutmadık. Nasıl allayıp pullayıp malum medya gruplarının meydanlara sürdüklerini de biliyoruz. Bütün bunları görmemezlikten gelmek, aslında bu ülkeye ve bu millete yanlışlık olur, ihanet olur. Cumhurbaşkanı sıfatı ile temsil ettiğimiz Türkiye’nin, hem de ömrünün 40 yılını hizmet mücadelesine adamış Tayyip Erdoğan olarak bu benim kişisel meselemdir ve böyle takip edeceğim. Bu söylediklerim koalisyon görüşmelerinin önünü tıkama veya yönlendirme amaçlı değildir. Ben burada Türkiye’nin ihtiyacını ifade ediyor, milletimin hissiyatına tercüman oluyorum.” şeklinde konuştu.

'SİYASETÇİ ÇÖZEMİYORSA, ÇÖZECEK OLAN MİLLETTİR'

Meclis’teki sandalye dağılımının avantajını kaprise, şantaja dönüştürerek çözümsüzlüğe sürükleyenler olduğunu, onlara sorumluluklarını hatırlatmaya ve hatırlamaya davet ettiğini vurgulayan Erdoğan, şunları söyledi: “Siyaset meydana er meydanıdır. Peşrev faslı bırakılmalı artık hizmet faslına geçilmelidir. Şayet buna imkan yoksa ülkenin vakti israf edilmeyerek yeniden millete gidilmelidir. Görüyorsunuz işte, belirsizlik içinde geçen her gün Türkiye üzerine oyunlar oynayanların cesaretini biraz daha artırıyor. Siyasetçi meseleyi çözemiyorsa, çözecek olan milletin ta kendisidir. Milli iradeye müracaat bizler için bir israf değildir. Milletimizin sabrı ve tahammülü giderek azalıyor.”

'İFTARA KATILAN SPORCU VE SANATÇILARA SALDIRDILAR'

Dün akşam spor ve sanat camiasından insanlara verdiği iftarın ardından, iftara katılanlara sosyal medya üzerinden hakaret edildiğini, bazılarının konserlerinin iptal edildiğini anlatan Erdoğan, yaşananları şöyle eleştirdi: “Ülkemizde giderek yaygınlaşan ve artık her türlü izan ve ahlak sınırlarını taşan bir garip durumla da karşı karşıyayız. Son örneğini dün akşam sanatçılarımıza ve sporcularımıza verdiğimiz iftarın ardından yaşadık. Çok güzel ve nezih bir ortamda geçen bu iftarda ülkemizin önde gelen sanat ve spor insanları ile birlikte olduk. Bu güzel akşamla ilgili haber ve görüntülerin medyada yer almasıyla birlikte iftara katılan sanatçı ve sporcularımıza belli çevreler tarafından yoğun bir saldırı başlatıldı. Sosyal medya üzerinden yürütülen bu saldırılar sebebiyle sanatçı ve sporcularımız adına gerçekten üzüntü duydum. İşi sadece bizim iftarımıza katıldığı için sanatçılarımızın bazılarının önceden programlanmış konserlerini iptal etmeye, ettirmeye kadar vardıran densizler çıktı. Lafa geldiğinde demokratlığı, özgürlükçülüğü, hoşgörüyü, insan haklarını kimseye bırakmayan bu çevrelerin gerçek yüzünü bir kez daha görmüş olduk. Halbuki bizim aklımıza dün iftar soframızı paylaştığımız sanatçıların hangi partiye mensup belediyelerin konserlerine katıldığını sormak dahi gelmedi. Çünkü biz dünya görüşlerine, nerelerde konser verdiklerine değil sanatlarına, sanatçı kişiliklerine bakıyoruz.”

'MİLLETİMİZ İLK SEÇİMDE CEVAP VERECEKTİR'

“Sanatçılarımız ve sporcularımız milletimizin önemli bir parçasıdır.” diyen Erdoğan, “Sanatın ve sporun toplum üzerindeki etkisi ortada iken onları ihmal etmemiz, onlardan uzak durmamız, onları yok saymamız mümkün değildir. Sadece ve sadece bizim davetimize icabet ettikleri için sanatçılara, sporculara saldıranlar kendi ahlaklarının, kendi karakterlerinin, kendi tıynetlerinin gereğini yerine getiriyorlar. Milletimiz bunların hepsini de görüyor. Adalet ve irfan terazisinde tartıyor. İnşallah ilk fırsatta milletimiz, ilk seçimde bu tahammülsüzlere hak ettikleri cevabı verecektir diye düşünüyorum.” ifadelerini kullandı.