Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, yatırımlar konusunda kamu – özel sektör işbirliğinin önemine dikkat çekti. Erdoğan, “Kamunun kıskançlık dönemini kapatması lazım. Onu ayaklar altına alması lazım. Özel sektör daha fazla niye kazanıyor? Veya özel sektörün kazanma hakkı yok gibi anlayışla buna yaklaşırsa buradan netice almak mümkün değil. Finans sektörünün kıskanç davranmaması gerekiyor. Ülke için yerli ve milli anlayışını teşvik etmesi lazım. Bu anlayışla G-20 ülkelerinden somut ve kapsamlı yatırım stratejileri geliştirmelerini talep ettik.” dedi.

Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul’da yapılan G20 enerji bakanları toplantısına katıldı. Türkiye’nin G20 dönem başkanlığında yapılan çalışmalardan bahseden Erdoğan, “G-20 üyeleri olarak geçtiğimiz yıl kabul ettiğimiz stratejileri uygulamamız yönünde 2018’e kadar yüzde 2,1 ilave büyüme sağlanmasını bekliyoruz. Bu da 2 trilyon dolar ilave kaynak girişi anlamına geliyor. Bu yıl büyüme stratejilerimizi Antalya’da onaylamayı planlıyoruz. Böylece sözlerimizin arkasında durduğumuzu tüm dünyaya göstermiş olacağız. Altyapı teşvikine duyulan ihtiyacın giderek arttığını görüyoruz. Yatırımlar konusunu tespit ettik. Açıklayacağım rakamlar anormal, farklı gelebilir. 2030 yılına kadar küresel altyapı yatırım ihtiyacı 70 ile 90 trilyon dolar olarak hesap ediliyor. Sadece Asya ülkelerinin 2010 – 2020 döneminde ihtiyaç duyduğu tutar yaklaşık 8 trilyon dolardır.” diye konuştu.


ÖZEL SEKTÖRLE KAMU EL ELE VERMELİ

Gelişmekte olan ülkelerin sürdürülebilir kalkınma hedefi için yılda yaklaşık 1,5 trilyon dolar altyapı gerektiğini ileri süren Erdoğan, şöyle devam etti: “Bunun için yeni çaba ve işbirliği gerekiyor. Küresel alt yapı yatırımlarının finansman ihtiyacını karşılamak için özel sektörle kamunun el ele vermesi gereklidir. Biz Türkiye’de özel sektörle kamu arasında verimli bir işbirliğinin gayet olumlu sonuçlar doğurduğuna şahit olduk. Eğer bunu ben milli bütçeyle çözeceğim derseniz çözemezsiniz. Bizler kamu - özel işbirliği uygulamalarıyla milli bütçe ile gerçekleştirilemeyecek birçok altyapı yatırımlarını hayata geçirdik. Özel sektörün dinamizmi ile kamunun ihtiyaçlarını bir araya getirebilmemiz halinde altyapı yatırımları canlandırabiliriz. Kamunun kıskançlık dönemini kapatması lazım. Onu ayaklar altına alması lazım. Özel sektör daha fazla niye kazanıyor? Veya özel sektörün kazanma hakkı yok gibi anlayışla buna yaklaşırsa buradan netice almak mümkün değil. Bir dayanışma yardımlaşma içinde bunu gerçekleştirmek mümkün. Altyapı sorunlarının çözümünde finansman sorunundan ziyade özel sektörün güveninin kazanılmasıdır. Finans sektörünün kıskanç davranmaması gerekiyor. Özel sektörde reel sektörün içindeki yatırımcıyı sıkıştırmak da bunun önünü tıkıyor. Ülke için yerli ve milli anlayışını teşvik etmesi lazım. Bu anlayışla G-20 ülkelerinden somut ve kapsamlı yatırım stratejileri geliştirmelerini talep ettik.”

GELİŞMEKTE OLAN ÜLKELERLE BİRLİKTE ENERJİ İHTİYACI ARTMAYA DEVAM EDİYOR

Enerji konusunda alınacak kararların ekonomik büyümeye ivme kazandıracağını söyleyen Erdoğan, “Özellikle enerji alanındaki yatırım ihtiyacına özel önem veriyoruz. Küresel altyapı yatırım ihtiyacının çok büyük bir bölümünü enerji yatırımları oluşturuyor. Dünya genelinde enerji talebinin artmaya devam edeceği açıktır. Dünya gelişiyorsa, enerji ihtiyacı sürekli olarak artıyorsa bu enerjisiz olmaz. Ve enerjide çeşitlenmeye gidilmesi ayrıca şart. Özellikle gelişmekte olan ülkeler küresel ekonomiye entegre oldukça enerji ihtiyaçları ciddi oranda yükselecektir.” şeklinde konuştu.

Türkiye’nin dönem başkanlığında kapsayıcılığı önemsediğini kaydeden Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti: “Türkiye dönem başkanlığı olarak sağlam, sürdürülebilir ve dengeli bir büyümenin yanı sıra kapsayıcı büyümeyi G20’nin temel hedeflerinden biri olarak ele almıştır. Dezavantajlı grupların ekonomik refah artışından pay almalarına özel önem veriyoruz. G20 ülkeleri, düşük beceri seviyesine sahip veya kayıt dışı sektörde istihdam edilen gençlerin sayısını 2025 yılına kadar yüzde 15 oranında azaltmayı taahhüt ediyor. Aynı şekilde kadınların ekonomi içerisindeki rolünü kuvvetlendirmeye dönük çalışmalar yapmak üzere kuruluşunu teşvik ettiğim Kadın 20 grubunu hayata geçirdik. Kapsayıcılık sadece G20 ülkelerinin içinde bir yapıdan bahsetmiyoruz. Küresel ölçekte de kapsayıcı olmayı kast ediyoruz. Dünyanın çeşitli bölgelerindeki düşük gelirli ve gelişmekten olan ülkeler için özel gayret gösterdik.”

Dünya genelinde 1,3 milyar insanın elektriksiz yaşadığını söyleyen Erdoğan, “Bu vahim bir durumdur. Bizim elektriğimiz var ısınıyoruz. Gece elektrikler yanıyor. Gündüz de yanıyor. Böyle bir telaşa ihtiyaç yok diyemeyiz. Bu insanların 650 milyonu sahra altı Afrika’da yaşıyor. Bu kıtanın nüfusunun yarısından fazlasının elektriğe erişimi yok. Bu nedenle enerjiye erişime özel önem veriyoruz. Sahra altı Afrika’da durumun aciliyeti nedeniyle çalışmalarımızı yoğunlaştırdık.” dedi.